Yerel seçimler yaklaşırken, partiler arasında yapılması öngörülen seçim işbirlikleri netlik kazanmadı.
Her ne kadar Bahçeli, ağır suçlamalar yönlendirerek AKP ile bir seçim işbirliği yapmayacağını ve her yerde kendi adayını çıkarma kararında olduğunu bildirmişse de, onun Saray bağımlılığını bilenler buna inanmamaktadırlar. Saray’dan en küçük bir ışık gelmesi durumunda koşarak Cumhurbaşkanı Erdoğan’a gideceğini ve yeniden onun himayesine sığınacağını düşünmektedirler.
Sayın Bahçeli de bilmektedir ki, tek başına seçimlere girmesi durumunda -son genel seçimler göz önüne alınırsa- MHP hiçbir yerde seçim kazanamayacaktır. Bu durumda, hem birkaç belediye ‘koparmak’ ve hem de düşük oy sayısını ittifak ‘kamuflajı’ içinde gizlemek için Sayın Erdoğan’ın dayattığı her şeyi kabul etmek zorunda kalacaktır.
Yani Devlet Bahçeli’nin, seçimlere kendi adaylarımızla gireceğiz sözleri, AKP’ye yaptığı basit bir blöften başka bir şey değildir.
CHP ve İYİ Parti
Cumhuriyetin temel ilkeleri konusunda CHP ile İYİ Parti arasında herhangi bir görüş ayrılığının olmadığı bir gerçektir. Nitekim birkaç ay önce yapılan genel seçimler sırasında Sayın Kılıçdaroğlu ile Sayın Akşener arasında sağlanan sıcak yakınlık, her iki kesimin tabanları tarafından hiç yadırganmamış, tam tersine büyük bir destek bulmuştur.
Böylesine bir yakınlığın yerel seçimlerde işbirliğine dönüştürülmesi, bazı sıkıntılara rağmen hiç de zor olmayacaktır.
Sıkıntıların nedenleri şunlardır;
Bu birlikteliğe CHP’de karşı çıkanlar, HDP’den CHP’ye gelmesi beklenen oylarda, bu tabanın İYİ Parti fobisi nedeniyle azalma olabileceğini…
İYİ Parti’de karşı çıkanlar ise, CHP ile yapılacak bir seçim işbirliğinin, İYİ Parti’ye oy veren ülkücü/MHP’li tabandan gelen oyları kaçırabileceğini düşünmektedirler.
Özellikle İYİ Parti’de etkili bir kesimin, bu nedenle Sayın Akşener’in başını bir hayli ağrıtmakta olduğu bilinmektedir.
Ancak, yaşamış olduğu parti içi sorunlara karşın Sayın Akşener, CHP ile yapılacak işbirliğine özel bir önem vermektedir.
Bu konuda CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun da -çevresinde etkin olan ve HDP ile işbirliği yapılmasını isteyen arkadaşlarına rağmen- İYİ Parti ile yapılacak işbirliğinin partisi için daha kazançlı olduğuna inandığı yönünde bilgiler vardır.
Her İlde Farklı Bir İşbirliği
Hem partilerin çıkarlarını en yukarı taşımak ve hem de parti içi muhalefeti tatmin etmek amacıyla CHP ve İYİ Parti’nin bir araya gelebilecekleri noktanın iyi belirlenmesi gerekir.
Bu nokta, her iki partinin, bölgesel ve hatta il ve ilçeler temelinde yapacakları analizlerle işbirliğine gitmeleridir. Çünkü ülkemizde çok farklı siyasal, sosyal, etnik ve inanç özelliklerini taşıyan bölgeler vardır.
Eğer CHP ile İYİ Parti yöneticileri, bu farklılıkları göz önünde tutan bir işbirliği içine girerek, her il ve ilçe için farklı stratejiler geliştirirse, kendi partileri içindeki karşı çıkışları da büyük ölçüde savuşturmuş olurlar.
CHP Ve İYİ Parti İşbirliği için İzmir Örneği
CHP ile İYİ Parti’nin, neden işbirliği yapmaları gerektiğini, İzmir üzerinde yapılan bir çalışma ile açıklamak mümkündür:
(Bu değerlendirmede, İYİ Parti sadece Haziran 2018 seçimlerine katıldığı için, orada alınan oylar esas alınmaktadır.)
Haziran 2018 seçimlerinde partilerin aldığı oylar şöyleydi; CHP: %42, AKP: %27.9, HDP: %11.3, İYİ Parti: %11 MHP %6
Her ne kadar yerel seçimlerin kendine özgü dinamikleri olsa da, 2018 genel seçim sonuçları esas alınınca İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için şöyle bir durum ortaya çıkmaktadır:
AKP ve MHP ittifak yapsalar bile CHP, 2019 yerel seçimlerinde İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığını kazanabilecek güçte görünüyor.
Ancak CHP-İYİ Parti işbirliği, ilçe belediye başkanlıkları seçimleri ile belediye meclis üyelikleri seçimlerinde, büyük bir önem taşıyacak gibi görünmektedir.
İttifak Durumunda Büyükşehir Belediye Meclisi
1-Bütün partiler tek başına girerse, Büyükşehir Belediye Meclisi’nde CHP:130, AKP:34 üyeye sahip oluyor. İYİ Parti çıkaramıyor.
2-CHP-İYİ Parti ittifakında; İttifak 148, AKP 26 meclis üyesi çıkarıyor.
Yani İttifak ile üye sayısı yaklaşık %15 artıyor.
İzmir İlçe Belediye Başkanlıkları
İzmir’in 30 ilçe belediye başkanlığı var;
1- İttifak yapmadan girilecek seçimlerde; CHP: 25, AKP: 5 ilçeyi kazanıyor.
2- CHP-İYİ Parti ittifakında; AKP tek başına girerse, İttifak 30 ilçenin tamamını kazanıyor. AKP, MHP ile ittifak yaparsa bu kez CHP-İYİ Parti ittifakı 30 ilçenin 28’ini kazanıyor.
İlçe belediye meclislerinde de benzer bir durum söz konusu. İttifak durumunda CHP ile İYİ Parti, ilçe belediye meclislerine fazladan 64 üye sokuyor.
Elbette genel seçim sonuçlarını yerel seçimler için kullanmak kolay değildir. Ancak yapılacak bir ittifak ile birçok ilin kazanılması ya da (tehlikede olan CHP’li belediyelerin) böyle bir ittifakla yitirilmemesi söz konusu olabilir.
CHP ile İYİ Parti yöneticilerinin bir araya gelerek her ili tek tek incelemesi durumunda, her iki partinin gücünü artıracak sonuçlara ulaşılacağı kesindir.
Burada önemli nokta, CHP ve İYİ Parti tabanlarına sıcak gelen isimler konusunda özen gösterilmesidir. Özellikle belediye başkanlığı yapmış ya da yapmakta olanların ittifakın oyunu daha kolay alabileceği göz önünde tutulmalıdır.
Her iki partinin daha önce sergiledikleri “Demokrasi Yakınlığı” göz önüne alınırsa, her sağduyu sahibinin önermekte olduğu böyle bir işbirliğinin önünde bir engel yok gibi görünmektedir.