Sözcükler ve kavramlar insanlık tarihi boyunca çağrıştırdıkları anlamlar bakımından değişim ve başkalaşım göstermişlerdir. Bu sürecin çoğunlukla yavaş ilerlediği de gerçektir.
Madımak ayrıcalıklıdır.
Üzerinden 30 yıl geçmiş olaydan sonra madımak sözcüğünün çağrıştırdığı artık şiddet, vahşet ve utançtan başkası değildir.
Madımak sözcüğünün sözlüklerdeki karşılığı yerine güncel çağrışımlara uygun karşılıklar eklense yeridir.
Özetle, madımak sözcüğünün 2 Temmuz 1993’ten bu yana çağrıştırdıkları tartışmasızdır.
Bu durum doğal olarak bu sözcüğü kullananlara da sorumluluk yüklemiş olmaktadır.
Madımak anmasına haftalar kala bu yazıya esin kaynağı olan olguya değinmem gerekir.
Birkaç hafta önce İzmir’de trafik akışı sırasında rastladığım bir duyuruyu okuduğumda beynimden vurulmuşa döndüm.
“Madımak Şöleni” duyurulmaktaydı.
Belli ki düzenlenecek etkinliğin duyurusuydu. Duraklamam ve duyuruyu ayrıntılı olarak incelemem olanaksızdı. Gözüme takılan bir başka ayrıntı Sivasspor logosu oldu. Olasılıkla bir hemşehri derneğinin de adı vardı.
Madımak adı söz konusu olduğunda yas ve o vahşeti yaşayanlara ya da kurtulanlara saygı söz konusudur. Hiçbir şey yapılamıyorsa susmanın erdemine sığınılmalıdır.
Yazıya başlamadan önce kısa bir araştırma yapınca Madımak Şöleni ya da Madımak Festivali başlıklı çeşitli etkinliklerin ülkemizin pek çok yerinde yaşama geçirilmekte olduğunu fark ettim.
Dehşete düştüm!
Bir ulusun bireylerinin hemen her konuda uzlaşı içinde olmaları elbette beklenemez. Ama, hiç olmazsa geçmişte kalmış olsa da yaşanmış acı olaylara saygının eksik edilmemesi beklenir.
Böylesi bir tutum ulus olmanın, bir arada yaşamanın olmazsa olmazıdır.
Madımak kavramını şölenle, festivalle bütünleştirmek bence saygısızlığın büyüğüdür.
Madımak’ta yapılanların kutsanması anlamına da gelebilecek bu etkinlik adlandırmalarının toplumsal vicdansızlığımızın ve insafsızlığımızın etiketi olarak yaşamda yer bulması acıyı büyütmenin ötesinde toplumsal bölünmeyi derinleştirmekten başka işe yaramıyor diyebilirim.
Bu arada, buna gelene dek Madımak katillerinin çoktan aramıza karıştıklarını anımsatacaklara da hak vermezlik edemem.
Madımak 2 Temmuz 1993’ten bu yana sözlükteki anlamını yitirmiştir.
Şölen ve festival nitelemeli duyurulara bakılırsa madımak artık vicdansızlığın, insafsızlığın ve bunların da ötesinde ahlâksızlığın göstergesine dönüşmüştür.
Madımakta vahşetle karşılaşarak yaşamını yitirenlerin yüce anısına ve sağ kalıp aramızda olmayı sürdürenlere saygıyla.
Madımak adını anlamıyla bağdaşmayan etkinliklerde kullananlara kaygıyla…