Havalar oldukça sıcak. 1957 yılının Ekim ayının ortaları D.P.’nin mitingi var. Mitingde Adnan Menderes konuşma yapacak, haftalar önce hazırlıklar başlamış radyodan devamlı anons yapılıyor, Vatan Cephesinin mitingi var diye. Köylere haber salınıyor Gaziantep Meydanındaki mitinge mutlak gelinmesinin gerekliliği anlatılıyordu.
Tıpkı bugün olduğu gibi Türkiye’de yaşayan halk ikiye bölünmüş, düşmanlıklar öyle hal almış ki, camiler ayrılmış, insanların toplandığı kahvehaneler ayrılmış, hatta gençlerin evlenmelerinde bile Demokrat Partili, Halk Partili diyerek kız alıp vermeler bile ortadan kalkmış, arada bir silahlı çatışmalar bile oluyor arada sırada.
İşte bu ortam içinde partilerin mitingleri de çok coşkulu oluyor. Her ne kadar mitinglere toplu taşımalar olmuyorsa da komşu illerden de kamyonlarla, atlarla, o günün koşullarında olan otobüslerle insanlar akın akın geliyorlar.
İşte bu mitinge bizim köyden de at arabaları ile yüz kişi kadar gitmişti. Havanın boğucu bir sıcaklıkta olduğunu başta yazmıştım. Nihayet Adnan Menderes konuşmaya başladı. Komünizm dedi, büyük bir alkış, din dedi, iman dedi, Said-i Nursi’yi övdü büyük bir alkış. Ama Çolak Mestik bu alkış şölenine katılamadığı için hayıflanıyor, üzülüyor bir yandan da gözyaşlarını tutamıyor. (Çünkü Mestik amcanın bir kolu yok).Tam bu sırada ensesine bir sinek konmaz mı, sineği kaçırmak için eliyle ensesine öyle bir vuruyor ki ŞAK diye bir ses, Çolak Mestik amcanın gözlerinin içi güler, mutlu olur, sevinir. Artık o da alkış şölenine tek kolu ile katılacak.
Menderes ne zaman ağzını açsa Çolak Mestik başlıyor ensesine ŞAK, ŞAK vurmaya. O kadar alkışlamış ki boynunu oynatamaz olmuş, köy yerinde yoğurt çok olur. Çolak Mestik’in boynundaki şişliği ve ağrıyı gidermek için sürmüşler yoğurdu. On gün kadar boynu sarılı gezdi Çolak Mestik.
Günümüze geldiğimizde yine bir seçim dönemi yurdun her tarafı afişler, parti bayrakları, adayların resimleri, yetmiyormuş gibi gürültü kirliliği.
Bunlar yetmezmiş gibi bazı siyasi parti mitingleri sonunda TÜRK BAYRAĞI, ATATÜRK RESİMLERİ yerlerde ayaklar altında çiğnenmekte ve sonunda çöp bidonlarına atılmakta.
Mitingler eskisi gibi değil doğal olarak. Ulaşım sayesinde İzmir’de yapılan iktidar partisinin mitingde neredeyse İzmirli yok. TV ‘lerden mitingleri izlerken bakıyoruz ki yine iktidar partisinin Hatay’da ki mitinginde Hataylı yok. Hatta aday bile İzmir’e hoş geldiniz diye sahteliğini söyleyebiliyor.
Bu seçimin bir özelliği de, adam bir partiden aday adayı olmuş, kendisini tanıtırken partisine ne kadar bağlı olduğunu söylemiş, yaptığı toplantılarda aday yapılmasa bile belirlenen aday için çalışacağına söz vermiş. Ama aday yapılmayınca bütün söylediklerini unutup partisinden ayrılmış, başka bir partiden aday olmuş, başlamış eski partisine küfür etmeye.
Ayın sonunda seçimler bitecek, kazananlar kaybedenler aynı şehirde bir arada yaşayacaklar. Peki hiç mi yüzleri kızarmayacak eski partisine küfür eden kara çalan bu zavallıların.