Türkiye’nin “imza törenine ev sahipliği yapmak ve ilk imzacısı olmaktan gurur duyulduğu” belirtilen insan hakları sözleşmesi olan İstanbul Sözleşmesi’nden ayrıldığına dair karar Resmî Gazete’de yayımlandı. Sözleşme “feshedildi”. Kadınlardan vazgeçildi.
İstanbul Sözleşmesi’nden ayrılmak; kadınların, kız çocuklarının, LGBTİ+’ların her türlü erkek şiddetine karşı korunmasından vazgeçildiğinin ilan edilmesidir. Tacize, istismara, tecavüze maruz bırakılsanız da öldürülseniz de eşin, eski eşin, partnerin, ağabeyin, babanın, işyerindeki ya da sokaktaki erkeğin şiddetini görmüyoruz, duymuyoruz, bilmiyoruz demektir. En basit tabirle, sistematik bir şekilde ayrımcılığa maruz bırakılmanız bizi ilgilendirmiyor; toplumsal cinsiyet eşitsizliğini ve bu nedenle tehdit altında yaşıyor olmanızı önemsemiyoruz demektir. Kadına şiddetsiz bir yaşam hakkı tanınmıyor demektir.
Ancak biz yılmadan, bıkmadan, korkmadan devam ediyoruz, susmuyoruz. Hakkımız olanı almak için bağırıyoruz omuz omuza evde, işte, sokakta, her yerde:
Haklarımız BİZİM!
Bedenimiz BİZİM!
Emeğimiz BİZİM!
Kararlarımız BİZİM!
Mücadelemiz BİZİM!
Biz vazgeçmiyoruz!
İstanbul Sözleşmesi BİZİM!