Kuran Partiye Yıktırmak!

Millet ittifakı adına kamuoyuyla paylaşılan ortak mutabakat metinlerine, süslü laf kalabalığını atıp özünde ne var diye baktığınızda elinizde kalan iki şey, Masa ve destekçileri açısından laiklik ilkesinden ve üniter devletten yani 1924 Anayasası ve Cumhuriyet devrimlerinde vazgeçiş, CHP özelinden bakarsak Altı Ok’tan kurtulmak oluyor.

Konunun ayrıntılarını, linklerini yazı ekinde sizlerle paylaştığım Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçelim derken, Üniter Devlet’ten olmak!, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçelim derken, Üniter Devlet’ten olmak! (2) ve ‘Kurucu değerlere’ veda mutabakatı! başlıklı yazılarda ayrıntılı olarak ele aldığım için, yeniden ayrıntıya girmeyeceğim.

Tekrar bu konuyu ele alma nedenim, CHP İstanbul Milletvekili Yunus Emre’nin, Halk TV’de bu iki konuyla doğrudan ilgili olan Avrupa Yerel Yönetim Özerklik Şartını koşulsuz olarak onaylayacakların söylerken ve söyledikten sonra gelen tepkiler üzerine yapmış olduğu, örneğini her cepheden siyasilerde görmeye alıştığımız acınası açıklamalar.

Şimdi efendim yerel yönetimlerin özerklik konusu tamamen çarpıtılıyor. Yani şimdi özerk, bugün Türkiye özerktir. Yani idari bakımdan özerktir. Siyasi özerklik başka bir şey, idari, mali özerklik başka bir şey. İnsanlar konuşuyorlar ama ne dediklerinden haberleri yok.” diye başlayan açıklamanın devamı şu şekilde, Yerel yönetim özerklik şartındaki Türkiye’nin çekinceleri zaten hali hazırda, bu çekincelerin fiili bir anlamı yoktur. Türkiye’deki mevcut kanunların birçoğu zaten o çekincelerin aşılmasını beraberinde getirmiştir. Ama yani okumadan dinlemeden anlamadan siyasi fikir ortaya koyan insanlar var. Geldiğimizde iktidara, hemen göreceksiniz Genel başkanımız bunu açıkladı, yerel özerklik şartındaki çekinceleri kaldıracağız. Bu emin olun, Türkiye’yi bölecek bir şey değildir. Aksine Türkiye’yi daha da güçlendirecektirÇünkü artık çağımız yerel yönetimlerin güçlenmesi çağıdır. Avrupa Birliği’nin ve Avrupa Konseyi’nin en temel ilkelerinden birisi, yerellik şartıdır. Ne demek bu, halka en yakın en yereldeki birim tarafından toplumsal hizmetlerin görülmesi. Bu mu Türkiye’yi bölecek?

Siyasi özerklik başka bir şey, idari, mali özerklik başka bir şey” diyerek doğru söylemeyen, “Türkiye’deki mevcut kanunların birçoğu zaten o çekincelerin aşılmasını beraberinde getirmiştir” diyerek, özellikle son 20 yılda, 2011 Anayasa değişikliğiyle Anayasa mahkemesi dahil yargının halledilmesi operasyonunun da sağladığı ortamda Anayasaya aykırı olarak, AB’ye uyum adı altında değiştirilen yerel yönetim yasaları ve Kamu Mali Yönetim ve Kontrol kanunu ile biz bu konuyu büyük ölçüde hallettik diyen Yunus Emre’nin söylemediği ya da çarpıttığı şey, konunun, Anayasamızın değişmez maddelerinden biri olan 3. Maddesinde düzenlenmiş olan devletin “tekil” yani üniter niteliğiyle de olan uzlaşmaz çelişkisi.

Emre’nin söylemedikleri bunlarla da kalmıyor. Altılı Masa’nın,Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş” adı altında kamuoyuyla paylaştığı Anayasa değişikliği önerisi ile üniter devlet konusunun halledilmesi için bulduğu çözümü yani Uluslararası Anlaşmalar yoluyla, Mevcut Anayasa’nın, anayasa değişikliği için zorunlu kıldığı hukuki süreç işletilmeksizin, fiilen değiştirilebilir hale getirilmesi konusunun halktan kaçırılması için buldukları, uyanıkça çözümden de bahsetmiyor.

Yetmez ama evetçi”, Baskın Oran’ın ekte linkini paylaştığım üniter devlet ve idari mali özerklik konusunu ele alan makalesindeki görüşlerini kendisine dayanak yaparak ama “üniter devlet” konusunu ve Baskın Oran ismini ağzına almayarak iddiasını ispat etmeye çalışan Emre’nin yapabildiği tek şey, kendisini eleştirenleri, “cahil” diyerek susturmaya çalışmak.

Bugün söylemediğimiz sözler üzerinden algı operasyonu yaratan bu hesapları, bize saldırmadan önce AKP’nin parti programını ve 2011 seçim beyannamesini okumaya davet ediyorum. Avrupa Yerel Yönetimler Özerklik Şartı’nın uygulanması AKP’nin de savunduğu, taahhüt ettiği bir konudur” diyerek ve sözde karşı olduğu AKP’yi kendi sözlerine gerekçe yaparak, yaptığı acınası savunma ile vatandaşı kandırmayı denemek.

Son olarak, sözde “mahallenin doğrucusu” Teyit Org’un, Yunus Emre’ye destek çıkma gayretiyle yaptığı açıklamaların da gerçeği yansıtmadığını, kavramlar çarpıtılarak ve hiçbir bilimsel referans verme gereği duyulmayarak yapılan büyük bir manipülasyon olduğunu belirtip, bitireyim.

Ahmet Müfit

https://www.veryansintv.com/yazar/ahmet-mufit/kose-yazisi/guclendirilmis-parlamenter-sisteme-gecelim-derken-uniter-devletten-olmak/

https://www.veryansintv.com/yazar/ahmet-mufit/kose-yazisi/guclendirilmis-parlamenter-sisteme-gecelim-derken-uniter-devletten-olmak-2/

https://www.veryansintv.com/yazar/ahmet-mufit/kose-yazisi/kurucu-degerlere-veda-mutabakati/

https://twitter.com/i/status/1639309249707753491, https://twitter.com/yunusemrechp/status/1639328074712875010

https://teyit.org/analiz-chp-istanbul-milletvekili-yunus-emrenin-siyasi-ozerklik-getireceklerini-soyledigi-iddiasi

Bunları da sevebilirsiniz