Tek adam düzeninin CHP’ye karşı yürüttüğü operasyona tepki olarak düzenlenen Tandoğan mitinginde ilginç bir fotoğraf vardı.
Yazıldı, çizildi, çok tartışıldı.
Gençliğinde solcu, ardından Cumhuriyet gazetesinin genel yayın yönetmeni, sonradan sırasıyla Özalcı, Erdoğancı, HDP milletvekili adayı, etnikçi Kürt hareketini destekleyen, neoliberal, “yetmez ama evetçi” Hasan Cemal…
Türkiye’nin bugün yaşadığı karanlığa yol açan FETÖ–AKP ortaklığına omuz veren, destekleyen; siyasal İslamcılardan demokrasi ve özgürlük bekleyen; bu yönde toplumu ikna etmeye çalışan; “yetmez ama evet” ekibiyle “askeri vesayeti yıkıyoruz” diye bugünün iktidarını yaratanların “ünlü” ismi Hasan Cemal…
Meslektaşlarının dilinden “itibarlı gazeteci”, “her devirde muteber yazar”. Bir ara Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Hasan Abisi”. AKP ve HDP’den, son olarak dümeni CHP’ye çeviren Hasan Cemal…
“Dön baba dönelim, çevir kazı yanmasın, yiyelim!”
Baş döndürücü Cemal, Tandoğan Meydanı’nda yumruğunu havaya kaldırıp verdiği pozun ardından bakın neler yazıyor:
“Yumruğumu sıkıp havaya kaldırırken
gözlerim doluyor.
Uzun yıllardır ilk kez bir eylemin
tam göbeğinde
büyük bir heyecan fırtınası
yaşıyorum…
Tandoğan Meydanı’ndaki
heyecan dolu saatler çok iyi geldi.
Şunu iyi bilin:
Yükselen bu demokrasi dalgasının karşısında,
Saray iktidarı da,
yargı darbecileri duramaz, nokta!”
SON DURAK MI?
Gözlerinin dolmasına diyeceğim yok, insan hali.
Ancak, bu dönüşüm Cemal’in son durağı mı olur bilemem. Yeni sorumluluktur, yeni görevler mümkündür.
Yine uzun bir dönem demokrasi ve özgürlükler adına AKP’ye destek veren, benzer yolun yolcusu Ertuğrul Özkök nasıl övmesin Cemal’i:
“Erdoğan’ı iktidara getiren entelektüel güç, şimdi CHP, Özgür Özel ve İmamoğlu’nun yanında. AKP’liler emin olmalı ki bu imzalar, bu dip dalgayı, önünüzdeki ilk sandığa taşıyacak bir gelişmeyi anlatıyor bize.
Pazar günü televizyonda muazzam CHP mitingini izlerken önüme her yerden fotoğraflar düşüyor… Çok önemli… Hem de çok önemli. Bu karelerin beşinde de Hasan Cemal var… Hasan Cemal CHP ile barışmış, CHP Hasan Cemal’le…”
Öyleyse “Vay CHP’nin haline” diyeceğim de, hemen “Benzerleri sanki eksik mi partide” yanıtını yapıştıracaksınız, haklısınız…
“ENTELLEKTÜEL GÜÇ”
Gelelim Özkök’ün “entelektüel güç” dediğine.
Onları tanıyorsunuz; bir dönem yandaş televizyonlarda tur üstüne tur atıp AKP güzellemeleri yapan tayfa.
Ortak özellikleri: küresel sermayenin, emperyalizmin güdümünde; Batı hayranı; foncu; Amerikan sevdalısı; etnikçi dostu; açılımcı; çoğu dönek, “tatlı su solcusu” muhteremler… Bir dönem AKP medyasının gözdeleri, FETÖ’nün düzenlediği Abant toplantılarının müdavimi, heybeleri yüklü tipler…
Siyasal İslamcıların istediklerine ulaştıktan sonra kullanıp attığı “yetmez ama evetçilerin” perişanlığı ortada. Bir bölümü “kandırıldık” demekle yetindi, bir bölümü günah çıkardı, bir bölümü de “Bugün olsa aynısını yapardım” inadında.
Peki, Hasan Cemal hangi tarafta?
Kendi ağzından çıkanlara bakılırsa bir karmaşa, bulanıklık söz konusu.
HDP çatısı altında Yeşiller Partisi’nden milletvekili adayı olduğu dönemde iki ayrı söyleşide, iki ayrı tutum sergiliyor.
Okuyalım. “Yetmez ama evet” eleştirileriyle ilgili, 18 Nisan 2023 Gazete Duvar söyleşisi:
“… Gerçekten çok kötülüklere yol açtı. Herkes bunu öngördü mü bilmiyorum ama ben öngöremedim…”
Samimi mi? Biraz olsun zevahiri kurtarma çabası olabilir mi?
“Yetmez ama evet” diyemeyeceğim, kuşkulu bir durum ortada.
Öngörememiş! Sen tut Cumhuriyet gibi bir gazetenin yıllarca en tepede genel yayın yönetmenliğini yap, o kadar kitap yaz, sonra da öngöreme… Geçiniz.
Şimdi de 2 Mayıs 2023 Veryansıntv’deki habere bakalım:
“… Habertürk’te Fatih Altaylı’nın konuğu olan Cemal, ‘Yetmez Ama Evet’ kampanyasıyla ilgili olarak ‘Neden pişman olayım? Sabah akşam bunu söyleyenleri, ben de onları demokrasinin oy tabanının genişletilmesine karşı çıkanları, genellikle darbecilikle suçluyorum…’”
Kafa karmaşası mı dersiniz? Bunu da geçelim…
Bir an hayal ettim; üç aya yakın Silivri zindanında tutuklu olan Fatih Altaylı’nın boş koltuğuna çıksa, neler söyler, nasıl bir tutum izlerdi Hasan Cemal?
Pişmanlık mı, kararlılık mı?
Bilerek, isteyerek, öngörerek, çeşitli çıkarlar uğruna görev yaptılar. Aksi bir değerlendirme, onların “entelektüel” birikimlerine hakaret olur !
Not: Devam edecek (Hasan Cemal’in Cumhuriyet’teki operasyonları ve “yetmez ama evetçi” ardılları).