Adile Ayda

Adile Ayda, 22 Şubat 1913 tarihinde St. Petersburg’da doğdu (Hisar’dan Biyografiler, 1976). Annesi ise Kamile Arsal, babası Sorbonne Hukuk Fakültesi mezunu, önemli bir devlet adamı ve tanınmış bir Türk ideoloğu olan Sadri Maksudi Arsaldır (Ayda 1971). Adile’nin eğitimi babasının mesleki ve siyasi durumundan zaman zaman kesintiye uğradı. Ailesi, onun iyi bir eğitim alması için Berlin’e taşındılar.

24 Kasım 1924 tarihinde Mustafa Kemal kendisine, babası Sadri Maksudi’ye Türkiye’ye temelli olarak yerleşmesi için davette bulundu. Adile ve kardeşi Naile Notre Dame de Sion Fransız okulunda yatılı olarak eğitimlerine devam ettiler. Sadri Maksudi karısı ile Ankara’ya yerleşti. 1929 yılında Notre Dame de Sion Lisesinden mezun oldu (DTCF, 2018).

Üniversite eğitimine Ankara Hukuk Fakültesinde devam etti. 1932 yılında mezun oldu. Ardından, Ankara Üniversitesi Dil-Tarih ve Coğrafya Fakültesini 1941 yılında bitirdi. Eğitim hayatı boyunca farklı ülkelerde bulunması ve yabancı okullarda eğitim almasının etkisiyle çok iyi düzeyde Fransızca, iyi düzeyde Almanca ve İngilizce, asgari düzeyde de Latince ve Rusça öğrendi (DTCF, 2018).

Ankara Hukuk Fakültesinden mezun olan Adile Ayda 1932 yılında Hariciye Teşkilatının sınavına başvurdu. Hariciye Teşkilatında daha önceleri kadınların çalışamıyordu. Kadınlara narin, kırılgan gibi sıfatların atfedilmesinden ve toplumsal yaşam normlarına göre kadınların korunması gerektiği düşünülmesinden çatışma ortamının olduğu dış politik konjonktürde kadınların ön planda olmasına Dünya alışkın değildi. Bundan dolayı Adile Ayda’nın başvurusu yetkililerin ne yapacaklarını şaşırmalarına neden oldu. Onlar da Mustafa Kemal’e bir kadının sınava başvurduğunu ve bu durum karşısında ne yapmaları gerektiğini sordular. Mustafa Kemal, kadınların erkeklerle aynı sınava tabi tutulmasını ve sonucun da adil değerlendirilmesini talep etti (Yoğun 2019).

Adile Ayda sınavını kazanarak Hariciye Teşkilatında Hariciye Vekâleti memur namzeti olarak göreve başlamıştı (Cumhuriyet 1993). Daha sonraları Hariciye Vekâleti memuru olarak görev aldı (DTCF, 2018).

1 yıl sonra 1933 yılında istifa etti. Adile Ayda Hariciye Teşkilatından kadın olmaktan kaynaklı sebeplerden dolayı ayrıldığını beyan etmişti. Fakat kızı Gülnur Üçok’un beyanına göre, Adile Aydan’ın bir askerle evli olması yurt dışı görevlerine gitmesinin önüne geçti (Yoğun 2019).

Ankara Kız Lisesinde 31 Ekim 1939 tarihinde Fransızca öğretmenliği yapmaya başladı. 19 Haziran 1942 tarihinde, Ankara Kız Lisesinde İlmi Yardımcı Vekili olarak çalışmakta olan Adile Arsal’ın Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi, Fransız Dili ve Edebiyatı Bölümüne Asistan olarak alınması için Fransız Dili ve Edebiyatı Enstitü direktörü dilekçe yazıldı. Bunun sonucunda Adile Ayda Ankara Üniversitesi Fransız Dili ve Edebiyatı bölümünde çalışmaya başladı (DTCF, 2018).

Adile Ayda’nın entelektüel bir yanı da vardı. 1970 yılında öldüğü tarih olan 1992 yılına kadar kendini Etrüskolog olarak tanımladı. “Türklerin İlk Ataları” veEtrüskler Türk mü idi?” kitaplarında Türklerin sanılanın aksine Hunlar ile birlikte tarih sahnesine çıkmadıklarını, onlardan çok önce de Türk Medeniyetlerinin var olduğunu ve Roma Medeniyetinin kurucusu olan Etrüsklerin Türk olduğunu dil üzerindeki değişimler ile din ile ilgiler bulgularla kanıtlamaya çalıştı.

Cumhuriyet gazetesinde edebi eleştiri metinleri yayınlandı. Edebi eleştirileri o kadar beğenildi ki dönemin yazarları basılan eserlerini ilk olarak Adile Ayda’ya gönderirlerdi. Adile Ayda’dan kendileri için eleştiri yazısı yazmasını beklerlerdi. Refik Halit Karay, 1951 yılında basılan “Bu, Bizim Hayatımız” isimli eserini, Fazıl Hüsnü Dağlarca, “Üç Şehitler Destanı” adlı kitabını, Ahmet Hamdi Tanpınar 1950 yılında “Huzur” isimli romanını, değerlendirmesi talebi ile Adile Ayda’ya gönderdi (Yoğun 2019).

Ankara Üniversitesinde bir yıllık doçentlik serüveninin ardından sağlık sorunlarından ötürü İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Fransız Filolojisi bölümüne okutman olarak tayin edildi. İstanbul Üniversitesinde çalıştığı süreçte Paris’e gitti ve bir sene orada yaşadı. Fransız Şair Mallerme hakkındaki kitabını yazdı (Ayda, 1975).

Daha sonraları üniversite içindeki tartışmalardan dolayı İstanbul Üniversitesinden istifa etti. Ardından Sümerbank’ta hukuk müşaviri olarak çalışmaya başladı ancak onu tatmin etmedi. Bunun üzerine Dışişleri Bakanlığına tayin edildi.1957 yılında Dışişleri Bakanlığında Yardımcı Hukuk Müşaviri olarak çalışmaya başladı (Yoğun 2019).

Adile Ayda, babasının çevresinden ve tecrübelerinden faydalanıyordu. Bürokrat çevreden pek çok kişiyle babasının yurtdışındaki görevlerinde yanında bulunmasıyla tanışmıştı. 1937 yılında Bratislava’da toplanan Milletler Cemiyeti’nin kongresine Türkiye’den giden temsilcilerden biri babasıydı ve bu yolculuğa Adile’yi beraberinde götürmüştü (Ayda, 1975).

1958 yılında Dışişleri Bakanlığı görevlisi olarak New York’a gönderildi. Birleşmiş Milletler komisyonunda görev aldı. Türkiye’den gelen bir kadının böyle bir görevde olması ABD’li kadınların dikkatini çekmişti. ABD’deki izlenimlerine ve tecrübelerine dayanarak, Türkiye Kadınlar Birliğini kurdu (Yoğun 2019).

1960 yılında Lahey Büyükelçiliği müsteşarlığına tayin edildi. O kadar elçilik kadrolarının dış temsilciliklerine görev almış hiçbir kadın bulunmuyordu. Adile Ayda ilk Türk kadın hariciye olmuştu (Cumhuriyet,1960). 1961 yılında Lahey Büyükelçiliği müsteşarlığından Belgrad büyükelçiliği Müsteşarlığına atandı (Cumhuriyet,1961). Ardından Türkiye’ye döndü. 1966’da Genel Müdür vekili sıfatıyla Dışişleri Bakanlığında Kültür İşlerini yönetti. 1967 yılında Roma’ya tayini çıktı (Cumhuriyet,1967).

13 Temmuz 1976 yılında Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk tarafından Kontenjan Senatörü olarak atandı. 15 Temmuz 1976 tarihinde de Senatoya katıldı. Zerrin Tüzün ve Bahriye Üçok’un ardından Adile Ayda Türkiye Cumhuriyet tarihinde atanan üçüncü kadın kontenjan senatörüydü (Cumhuriyet,1978).

Adile Ayda 1992 yılında hayatını kaybetti(TBMM). Eğitiminin bir kısmını Almanya’da, bir kısmını Fransa’da almıştı. Ardından eğitimine İstanbul’da bir Fransız Lisesi olan Dame De Sion’a devam etmişti. Daha seküler bir eğitimle yetişmişti. Kadınların sosyal yaşamın içerisinde aktif rol alması hedeflendiği modernist politikaların oluşturmak istediği entelektüel, eğitimli, kitleler önünde konuşabilen, balolara katılabilen örnek bir kadın figürü oldu. Böylece Millî Kahraman oldu.

Kaynakça

Cumhuriyet, 4 Aralık 1967.

Ayda, Adile. «Halide Edip.» Hisar, Ağustos 1975, 15 (140), 21.

Sadri Maksudi Arsal. Ankara: Kültür Bakanlığı Yayınları, 1971.

Ayda, Adile. «Yakup Kadri.» Hisar Dergisi, Eylül 1975, 15 (141), 13.

Cumhuriyet.29 10 1993.

«Cumhuriyet Senatosu Üyelerine Mahsus Hal Tercüme Kâğıdı- TBMM Arşivi.»

«Dışişlerinde Yeni Tayinler.» Cumhuriyet, 30.05.1961.

«Hisar‟dan Biyografiler.» Hisar Dergisi, 1976.

«İlk Kadın Diplomatımız.» Cumhuriyet, 26.01.1960.

«Personel Özlük Dosyası.» Ankara Üniversitesi Dil-Tarih Coğrafya Fakültes, 17 8 2018.

«Temmuz’da Köşk 5 Senatör Daha Seçecek.» Cumhuriyet, 28 Mayıs 1978, 10.

Yoğun, Pelin. Diplomasi Tarihi Işığında İlk Türk Kadın Diplomat:Adile Ayda. Van : Yüzüncü Yıl Üniversitesi, 2019.

Bunları da sevebilirsiniz