Ufak Bilgisayarlar

Son 20 yılda teknoloji alanındaki gelişmeler o kadar hızlı gerçekleşti ki, içinde yaşadığımız bilgi çağına ve internetin sağladığı kolaylıklara rağmen gelişmeleri takip etmekte zorlanabiliyoruz. 90’lı yılların başına kadar bilgisayar evlerimizde çok yaygın değildi ve hatta iş amaçlı da çok yoğun kullanılmıyordu, en azından ülkemizde. Aslında bilgisayar korkutucu bir unsur olarak görülüyordu. Ancak, kişisel bilgisayarların ucuzlaması ve internetin normal kullanıcılar tarafından daha kolay kullanılabilir hale gelmesiyle bilgisayar, kullanıcılar için korkutucu bir unsur olarak görülmekten çıkıp, aksine hayatı kolaylaştıran çok kullanışlı bir araç haline gelmiş oldu. 2000’li yılların başında bilgisayar ve internet halkın çok kolay ulaşabileceği hizmetler haline geldi. Böylelikle bilgisayar halkın sadece kullandığı bir araç olmaktan çıktı. İnternette bilgi paylaşımı sayesinde, bir zamanlar korkutucu bir unsur olan bilgisayar, artık sadece bu işin uzmanı olan insanlar tarafından değil, halkın geniş bir kesimi tarafından geliştirilen bir cihaz oluverdi. Eminim hepimizin etrafında, yakın çevresindeki insanların işleri için web sitesi yapan, bilgisayar formatlayan, ya da herhangi bir şekilde büyük ya da küçük çaplı bilgisayar korsanlığı yapan, ortaokul ya da lise döneminde olan heyecanlı gençler vardır. İşte, yetişen bu nesil biraz önce de sözünü ettiğim gibi internette bilgi paylaşımının bu denli artmasının bir ürünüdür. Herhangi bir bilgisayar kullanıcısını ele alalım. Elinde normal standartlarda bir bilgisayar var ise internette yayınlanan ders anlatımları sayesinde yazılım geliştirebilir hale gelmesi çok uzun vakit almayacaktır. Fakat bilgisayar teknolojilerini sadece yazılımdan ibaret görmek çok mantıklı değildir. Uzak doğu ülkelerinin bu alandaki etkinliğinden dolayı, Türkiye’de bilgisayarla haşır neşir olan kişilerin donanım tarafına girmelerine gerek kalmamaktadır. Yani aslında, donanımı Türkiye’de üretmek yerine uzak doğudan ithal etmek daha ucuz olduğundan ülkemizde donanım üzerine yapılan çalışmalar yazılım üzerinde yapılan çalışmalara göre daha azdır. Özellikle Çin’in donanım tasarımı ve üretiminde piyasayı neredeyse tamamen kapatmış olmasından dolayı, donanım üretimindeki durum sadece Türkiye için değil, birçok Batı ülkesi için de geçerlidir. Esasında, Çin’deki ucuz iş gücünden yararlanarak donanımı yurt dışından ucuza mal edip, o donanım üzerine yazılım yapılması ilk bakışta çok da mantıksız gelmiyor. Ama iyi yazılım üretebilmek için üzerinde çalışacağı donanımın tasarımına hâkim olunması gerektiğine inanıyorum. Tahminimce İngiltere gibi bazı Batı ülkeleri de bu şekilde düşünüp bu konuda bazı adımlar atmışlar. Tek Kart Bilgisayar (Single Board Computer) 2012 yılında, Raspberry Pi Firması tarafından, ilk ve orta öğretim öğrencileri ve gelişmekte olan ülkelerde yaşayan insanları donanım konusunda eğitmek amacıyla kredi kartı boyutunda bir bilgisayar piyasaya sürüldü. İlk çalışmaları 2006 yılında yapılan Raspberry Pi (RPi), 90’lı yıllarda kullandığımız bilgisayarlardan daha hızlı bir işlemciye ve donanıma sahip. USB, HDMI, Ethernet portları sayesinde bu minik bilgisayarınıza klavye, fare, monitör bağlayarak normal bir bilgisayarmış gibi kullanabilir, internette gezinebilirsiniz. (1)
Üzerinde Rpi’nin kendi işletim sistemi olan Raspbian’ın yanı sıra Ubuntu, Windows 10 IoT gibi işletim sistemlerini çalıştırabilirsiniz. Ayrıca, kendi web sitelerinden ve Vikipedi sayfalarından cihazla ilgili çok daha ayrıntılı bilgiye ulaşabilirsiniz. RPi tek kart bilgisayarlar için sadece bir örnek, en çok göz önünde olanı aslında. Aynı amaçla üretilmiş birçok farklı tek kart bilgisayar piyasada boy gösteriyor. Ayrıca bu minik bilgisayarların fiyatları da çok ucuz. Aynı işlem gücündeki bir bilgisayara 90’lı yıllarda binlerce dolar ödüyorken, şimdi bu küçük boyutlu dev teknolojiye 20-30 dolar gibi bir fiyata sahip olabiliyoruz. Arduino Bir yazılım-donanım firması, projesi ve kullanıcı topluluğu olan Arduino, fiziksel cihazları kontrol edebilen, dijital ve interaktif, açık kaynaklı donanım-yazılım-mikro kontrolör üretmektedir. Bu proje genel olarak mikro kontrolör devre tasarımlarına dayanmaktadır. Arduino cihazları dijital ve analog giriş çıkış pinlerine sahiptir, bu sayede sensör gibi başka cihazlara, ya da devrelere bağlanabilir. Bazı modellerinde USB girişi de mevcuttur. Arduino’yu bilgisayarınıza USB ile bağlayarak kodlama yapmanız da mümkün. Processing adı verilen programlama dili sayesinde, Arduino’nun kendi IDE’sini (Integrated Development Environment) yani program geliştirme ortamını kullanarak bu küçük cihazları programlayabilirsiniz. Arduino projesi, 2005 yılında çıkış yaptığında kullanıcıların sensör ve aktuator gibi çevre etkileşimi olan devreler tasarlaması amacını taşımaktaydı. O tarihten bu yana, birçok farklı modeliyle piyasada olan bu cihazlar hem hobi olarak hem de mesleki olarak ilgilenenler için robotik ve akıllı sistemlerin prototiplenmesi ve üretiminde kullanılıyor. Aslında, bu tip cihazların son 5-10 yılda yaygınlaşması ve fiyatının ucuz olması, donanım tasarımı yapılmasını, buna yönelik verilen eğitimlerin artmasını sağlamıştır. Bunun yanı sıra, bundan 10 yıl önce bilgisayar tutkunları arasında sadece yazılımla uğraşanların oranı, şimdikine göre daha yüksekti; şimdiyse, bu uygun koşullar sayesinde bilgisayarı hobi olarak görenlerin daha çok seçme şansı var. Yani, artık donanımla uğraşmak, neredeyse yazılımla uğraşmak kadar kolay ve ucuz.(2) Türkiye ve Dünya… Prototipleme, tek kart bilgisayar kullanımı, sensörler sayesinde akıllı sistemler tasarlama işleri ABD, Çin, Japonya, İngiltere gibi teknoloji alanında bizden daha ilerde olan ülkelerde özellikle amatör olarak ilgilenenler için şu sıralar çok revaçta. “Instructables” gibi, kullanıcıların evde kendi imkânlarıyla ürettikleri projelerin yapılışını anlatan içerikler paylaştığı sitelerde en çok bu alanda çalışma olduğunu görmek mümkün.(3) Ayrıca bu tip cihazların birçoğunun üretilme amacı ilk ve orta öğretim seviyesinde çocukların programlamaya alışmalarını sağlayacak bir eğitime ortam hazırlamak. Nitekim bu cihazlar bu amaca birkaç senedir hizmet ediyor. Bu sayede teknolojiyi kültür olarak benimsemiş bir nesil yetiştiriyorlar. Türkiye’de durum biraz daha farklı. Evet, bizde de orta öğretimde meslek liselerinde, üniversitelerde bu tip cihazlar eğitim amaçlı kullanılıyor. Fakat henüz teknolojiyi kültür olarak benimsemiş olmadığımız için çoğu zaman sıkıcı bir okul projesi olmaktan öteye gittiğini düşünmüyorum. Elbette hobi olarak uğraşanlar ve bu işi ileri götürenler ülkemizde de mevcut. Ama oran olarak diğer ülkelerle yarışma şansımız yok. Teknolojiyi kullanabilmek, geliştirebilmek için önce üretebilmek gerektiğine inanıyorum. Mühendislerimiz, bu tarz teknolojileri üretebilecek eğitimi bu ülkede almalı ve gerekli altyapı TÜBİTAK gibi kurumlar tarafından sağlanmalıdır. Belki o zaman biz de teknolojiyi sadece kullanan bir toplum yerine, teknolojiyi kültür olarak benimsemiş bir toplum olabiliriz. Kaynaklar 1- https://www.raspberrypi.org/ 2- https://www.arduino.cc/ 3- http://www.instructables.com/

Bunları da sevebilirsiniz

Bir cevap yazın