Aydın Hocadan Sovyetler Birliği Fıkraları

Sovyetler Birliği bir fıkralar hazinesidir. Biz onlardan küçük bir kısmını sizlere sunmaktayız. Söz konusu yazılar farklı türlerde olup birkaç guruba ayrılabilirler. Biz tüm eksenleri kapsam alanına almaya çalıştık; Sovyetler Birliği’nin ne kadar karmaşık bir yapıya sahip olduğunu ortaya koymak istedik. Düşünüyorum da bazen Rusya’yı tanımanın yolu fıkralardan geçmekte.
Söz konusu fıkralar 1970-90 yılları arasında ortaya çıkmış olup, halk arasında oldukça yaygındırlar.

1. Sabah saatlerinde Güneş Parti Genel Başkanına:
«Günaydın Sayın Brejnev,” der.
«Günaydın Güneş,” olur Brejnev’in yanıtı.
Öğle saatlerinde Güneş Genel Başkana:
«İyi günler Sayın Brejnev,” diye seslenir.
«İyi günler Güneş,” yanıtı gelir.
Brenev sorar, «Neden bana iyi akşamlar demiyorsun, Güneş?”
«Defol, ben Batımdayım,” olur Güneş’in yanıtı.

2. Yaşamın en kısa anekdotu: komünizm.

3. Amerika’da risk: On arabadan birinin freninin bozuk olduğunun bilinmesine rağmen bu arabalarla yarış yapmak. Fransa’da risk: On şarap şişesinden birisinde öldürücü zehir bulunmasına rağmen söz konusu şarapları içmek. Rusya’da risk: On kişi arasında birinin ihbarcı olduğunun bilinmesine rağmen bu ortamda siyasi fıkra anlatmak.

4. Dürüst insanı satın almak mümkün müdür? Hayır, dürüst insanı yalnız satmak mümkündür.

5. SSCB Dışişleri bakanı Andrey Gromıko ile ABD Başkanı Jimmy Karter arasında geçen bir diyalog:
Gromıko: Önümüzdeki yıllarda biz sizden büyük miktarlarda tahıl almak istiyoruz.
Karter: Hiç sorun değil.
Gromıko: Ayrıca sizden acil olarak son model bilgisayar sistemleri satın almayı düşünüyoruz.
Karter: Gayet güzel olur.
Gromıko: Bir diğer konu, siz bize bir takım yeni sanayi teknolojilerinin verilmesine nasıl bakarsınız?
Karter: Neden olmasın.
Gromıko: Sayın Başkan, bunların hepsini büyük bir anlaşmaya bağlasak?
Karter: Müthiş bir teklif, ismi de söyle olsun: SSCB’de, ABD tarafından komünizmi kurma anlaşması.

6. İsveç’te komünizmi kurmak mümkün olur mu? Olur, fakat yazık değil mi onlara?

7. Almanya’ya Marx’tan hangi miras kaldı? Doğu Almanya’ya Komünist manifestosu; Batı Almanya’ya Sermaye (Kapital).

8. Lenin yönetmek nasıl olur gösterdi, Stalin nasıl yönetmek gerekir gösterdi, Kruşcev herhangi bir aptalın ülkeyi yönetebileceğini gösterdi, Brejnev ise herhangi bir aptalın ülkeyi yönetemeyeceğini gösterdi.

9 Parti sekreteri Rabinovic’e (bir Yahudi soyadı-Ç.N) sorar: ”Parti üyelerinin son toplantısında neden yoktunuz?” Cevap: «Partimizin son toplantısı olduğunu bilseydim, gelirdim.”

10. SSCB’den İsrail’e yeni gelen bir Yahudi göçmeni, orada Sovyet medyasını takip etmeye devam eder. Sebebini soranlara şöyle bir yanıt verir: İsrail gazetelerini okuyamıyorum, hep enflasyondan, yolsuzluktan, ahlaksızlıktan söz ediyorlar; buna karşın Sovyet basını hep «İsrail çok güçlü devlettir, nükleer silahı var, dünyanın bir yarısına hâkimdir; şimdi diğer yarısını da ele geçirmek istiyor,” diye yazıyor.

11. Bir arkadaş diğerine sorar: Ya radyodan hep duyuyorum ki SSCB’de bolluk var. Fakat dolaba bakıyorum, boş! Ne yapalım? Yanıt: Buzdolabını radyo prizine tak!

12. İki Rus, iki Musevi’yi dövdükleri için mahkeme karşısına çıkmışlar. Hâkimin, «Neden bu Musevileri dövdünüz?” sorusuna şöyle yanıt vermişler: «Sayın hâkim, bir şişe votka içtik, televizyon haberlerini dinledik. Duyduk ki, Yahudiler Gazze’yi ele geçirmişler. İkinci şişeyi içtik, yeniden haberleri dinledik ve gördük ki Süveyş Kanalı da onların elindeymiş. Votkamız bitti, aşağı indik, marketten yeni bir şişe aldık. Hemen orada onu bitirdik ki, bu adamları metro istasyonunun önünde gördük. Yani o kadar kısa sürede memleketimize ulaşmışlar, ne yapalım, vatanımızı korumalıydık.”

13. Bir Rus vatandaşı diğerine öfkeyle anlatıyor: «Şu Museviler’ e bakın ya, kendileri için Siyonizm’i yarattılar, diğerleri için ise Marksizm’i…”

14 Poliklinikte bir hasta, kulak-göz doktoruna randevu almak ister. Danışmadaki hemşire, böyle bir doktor olmadığını, ya göz muayenesine yahut kulak-burun-boğaz doktoruna gitmesini söyler. «Hayır,” der vatandaş, «bana kulak-göz doktoru lazım!” «Peki, nedir şikâyetiniz?” der hemşire.
– «Duyduğum başka bir şey, gördüğüm başka…”

15. Lenin, Stalin’e sorar: Siz devrim için on kişiyi kurşuna dizebilir misiniz?
Stalin yanıt verir: Hiç kuşkunuz olmasın.
Lenin: Ya on bin kişiyi kurşuna dizebilir miydiniz?
Stalin: Evet, Sayın Başkan!
Lenin: Peki, on milyon kişiyi kurşuna dizebilir misiniz?
Stalin: Hiç düşünmeden.
Lenin: Hayır bu çok büyük rakam, izin veremem…

16. SSCB gizlilik konusunda Dünya’da birinci sıradadır. Örneğin, Fransa’da bir şirketin fabrikasındakiler aynı firmanın diğer işletmesinde ne üretilir bilmezler; İngiltere’de bir laboratuardakiler komşu laboratuarda hangi konu üzerine araştırma yapılır bilmez; ABD’de bir masada çalışan kişi, yan masada neler üzerine yorumlar yapılıyor bilemez; SSCB’de ise çalışanın kendisi de ne yaptığını bilmez.




17. Brejnev bir grup kozmonotu davet eder: «Arkadaşlar, bildiğiniz gibi Amerikalılar Aya inmişti. Biz de buna bir yanıt vermeliyiz. Politbürodaki yoldaşlarla düşündük ve sizi güneşe göndermeye karar verdik.” Kozmonotlar, «Olamaz böyle bir şey, biz yolda yanarız,” cevabını verince Brejnev, «Rahat olunuz, partimiz bunu düşündü, uzay geminiz gece fırlatılacaktır.”

18. Bir Sovyet vatandaşı diğerine sorar, «Araba sayısına göre ABD dünyada birinci sıradaymış, doğru mudur?” Ona yanıt gelir, «Doğrudur fakat park yerine göre biz birinci sıradayız.”

19. Tarih dersinde öğretmen öğrencisine sorar, «Kapitalizm ile sosyalizm arasındaki fark nedir?” Öğrenci şöyle bir yanıt verir, «Kapitalizmde insan insanı sömürür, sosyalizmde ise tam tersi olur.”

20. ABD başkanı Nixon, Tanrı’ya sorar: Peki, ABD’de işsizlik sorunu ne zaman bitecek? Tanrı’dan yanıt: Yirmi sene sonra.
Nixon: Maalesef o benim dönemimde gerçekleşmeyecek
SSCB lideri Brejnev Tanrı’ya sorar: Ruslar ne zaman refah ve mutluluk içerisinde yaşayacaklar?
Tanrı’dan yanıt: Maalesef o benim dönemimde gerçekleşmeyecek.

21. Fransa’dan Ermenistan’a göç eden bir Ermeni, Sovyet istihbaratının takibine takılmamak için Paris’te kalan ağabeyi ile şöyle anlaşır: «Orada durum kötü ise, ben sana mektubu yeşil mürekkeple yazacağım.”
Bir zaman sonra ağabeyine şöyle bir mektup gelir: «Her şey gayet güzel, ev verdiler, iyi bir iş bile temin ettiler, her şey dört dörtlüktür, ufak tefek eksikler var kuşkusuz, örneğin hiç yeşil mürekkep bulamadım.”

22. Sovyetler Birliğinin yedi mucizesi:
1. İşsizlik yok fakat kimse çalışmıyor;
2. Kimse çalışmıyor fakat üretimde hiç eksiklik yok;
3. Üretim var, fakat dükkânların rafları bomboş;
4. Raflar bomboş fakat her yerde kuyruk var;
5. Her yerde kuyruk var fakat herkes yakında bolluk olacağını söylüyor;
6. Yakınlarda bolluk olacak fakat kimse memnun değil;
7. Kimse memnun değil fakat herkes seçimlerde sosyalizme oy veriyor.

Bunları da sevebilirsiniz