Aliağa’nın Yazgısı Bu Olmamalı!

 

Aliağa, Ege kıyısındaki en şanssız ilçelerden biri…

Ege Denizi’nin en güzel kıyılarına sahip olan ve binlerce yıldır uygarlıklara ev sahipliği yapan bu kent ne yazık ki, insan eliyle yapılan korkunç bir kirletilmeyle karşı karşıya;

Çok sayıda gemi söküm tesisinde açığa çıkan zehirli atıklar hem tesislerde çalışanlar için hem de bu güzelim kentte yaşayanlar için ölüm tuzağı!

Hurdaya ayrılmış büyük gemiler (uçak gemileri, büyük tankerler) nedense gelişmiş ülkelerdeki söküm tesislerine değil Aliağa’ya geliyor…

ZEHİRLİ ATIKLARA PARA İÇİN HOŞGÖRÜ!

Zehirli atık konusunda çok hoşgörülü olmalıyız ki (bu iddia uzmanlara ait!) bu kirli dev hurdaları satan firmaların favori ülkesi Türkiye! Üstelik bunları bize çok düşük fiyata satıyorlarmış!

Ne zaman böyle bir geminin sökülmek için Aliağa’ya gelmekte olduğu haberi alınsa Aliağa ve İzmir’de bulunan çevre ve sağlık duyarlıları ayağa fırlıyor, felaketi defetmek için çaba gösteriyorlar.

Bunların başında gelen Aliağa Çevre Platformu (ALÇEP) bugünlerde yine aynı korku ile ayağa kalkmış durumda.

Çünkü Brezilya’dan satın alınan Sao Paulo adlı hurda uçak gemisi, Haziran içinde sökülmek üzere Aliağa’ya geliyor!

ALÇEP üyeleri ellerinde pankartlarla Aliağa’da nöbet tutmaya başladı. Kamuoyunu bir kez daha duyarlı hale getirerek yaşanmakta olan felaketi durdurmaya çalışıyorlar;

Aliağa Dünyanın Çöplüğü Değildir!”

Aliağa’ya Zehirli Gemi Girmesin!”

Gemi söküm firmalarının çıkarı uğruna, söküm işçilerinin sağlıklarını kaybetmelerine izin vermeyelim!”

Suyumuzu, toprağımızı, havamızı ve denizimizi kirleterek, Aliağa ve çevresinde yaşayanların sağlığını tehlikeye atanlara engel olalım!” diyorlar.

ALİAĞA’DA HERKES TEDİRGİN

Aliağa ve Foça’da kiminle konuşsanız, sadece Aliağa’yı değil bütün bölgeyi kirleten gemi söküm tesisleri nedeniyle yaşadıkları korkudan söz ediyorlar. Çünkü artık herkes şunu biliyor; sökülme işlemi sırasında ortaya çıkan atıklar; havayı, suyu, denizi ve toprağı kirletiyor ve bu kirlilik insanlarda kanser oluşumuna yol açıyor!

ASBEST, KİMYASAL ZEHİRLER, RADYOAKTİVİTE VS

Brezilya’dan satın alınan Sao Paulo adlı, hurdaya ayrılmış bir uçak gemisinin, sökülmek için Aliağa’ya gelmekte olduğundan söz etmiştik.

Son beş yılda Aliağa’da en az 10 uçak gemisinin parçalandığı biliniyor. Bunlardan toplam olarak ne kadar zehirli atık çıkmış olabileceği tam olarak bilinmiyor. Çünkü uçak gemilerindeki zehirli asbest ve diğer kimyasal zehirli atıkların miktarı ancak sökülünce anlaşılırmış.

Bu konuda, Çevre Mühendisi Dr. Enver Yaser Küçükgül bakınız neler söylüyor;

Sao Paulo adlı hurda geminin içinde 600 ton asbest olduğu söyleniyor ama bu doğru değil! Tüm tehlikeli atıklar (kimyasal maddeler ile asbestle temas ederek kirlenmiş olanlar) dikkate alındığında gemide en az 1500 ton kirletici tehlikeli madde olduğunu sanıyoruz.

Söküm şirketleri tehlikeli atıklar konusunda gerçek dışı raporlama yaparak kamuoyunu yanıltmaktadırlar!

Özellikle uçak gemilerinde tehlikeli boyutlarda radyoaktif maddeler bulunur. Ancak bu hurda gemilerde radyoaktivite ölçümü hiçbir zaman envanterde gösterilmez!”

Aliağa’da 22 söküm tesisi çalışmaktadır (Bunların 8’i AB standartlarına uygundur) Oysa bu alanda çalışabilecek tesis sayısı 7-8 tesis sayısının 7-8’i geçmemesi gerekiyordu. Tesislere yer tahsisi yapanlar ne yazık ki ne altyapı yetersizliğini ne insan ve ne de çevre sağlığını düşünmüşlerdir!”

DR. ENVER KÜÇÜKGÜL’ÜN VERDİĞİ BİLGİLER

Çevrenin kirleniyor olmasından ve Aliağa’da yaşayanların sağlığının risk altında bulunmasından büyük kaygı duyduğunu söyleyen Enver Küçükgül;

Oysa gemi sökümünden gelen demir miktarı, ülke ekonomisine fazla bir katkıda bulunmuyor,” diyor ve devam ediyor;

Aliağa’da bulunan demir çelik üretim tesislerinin kapasitesi 11.3 milyon tondur ve 2020 yılında sadece 6.7 milyon ton üretim yapılmıştır. Bunun sadece 300 000 tonunun sökülen gemilerden geldiği düşünüldüğünde, bunun devede kulak olduğu anlaşılır.

Yani Aliağa’nın suyunu, denizini, havasını ve toprağını acımasızca kirleten ve başta gemi söküm işçileri olmak üzere Aliağa’da yaşayan herkesin sağlığını tehdit eden söküm tesislerinin ya tamamen kaldırılması ya da en aza indirilmesi gerekmektedir.”

FOÇA DA TEHDİT ALTINDA

Aliağa’dan yayılan kirliliğin ilk vurduğu ilçe Foça!

Baca gazlarının etki alanında bulunmasının yanı sıra, Aliağa’daki deniz kirliliğinin Foça’yı da içine aldığı ve geniş bir alanda deniz canlılarını etkilediği yönünde bilgiler var.

Foça’da yaşayan ve İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nde Çevre Komisyonu Üyesi olan Hakan Barçın da en az Aliağalılar kadar tepkili;

Ne yazık ki, birkaç kişinin para iştahı uğruna Aliağa ile birlikte Foça da elden gidiyor,” diyor. “Denizlerimizle birlikte havamızı da bozuyorlar!”

Hakan Barçın, gemi sökümünde ortaya çıkan zehirli asbest ve kimyasallar nedeniyle başka ülkelerdeki söküm tesislerinin bu gemilere uzak durmalarına da dikkati çekiyor;

Başka ülkelerde de söküm tesisleri var. Bu uçak gemilerinin sökümüne neden onlar talip olmuyorlar? Nasıl oluyor da Brezilyalı bir şirket, böyle bir dev gemiyi oldukça ucuza bizimkilere satıyor. Herhalde başka ülkeler kendilerine zarar verebilecek olan bu gemileri tesislerine sokmak istemiyorlar!”

GEÇ GELEN YARGI KARARLARI

Daha önce Aliağa’ya Kuito adlı dev bir gemi (334×44 m) sökülmek için getirildiğinde yine herkes ayağa kalkmış.

Normalde günlerce sürmesi gereken zehirli madde değerlendirmesi, her nasılsa iki saatte tamamlanmış. Üstelik bu gemideki 8 tankta ölçülen radyasyon, normalin 5 katı bulunmuş.

O dönemde TMMOB ve Baro sökümü durdurmak için büyük çaba göstermiş.

Ancak mahkemelerin hızını biliyoruz! Yargı süreci tamamlanmadan çok önce gemi sökülmüş.

GEMİ YOLDA ve TEHLİKE ÇOK YAKIN!

İlginçtir, her şey olup bittikten sonra mahkeme sökümün durdurulması yönünde karar vermiş!

Dileriz aynı şey, Haziran’da Aliağa’ya gelecek olan Sao Paulo için yaşanmaz!

Yaklaşan tehlikenin önlenmesi için sadece ALÇEP ile Baro’nun harekete geçmesi yeterli olmayabilir. Çevreden birinci derecede sorumlu olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın da -daha şimdiden- bir eylem planı hazırlaması gerekmektedir.

Aliağa ile ilgili konularda Çevre Mühendisleri Odası’nın duyarlığını yakından bilen bir kişi olarak, Sao Paulo’nun her aşamasının bu meslek örgütü tarafından yakından izleneceğine inanıyorum.

Konuştuğum bir Aliağalı, daha da ileri giderek şunları söyledi;

En önemli tepkiyi Aliağa’da yaşayanlar göstermelidir. Bu tepkinin gerekirse sivil itaatsizlik düzeyinde olması alacağımız sonuç üzerinde etkili olabilecektir.

Ayrıca, İzmir Büyükşehir Belediye Meclisi’nin de hızlı hareket ederek, Aliağa’da yaşanılması kaçınılmaz olaylar için -gerekirse ALÇEP ve İzmir Barosu işbirliği ile- çalışmalar yapması uygun olacaktır.

Bunları da sevebilirsiniz