İzmir Valisine Açık Mektup!

Sayın Vali!

Biliyorum ki konutunuz Mithatpaşa Caddesi’ndedir. Yoğun çalışma programınızdan arta kalan zamanınız doğal olarak burada geçiyor! Konutunuzun bulunduğu caddeye adını veren Mithat Paşa bir kez boğulmuştu! Oysa, onun adını taşıyan cadde her gün, her an boğuluyor!

Bu durumu gözlemleyebilmek sizin için hiç de zor olmamakla birlikte makam aracınızla yola çıktığınız an yollar sizin için açıldığı ve elbette çoğu zaman Mithatpaşa’yı kullanmadığınız için durumu fark etmemenizi olağan karşılıyorum.

Bir gün sivil plakalı bir araçla Mithatpaşa Caddesi’ni kullanarak Konak yönüne yolculuk yaparsanız ne demek istediğimi anlayabilirsiniz. Güvenlik gerekçesiyle bu şekilde yolculuk yapmanız sakıncalı görülürse, bir başka seçeneğiniz daha var! Kamerası aracılığıyla yolu kayıt altına alan ama resmi kimliği belirsiz bir araç da size yardımcı olabilir. Mithatpaşa Caddesi’nde günün belirli saatlerinde yapılacak yolculuğun görüntüleri hemen yanı başınızdaki bu caddede yaşananları, kural tanımazlıkları görmenizi sağlayacaktır! Sıradan yurttaş ve sürücü için bu cadde gerçek anlamda karmaşa alanıdır.

Bu cadde üzerinde yaşayan birisi olarak size seslenerek başka pek çok İzmirlinin duygularına çevirmenlik yapmış oluyorum!

Ne olur Mithatpaşa’nın daha fazla boğulmasına seyirci kalmayın! Kurumların görevlerini anımsaması ve kuralların eksiksiz uygulanmasıyla sizin de yanı başınızda yaşanmakta olan karmaşanın önüne kolaylıkla geçilebilir.

Sayın Vali!

Az önce sözünü ettiğimle karşılaştırılamayacak ve beni tam anlamıyla dehşete düşüren bir başka manzaraya daha tanık oldum. 22 Haziran Pazar günü yürürken Konak PİER’in yanı başında 10-12 yaşlarındaki bir grup çocuğun denize girmekte olduğunu gözlerimle gördüm. Hatta cep telefonumla fotoğrafladım. Gördüklerimi bir başkasından duysam inanmakta güçlük çekerdim.

Çocuklarımız geleceğimizse, en değerli varlıklarımızsa ve kısacası her şeyimizse bu ürpertici görüntülere kayıtsız kalmamız gerektiğini düşündüm? Kentin pek çok yerindeki fıskiyeli havuzlara giren çocuklar görmüşlüğüm vardı! Buna karşılık, kentin orta yerinden denize girenlerin görüntüleri benim için 40 yıl öncede kalmıştı!

Bu karabasana eşdeğer görüntülerin oluşmasının önüne geçilmeli değil midir sizce de?

Kentimizin denizi 10 yıl öncesiyle karşılaştırılamayacak denli temizdir. Ancak, yine de içine girilecek temizlikte olmadığı bilim insanlarınca her fırsatta vurgulanmaktadır. Dolayısı ile, kentimizin orta yerindeki bir yerden çocuklarımızın denize girmesi kabul edilemez bir durumdur. Her şeyden öte bir toplum ve çevre sağlığı sorunudur.

Sayın Vali!

Hiç kuşkusuz çok daha büyük sorunlarla baş etme çabası içindesiniz! Ama, size yazdığım bu mektuba konu olan iki sorunun da çok önemli olduğunu düşünmekteyim.

Hatta, biraz daha ileri giderek bu sorunların bu güzel kentte yaşayan bizler için sorumluluk ve yükümlülük doğurduğunu da eklemek isterim.

Hele, ikincisine çocuklarımızın konu olmuş olması özellikle ve ivedilikle önem taşımaktadır düşüncesindeyim!

İlginizi esirgememeniz dileğiyle!

Bunları da sevebilirsiniz