Hong Konglu liman işçileri, Latin Amerika’da esen sosyalizm rüzgarı ve ölü toprağının altında cebelleşen Avrupa. Bu ay alışık olmadığınız çevirilerle karşınızdayız. Aylardan Mayıs, günümüz uygarlığının ve tüm zenginliklerin yaratıcısı işçi sınıfının bayramı. Mayıs ayına gelirken sizlere üç kıtadan farklı 1 Mayıs kesitleri sunmak istedik. İlk iki metin geçmiş yılların 1 Mayıs haberlerinden seçilmiştir.
Hong Kong’da liman işçileriyle tanışıyoruz. Güneydoğu Asya’da çalışma koşullarının ağırlığına aşinayız. Bu koşulların Çin Halk Cumhuriyeti’nin serbest bölgelerinde yoğun yaşandığını da biliyoruz. Ancak Komünist Parti’nin iktidar olduğu ülkede liman işçilerinin 1 Mayıs eylemi yine de kafamızda şimşekler çakmasına yol açıyor.
Latin Amerika’dayız. Bolivya’dan Venezuela’ya oradan Küba’ya işçi sınıfının lehine reformların ilanını görüyoruz haberlerde. İçimizden bir ses «sanırım burada işçi gerçekten bayram kutluyor” diyor. Bölgede esen kamucu-halkçı rüzgar bizi bir kez daha ümitlendiriyor.
Ve son olarak Güney İsviçre Komünist Partisi genel sekreteri Massimiliano Arif Ay İsviçre’de 1 Mayıs’ın kendi mücadele takvimleri bakımından önemini aktaran yazıyı Dağarcık Türkiye için kaleme alıyor. Adından da anlayabileceğiniz gibi Ay’ın ailesinin bir tarafı Türkiye’ye uzanıyor ancak Türkçesi yazacak kadar iyi değil. Bizler de vesile olup kaleme aldıklarını size aktarmayı boynumuzun borcu biliyoruz.
Sözün özü: her kıtada, her ülkede, her şehirde bir kavga var. Kimisi kölelik koşullarına isyan ediyor, kimisi İsviçre’de olduğu gibi elindekileri korumak için mücadele ediyor. Hepsinin farklı yoğunlukları var kuşkusuz. Ancak bu 1 Mayıs kesitlerinin paralel mücadele gündemleri aslında kulağımıza dünya kapitalizminin toplam olarak ne büyük çıkmazlara gebe olduğunu fısıldıyor.
İyi okumalar,
Gelecek ay görüşmek üzere.