Natural Born Killers

Filmin Künyesi

Filmin adı: Natural Born Killers

Yönetmen: Oliver Stone

Ülke: ABD

Tür: Aksiyon, Polisiye

Vizyon Tarihi: 26 Ağustos 1994

Süre: 118 dakika

Dil: İngilizce

Oyuncular

Woody Harrelson

Juliette Lewis

Robert Downey Jr.

Tom Sizemore

Tommy Lee Jones

Filmin İncelemesi

Öteki olmamak için popüler kültürün hiçbir ögesinden geri kalmayan insanı, sürü psikolojisini en şiddetli ve tahrik edici yanıyla ele alıyor film. Despotik, saldırgan, ağzı bozuk bir babanın; pasifize edilmiş bir annenin kızı olan Mallory ve yine bir aile trajedisinin ürünü olan Mickey üzerinden yazılan hikayede psikolojik şiddet, intikam duygusunu azdırmıştır. Filmde, toplum tarafından hor görülen, dışlanan katil çifti yine aynı toplumun yargılamak yerine yücelttiğini görüyoruz. Yargılamak, düşünme tasarrufu yapan insan için güç olduğundan toplum kolay olanı tercih edip çifti kahramana dönüştürüyor. Bu yönü ile film Taxi Driver’ı hatırlatıyor. Her ne kadar karakterlerin dertleri farklı da olsa iki filmde de Amerikan halkının trajikomik hallerini seyrediyoruz. Bunu hem Stone’dan bekleneceği üzere yapılan medya ve toplum eleştirilerinden hem de abartılı çekimlerden anlıyoruz. Abartılı diyorum çünkü bayağı aile sahnesinde kullanılacak olan sit-com tekniği, geçişlerdeki alakasız görünen ancak mesaj dolu görseller, kullanılan filtreler, cut ve edit olayının abartısı, saykodelik stil gerçekten yorucu ama filmin vermiş olduğu mesajla paralel: Tehlikeyi renkli göster. Postmodern ve sürrealist kırması bir film olduğunu söylemek mümkün. Filmin soundtrack’lerinde başta Leonard Cohen dahil olmak üzere Patti Smith, Nine Inch Nails, Bob Dylan, Cowboy Junkies gibi pek çok ismi duymak mümkün. Hatta Cowboy Junkies-Sweet Jane şarkısı Mickey-Mallory diyaloğuyla başlıyor. Film haddinden fazla çarpıcı. Şiddetin her türlüsü, medyanın en utanmaz halleri, insanın hastalıklı ruh hali ve benzeri olmayan bir aşkı türlü ironiyle resmediyor. İnsanın yerine kameranın geçmesi hem dönemine hem şimdiki zamana yakın çekim yapıp hayatı sorgulatıyor. Mickey ve Mallory birbirine aşık bir çifttir. Ancak onları diğer çiftlerden ayıran, bir hayli garip ve ürkütücü bir ayrıcalıkları vardır. Bu da onların birer katil ruha sahip olmalıdır. Route 666 otobanına çıkarlar ve bütünüyle amaçsızca etraflarına korkunç bir dehşet saçarlar. Artık onlar işledikleri cinayetle yalnızca birer korku ikonu değil; medyatik canavarlardır. Polis kadar basın da onların peşinde, onlardan bir şeyler öğrenmenin hedefindedir. Oliver Stone’un postmodern sularda gezdiği filmi kısa bir süre içinde bir külte dönüşmüştü.

Bunları da sevebilirsiniz