La Repubblica
25 Ekim 2019
Kürtler Kaybetti
Erdoğan, hedefine ulaştı: otonom bir Kürt devletinin kurulmasını engellemek. Putin ise Türkiye ve Suriye arasında arabuluculuk yaptı ve Amerikan birliklerinin çekilmesiyle Orta Doğu’daki tek kuklacı olarak kaldı. Kana susamış Beşar Esad Türk birliklerinin Suriye’de kalmasına izin verse de kısmen kazanan tarafta. Trump, Amerikan birliklerini geri çekerek, milyonlarca Amerikalının hiç görmedikleri yerlere ve hiç tanımadıkları insanlara vergilerini akıtmasına bir son verdi ve kazandı.
Yeni kurulacak bir Kürt devletinin İran ve İsrail arasındaki mesafeleri açacağını umut eden Netanyahu ise kaybetti. Fakat herkesten fazla kaybeden ise Avrupa oldu. Korkudan doğan bu yenilgi sadece bugün değil, yıllardır hazırlanarak oluştu. Yenilginin köklerinin izini sürmenin bile imkânsız hale geldiği Avrupa Birliği, her konuda kaybeden taraf oldu, Türkiye’nin AB üyeliği de buna dahil.
Türkiye hepimizi kaybeden olarak gösteren ülke oldu. Avrupa’nın sınırlarını korumayı taahhüt ettiği ve bu anlaşmada yarısı hali hazırda ödenmiş altı milyar euro ödemeyi kabul ettiği, özgürlüklerin kısıtlandığı ve günden güne demokrasiden uzaklaşan bir ülke.
Avrupa, Türkiye’ye yıllarca silah sattı, hem de sırf Erdoğan’a karşı oldukları için tutuklanan yüzlerce gazeteci, entelektüel ve eğitimci hakkında hiçbir söz etmeden. Avrupa kaybetti çünkü bu durumu besledi, büyüttü ve ödedi. Tüm bunların arasında, kendimize ne yapabiliriz diye soruyoruz. YPJ komutanı Nesrin Abdullah, Türk harekâtı 9 Ekim’de başladıktan sonra Avrupa Birliği’ne müdahale etmesi için çağrıda bulundu. Esad’a güvenmediler, fakat başka şansları da yoktu.
Türkiye tarafından 9 Ekim’de başlatılan operasyona Halkların Demokratik Partisi hariç tüm partiler ve politikacılar desteğini açıkladı, Erdoğan’ın baş rakibi Ekrem İmamoğlu da dahil. Fakat bunların hepsi nasıl gerçekleşti? Çünkü demokratik güçler kendilerini kör bir vadide buldu. Türkiye’de orduya destek vermemek çoğu zaman halkın desteğini kaybetmekle sonuçlanır. Bu yüzden anti demokratik liderlerin aldıkları pozisyonlar politik iklime yön veriyor.
Bugün Türkiye ve Suriye arasında olanlar bizi ilgilendiriyor çünkü masumlar ölüyor ve barış antlaşmaları sadece yeni silah alımlarıyla imzalanıyor. Bir savaş, bir sonrakine hazırlanırken son buluyor.
https://www.repubblica.it/esteri/2019/10/24/news/turchia_curdi_abbiamo_perso_tutti_cosi_abbiamo_tradito_un_popolo-239417383/?ref=search
La Repubblica
14 Ekim 2019
Di Maio ve İtalya, Türkiye’ye Silah İhracatını Engelliyor
Dışişleri Bakanı Luigi Di Maio, Avrupa Konseyi’nde açıkladı: “Önümüzdeki saatlerde İtalya, Dışişleri Bakanı olarak imzalayacağım bir bakanlık kararnamesi ile Türkiye’ye silah satışını engelleyecek.” Benzer bir karar Almanya tarafından da alınmıştı. Fakat Di Maio, Ankara’ya silah satışı için Avrupa Birliği ambargosu uygulanmayacağını bildirdi.
Avrupa Konseyi toplantısından sonra ise Di Maio şunları ekledi: “Çok önemli bir konseydi. İtalya tüm Avrupa ülkelerine gelecekte Türkiye’ye silah satışını durdurmalarını önerdi. Çünkü bizim açımızdan şu an için yaptıkları asla kabul edilemez. Aldığımız satışı durdurma kararında tüm Avrupa’nın aynı pozisyonda olması önemliydi, durumun aciliyeti sebebiyle uygulamayı ülkelerin kendilerine bıraktık. Bu, alması aylarca sürecek olan bir Avrupa ambargosu kararı olsaydı tepkinin sıcaklığını engellerdi.”
https://www.repubblica.it/esteri/2019/10/14/news/siria_di_maio_italia_blocca_export_armi_alla_turchia-238533000/?ref=search
ANSA.it
17 Ekim 2019
Kürtler, Türkiye’nin Konvansiyonel Olmayan Silahlar* Kullandığını İddia Ediyor
SDF Baş Sözcüsü Mustafa Bali, Twitter üzerinden yaptığı açıklamada Türkiye’nin Resulayn’de Kürt savaşçılara karşı konvansiyonel olmayan silahlar kullandığından şüphelendiklerini söyledi. Bali’nin açıklamasıyla beraber paylaştığı, Suriye’deki bir Kürt haber ajansı olan Hawar’ın kaydettiği görüntülerde bir hastanenin içinde ciddi derecede yanıklara sahip çocuklar ve yerel bir doktorla olan röportaj görülüyor. Görüntünün doğruluğu ise henüz teyit edilmedi. Bali, açıklamasının devamında ise uluslararası organizasyonları olayı araştırmaları için bölgeye davet ederek şunları söyledi: “Türkiye’nin bölgeyi işgalinin ardından sivil toplum kuruluşları Suriye’nin kuzeyinden ayrıldı. Bu sebeple bölgedeki sağlık kurumları artık uzmanlara sahip değil.”
*konvansiyonel olmayan silahlar: Kullanımı uluslararası antlaşmalarla yasaklanmış; biyolojik, nükleer ve kimyasal silahlar
http://www.ansa.it/english/newswire/english_service/2019/10/17/kurds-say-turkey-using-non-conventional-weapons-in-strikes_8e27fe0f-869d-455a-ae98-29d9b35938c3.html
