Bu yazı dizisi, güncel gelişmeleri özetleyen ve tek başına küçük ama jeopolitik ve siyasi denklemlerde büyük önem taşıyan bilgileri aktarmayı amaçlamaktadır. Örneğin Türkiye’nin kendi SİHAsını üretmesi tek başına takdir kazanan bir gelişme olmasının yanında, doğrudan ve dolaylı olarak, Azerbeycan ordusunun Ermenistan işgalindeki Karabağ bölgesini geri almasını sağlamasımıştır. Gerek savunma sanayii gerekse diğer alanlardaki gelişmeleri hem Türkiye hem küresel ölçekte değerlendirmek ve gözden kaçabilecek gelişmeleri sizlerle paylaşmak bu yazı dizisinin temel hedefidir.
Gökyüzüne Bak Ay’ı Gör
Türkiye geçtiğimiz ay içerisinde resmi uzay ajandasını açıkladı. İlk etapta Ay yüzeyine sert iniş hedefi konuldu ve akabinde yumuşak iniş hedefi belirlendi. Ay yüzeyine gerçekleştirilmesi planlanan sert iniş, temelinde yollanan uzay aracının Ay hedefini tutturabilmesi için gerekli yörünge ve teknik bileşenlerin sağlanmasıdır. Bu alt kriterler sağlandıktan sonra, elde edilen bilgi birikimi ile, ilk Türk Astronotunun (Caca Bey mi desem) Ay yüzeyine kontrollü bir şekilde inmesi sağlanabilecektir.
Dünyada birçok ülkede örnekleri görüldüğü gibi, bu programın duyurusu bir monolit ile yapıldı. Göbeklitepe gibi çok manidar bir yerinde bu müjdeli haberin verilmesi, Türkiyenin uzay programını açıklamak için çok güzel bir girizgah oldu. Bazı kesimler bu programın sadece SpaceX firmasının 2023 yılında başlatacağı kurumsal uzay uçuş programından yararlanırak, seyahat bedeli ödenerek yapılacağını savunmakta. Her ne kadar SpaceX firmasıyla yapılması muhtemel teknoloji transferleri olsa da, Türk Uzay Ajansının ilk Türk Astronotunu uzaya uydu fırlatır gibi yollayacağını sanmam. Bilim uygulamalarının en önemli uçlarından biri olan uzay araştırmaları, beraberinde çok ciddi bir alt kültür gerektirmektedir. Umarım bu alt kültür, bilim insanlarımız ve mühendislerimizce hızlıca kavranır ve umarım bu işi 5 milyon dolar gibi komik bir rakamla yapılamayacağı, yapılan mizahsenin bir parçasıdır.
Starlink İnternet Servisi
Dünya alçak irtifasında seyahat eden 1000’in üzerinde küçük uydu internet servis sağlayıcı altyapısı olarak hizmet etmektedir. Bu projenin adı Starlink olup, Demir adamamımız Elon Musk’ın girişimlerinden bir başkasıdır. Dünyadaki yer istasyonlarından aldıkları internet erişimini, uydular üzerinden ileterek, son kullanıcıyla buluşturan Starlink projesi, altyapı olmayan yerlerde dahi, internet erişimi imkanı sunmaktadır.
Özellikle son yıllarda gittikçe popüler hale gelen “off-grid” yaşam, şehir hayatından sıkılıp, kırsal alanda yaşamlarını sürdürmek isteyen insanlar için Starlink projesi altın değerinde. Pandemi dönemiyle birlikte uzaktan çalışma düzeninin yaygınlaşması, kırsalda hayata yönelimi arttırdı. Bazı şehir merkezlerinde dahi kaliteli ve stabil bir internet erişimi sağlanamıyor olmasının yanı sıra, birçok köy ve kırsal alanda da düzgün bir internet altyapısı bulmak neredeyse imkansız. Starlink sayesinde, hiçbir altyapıya sahip olmadan, sadece bahçenize veya çatınıza kuyduğunuz bir çanak anten sayesinde, uydular ile doğrudan internet erişimi sahibi olunabilir. Elbette bu kullanım hukuki olarak regüle edilemeyen “korsan” bir internet erişimi olarak da düşünülebilir. Bu altyapıyı kullanan kimse, uyduların kontrol edildiği ülkeden internet çıkışını sağlayarak, ülkemizdeki BTK gibi kurumların regülasyonundan kaçınabilir. Şuan için ülkemizdeki başvuruları kapsama alanı dışında bırakan Starlink, 100Mbit gibi çok yüksek hızlarla internet sağlayabilmektedir. Gerek ülke regülasyonlarını delebilmek, gerekse şehir dışı hayatlarına online devam etmek isteyen kimseler bu projeye yöneldikçe, Musk abimiz, dünya çapında “veri analizi” yapabilir olacak ve taktiksel bir üstünlük sağlayabilecektir.
Aşağıdaki linkten, çıplak gözle görülebilen Starlink uydularının ne zaman üzerinizden geçtiğini bulabilirsiniz : https://findstarlink.com/
ert
