Merhabalar değerli Dağarcık Türkiye okurları. Bu ayki bize ayrılan kısımda geçtiğimiz dönemin Türkiye ve bütün Avrupa’da belki de en çok konuşulan konusu olan Yunanistan seçimlerinden önemli bir başarıyla çıkan SYRİZA’yla ilgili çevirilere yer verdik. Çok konuşulması bir yana çok tartışılmış olması başka bakış açılarını da görmenin faydalı olacağını bize düşündüren ana etken oldu. SYRİZA vaatlerini gerçekleştirebilecek mi? Türkiye’deki partiler için SYRİZA ne anlam ifade ediyor? Avrupa Birliği’nin «büyük”leri SYRİZA’ya nasıl bakıyor? SYRİZA gibi sol eğilimli partiler Avrupa’da zaferler kazanmaya devam edecek mi? Geçtiğimiz ayda basına yansıyan tartışmalara baktığımızda bu sorulara birbiriyle çelişen birçok cevap verildiğine şahit olduk. Biz de bu sorulardan bazılarına cevaplar arayan iki makaleyi sizlere sunmaya karar verdik. İkisi de bazı sorulara ortak cevaplar verse de vurguladıkları noktaları belirtmekte fayda var:
İlk makalemiz Der Spiegel’den. Makalede SYRİZA’ya Avrupa’nın ve daha özelde Almanya’nın nasıl yaklaşması gerektiği sorgulanıyor. Almanya’nın temkinli bir tavır takınmakla birlikte Yunanistan’la dayanışma gerektiği vurgulanıyor. Bunun nedenleri, özellikle meşru bir iktidar olması vurgusuyla, makalede açıklanmış.
Diğer makalemiz ise Russia Today’de yayınlandı. Makalenin asıl ele aldığı konu SYRİZA gibi sol partilerin Avrupa’da iktidara gelip gelemeyeceği sorusu üzerine. SYRİZA’nın İspanya’daki kardeşi denilen PODEMOS üzerinden bu soruya yanıt aranıyor. Ayrıca makalede Avrupa’nın neden sol iktidarlara ihtiyaç duyduğu ve SYRİZA ile PODEMOS’un siyasi ajandaları karşılaştırmalı biçimde ele alınmış.