Ekonomik Karşı Devrimin Kısa Öyküsü

Bu yazıda üç farklı kitabı tanıtacağım. Bu üç kitabı birlikte tanıtmak istememin nedeni, Cumhuriyetin ilanı sonrasında “Özgürlük ve bağımsızlık benim karakterimdir” diyen Mustafa Kemal’in önderliğinde inşa edilmeye başlanılan tam bağımsız cumhuriyet hedefinden nasıl uzaklaşılıp, tam bağımlılık noktasına nasıl gelindiğini anlatıyor olmaları.

Ele alacağım ilk kitap, Mehmet S. Nane tarafından yazılmış. Kitabın adı; “Erkânıharplikten Paşalığa 11 Yıl”. Kitap, adından da anlaşılacağı gibi, Mustafa Kemal’in 24 yaşında kurmay subay olarak kıta görevine başlayıp, 35 yaşında paşa oluncaya kadar geçen 11 yıllık dönemde yaşadıklarını anlatıyor. Genel hatları dışında çok da bilinmeyen, Cumhuriyet’in kurulmasını, ekonomik ve siyasi bağımsızlığın kurumsallaştırılmasını, bilimin önderliğinde çağdaş bir toplumun oluşturulmasını amaçlayan devrimlere temel oluşturan fikirlerin ve iradenin oluşmasını sağlayan süreci/arka planı bizlere aktarıyor. ( ¹ )

Atatürk’ün “Ben manevi miras olarak hiçbir ayet, hiçbir dogma, hiçbir donmuş ve kalıplaşmış kural bırakmıyorum. Benim manevi mirasım ilim ve akıldır…”şeklindeki sözlerini, ekonomik ve siyasi bağımsızlıktan vazgeçmek, hem Atatürkçü görünmeye devam edip hem de devrimlerle çizilen yoldan sapmak için gerekçe olarak kullananların nasıl bir yanılgı içerisinde olduğunu, Mustafa Kemalin yaşamından kesitler vererek anlatıyor. Atatürk ve devrimlerin niçin birbirinden koparılamayacak şeyler olduğunu, Cumhuriyetin ilanı ile başlayan süreçte gerçekleştirilen devrimlerin tesadüfi alınmış, belli bir döneme özgü yani çağı geçebilecek, yalnızca gerçekleştirildiği günkü konjonktürde anlam taşıyan kararlar olmadığı gerçeğini, oldukça açık bir dille kavramamızı sağlıyor. ( ² )

Sizlerle paylaşacağım ikinci kitap, 22-27 Kasım 1948 tarihinde İstanbul Tüccar Derneği’nin öncülüğünde toplanan, düzenleyenlerin ısrarla “İstanbul İktisat Kongresi” olarak anılmasını istedikleri toplantıya ait belgelerin bir araya toplandığı, toplantının yeni kuşaklarca bilinilirliğini sağlamayı amaçlayan, Kemal Kılıçdaroğlu imzalı bir derleme. Elimde ki nüsha kitabın, Sermaye Piyasası Kurulu tarafından Ekim 1997 tarihinde basılmış olan 2. Baskısı. Kitap, toplantıyı düzenleyenlerin özellikle 1930 Sanayi Kongresi kararlarını geride ve geçersiz kılmak amacıyla arzuladığı gibi, “1948 İstanbul İktisat Kongresi” adını taşıyor. ( ³ )

“Devletçilik ve devlet müdahalesi”, “Dış ticaret rejimi” ve “Vergi reformu” gündemli olarak toplanan söz konusu kongre, 1931 yılında “devletçilik” ilkesinin benimsenmesiyle başlayıp, 1933 Sanayi Planı ile devam eden, amacı ekonomik ve siyasi bağımsızlığın kurumsallaştırılması, kalkınmanın yurt sathına yayılması ve bölgeler arası gelişmişlik farklarının azaltılması olan ekonomik modele karşı olan tüm güçleri bir araya toplamış güçleri bir araya getirmiş durumda. ( ⁴ )

Kitap, devlet öncülüğünde gerçekleştirilen, ekonomik bağımsızlığı sağlayarak siyasi bağımsızlığı kalıcı kılmayı amaçlayan bağımsızlıkçı kalkınma hamlesini, Truman Doktrini’nden feyiz ve güç alan sermaye kesimi öncülüğünde boğmayı amaçlayan bu kongreyi, kongredeki konuşmaları ve kongrenin basındaki yansımalarını bir araya toplayan ciddi bir başvuru kaynağı özelliği taşıyor. Kitapta yer verilen kongre konuşmaları bir bütün olarak incelendiğinde, söz konusu kongreyi, ekonomik bağımsızlıktan vazgeçerek bu günlere yani tam bağımlılık noktasına gelmemizi, Lord Curzon’un Lozan’da, “Memnun değiliz Lozan Muahedesi’nin müzakeresinden. Hiçbir dediğimizi yaptıramadık. Reddettiklerinizin hepsini cebimize atıyoruz. Harap bir memleket alıyorsunuz, bunu kalkındırmak için mutlaka paraya ihtiyacınız var. Bu parayı almak için gelip diz çökeceksiniz. Cebime attıklarımın hepsini çıkaracağım size” şeklinde dile getirdiği tehdidin gerçekleşmesine neden olan, ekonomik karşı devrim sürecinin başlangıç noktası olarak değerlendirmek mümkün. ( ⁵ )

Bu yazı kapsamında sizlerle paylaşacağım son kitabın ismi, “Aklın Yolu Cumhuriyet”. Tevfik Kızgınkaya imzalı kitap, ulus olarak yaklaşık yüz yıl önce yakaladığımız aydınlıktan nasıl uzaklaştığımızı belgelere dayalı olarak anlatarak, hepimizin beynini kemiren, “yeniden aydınlığa nasıl çıkarız” sorusuna yanıt arıyor. ( ⁶ )

Yazar, Cumhuriyet tarihimizde yaptığı uzun yolculuğun sonunda, Cumhuriyetin bir devrim olduğu, tüm devrimler gibi, başlangıçtaki azim ve kararlılıkla sürdürülemediğinde, karşı devrimin hortlamasının kaçınılmaz olduğu gerçeğini, bizim özelimizde son derece net bir şekilde ortaya koyuyor. Bununla da kalmıyor, “Aklın yolu Cumhuriyet” diyerek, yapmamız gereken şeyin, o gün olduğu gibi bugün de kurucu değerlere sahip çıkmak, Cumhuriyeti kuranların işaret ettiği tam bağımsızlık hedefi doğrultusunda, aklın ve bilimin önderliğinde, ekonomik ve siyasi bağımsızlığımızı hedef alan karşı devrim çizgisine karşı yılmadan mücadele etmek olduğunu, oldukça net ifadelerle hatırlatıyor.

Kaynakça:

1. Mehmet S. Nane, Erkânıharplikten Paşalığa 11 Yıl, Kanguru yayınları,Kasım 2011

2. Kemal Kılıçdaroğlu, 1948 Türkiye İktisat Kongresi, 1. baskı DPT, 2. baskı SPK, Eylül 1997.

3. İsmet İnönü; İstiklâl Savaşı ve Lozan; Belleten, Türk Tarih Kurumu Yayını, Cilt: XXXVIII, Ocak 1974, Sayı: 149; İsmet İnönü; İstiklâl Savaşı ve Lozan; Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu-Atatürk Araştırma Merkezi Yayını, Ankara 1993… 23.10.1973

4. http://mulkiyehaber.net/turkiye-cumhuriyetinin-birinci-sanayi-plani-1933-ve-uc-vurgu/

5. https://odatv.com/yazar/nurzenamuran/10-aralik-hareketi-chp-kapatilsin-dedi-mi-04111856.html, https://www.kongar.org/makaleler/mak_ke.php

6. M. Tevfik Kızgınkaya, Aklın Yolu Cumhuriyet, Telgrafhane Yayınları, Şubat 2019

Bunları da sevebilirsiniz