Resmi gazeteye göre, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın imzasıyla Kurtuluş Savaşı’nda hizmetleri tespit edilen 8 şehit ve gazinin mirasçısına İstiklal Madalyası verildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından imzalanan Cumhurbaşkanı kararı Resmi Gazete’de yayımlandı. Kurtuluş Savaşı’nda hizmeti tespit edilen 8 şehit ve gazinin mirasçılarına İstiklal Madalyası verilmesi böylece kararlaştırıldı.
1 Kasım 1926 tarihine kadar Türkiye Büyük Millet Meclisi’nce (TBMM) verilmiş olan İstiklâl Madalyaları, bu tarihten sonra Millî Savunma Bakanlığı (MSB) tarafından veriliyor. Türkiye’de İstiklal Madalyası sahibi olanların sayısı 10 bine yakın olduğu bilinmekte.
Karara göre, Kurtuluş Savaşı’nda hizmeti tespit edilenler ve madalya taltif edilecek mirasçıları şöyle:
Sarıyer-Hüsamettin oğlu Serçavuş Saadettin Haymana – Torunu Sadettin Haymana,
Andırın-Mehmet oğlu Er Ahmet Baltaş – Oğlu Cafer Baltaş,
Beyşehir-Memiş oğlu Er Mustafa Karabacak – Torunu Mustafa Karabacak,
Haymana-Abdullah oğlu Er Cafer – Torunu Cafer Alkan,
Aziziye – Mustafa oğlu Er Pehlül Vural – Torunu Zeki Vural,
Keçiborlu – Murat oğlu Er Halil – Torunu Süleyman Eren,
Geyve-Memiş oğlu Milis Hüseyin – Torunu Tahsin Kaya,
Cide-Yusuf oğlu Onbaşı Mehmet Coşkun – Oğlu Yusuf Coşkun.
100 YIL SONRA MI FARK EDİLDİ?
Bu haberi gazetelerden 21 Kasım 2021 tarihinde okuyunca aklıma şu sorular düşüverdi?
İstiklal Savaşı, 1922 yılında yani 100 yıl önce bittiğine göre, devletin aklı yeni mi başına geldi?
Ya da, madalya almaya bizim hakkımız var diyerek başvuran ailelerin aklı şimdiye kadar neredeydi?
Yoksa biz, normal hayatta bir sanal hayal içinde mi geziniyoruz, yani İstiklal Savaşı 100 yıldır devam ediyor mu hala?
Valla bu son ihtimal benim çok işime yarar.. Çünkü hep ikinci kurtuluş savaşı beklentisi içindeyimdir… O kalpaklı ordu, rüyalarımın içinde gezinir daima. Kurtulamadık gitti, Kemal Tahir’in, İlhan Selçuk’un, Samim Kocagöz’ün, Hasan İzzettin Dinamo’nun, Sabahattin Selek’in, Kemal Bilbaşar’ın, Tarık Buğra’nın, İlhan Tarus’un, Emine Işınsu’nun, Bekir Büyükarkın’ın; süvariler, top atışları, ateş ve barut kokan sayfalarından..
Valla ben çoktan hazırım ikinci kurtuluş savaşına..
İyi de, Kocatepe’den yıldırım gibi çakan bakışlarıyla düşman cephesine bakan o adam nerede?..
O, yok ki..