Günümüzde Türkiye Cumhuriyeti ve onu korumak birinci asli vazifesi olan TSK’nin üzerine oynanan oyunları daha net olarak görebilmek için son 20 yıldaki yaşananları iyi analiz etmek gerekiyor.
1991 yılı başında ABD 1. Körfez savaşını başlattı. Fakat Bağdat’a yürümedi. Irak’ın kuzeyinde bir Kürt isyanını kışkırttı. Arkasından, Irak ordusunun 36. enlemin kuzeyine geçmesini önleyerek buradaki Kürt oluşumunu güvence altına aldı.
ABD’nin planı şuydu: Önce Kuzey Irak’ta bir kukla Kürt devleti kurmak ve sağlamlaştırmak, sonra Irak’ı tümüyle işgal etmek.
Kukla devleti Türkiye’nin Güneydoğusu, Suriye’nin doğusu ve İran’ın batısından koparacağı parçalarla birleştirerek büyük Kürdistan’ı yani ikinci İsrail’i kurmak amacını taşımaktadır.
Türkiye’deki bütün hükümetler çekiç gücün görev süresini uzatarak ABD’nin Kuzey Irak’taki Kürt oluşumunun desteklenmesine yardımcı oldular.
İşte Türk ordusu bu süreçte Kuzey Irak’taki oluşum üzerinden Türkiye’nin bölünmesi tehlikesini ve tehdidini algılayınca ABD ile cephe cepheye geldiğini anladı.
Turgut Özal’ın kuzeyden Irak’a girme emrini uygulamamak için Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay istifa etmek zorunda kalmıştı. Böylece, TSK emperyalist planlarda rol almayacağının ve direneceğinin ilk işaretini vermiş oluyordu.
O tarihten itibaren TSK’ya karşı Ergenekon tertibi planlamaya başlandı. Emperyalizmin planlarına engel olan komutanlar Ergenekon çeteciliğiyle suçlanacaktı.
1991 yılında Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş Özel Harp Dairesini tekrar örgütleyerek adını Özel Kuvvetler Komutanlığı olarak değiştirmiştir.
Özel Kuvvetler Komutanlığının bölücü terörle birlikte, Kuzey Irak’taki kukla devlete karşı tavır alması sonucunda ABD ile Kuzey Irak’ta karşı karşıya gelinmiştir.
Orgeneral Eşref Bitlis Amerikan Çekiç güç helikopterlerinin PKK’ya silah ve malzeme attığını saptayarak raporlarında belirtmişti.
Orgeneral Bitlis, Amerika’nın Türkiye’nin toprak bütünlüğünü ve güvenliğini hedef aldığını görmüş, bu tehlikeyi önlemek adına tedbirler aldığı için de, emperyalist güçler tarafından hedefe konulmuştu.
Orgeneral Bitlis, helikopterle Kuzey Irak’a giderken, bu seyahat ABD’ye haber verilmiş olduğu halde, iki ABD jeti yakın uçuş yaparak saldıkları yoğun egzost gazı ile helikopteri oksijensiz bırakıp motoru durdurarak düşürme denemesi yapmışlarsa da usta pilotumuz bu girişimi boşa çıkarmıştı.
Fakat 17 Şubat 1993 günü uçağına yapılan sabotaj sonucunda Orgeneral Bitlis şehit edildi.
Çelik Harekatı
Ağustos 1994’de Genelkurmay Başkanı olan Orgeneral İsmail Hakkı Karadayı döneminde 35 bin Mehmetçikle Kuzey Irak’a çelik harekâtı yapıldı.
Kuzey Irak’a giren ordumuz ABD’nin egemenlik alanına girmiş oldu. ABD’nin Foreign Affairs, Foreign Reports, Mediterranean Quarterly ve Joint Forces Quarterly gibi yarı resmi organlarında «Türk Komutanlar hizadan çıktı”, «Türk ordusu ABD-Türkiye ilişkilerini bozuyor” gibi görüşlere yer verildi.
Gazi Olayları
Çelik harekâtı öncesi CIA’nin Moskova istasyon şefi, CNN televizyonunda, Türkiye’nin önümüzdeki günlerde dünyanın en çok karışacak ülkesi olacağını söylenmesi boşuna değildi.
Gazi mahallesi tertibinden birkaç gün öncede dönemin ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Holbrooke, Türkiye’nin Kuzey Irak sınırında yaptığı yığınağa dikkat çekiyordu.
12 Mart 1995 gecesi İstanbul’da Gazi Mahallesi tertibi düzenlendi. Ancak TSK bu tehdidi, önemsemedi ve çelik harekâtı yapıldı.
Çekiç güç, Irak’ın kuzeyinde 7.500 peşmergeden bir askeri güç örgütlemişti.
Eylül 1996’da bu peşmergeler dağıtıldı. 200’e yakın ölü veren peşmergeler ABD tarafından Guan Adasına taşındı. ABD kaynakları bu harekâtı ABD’nin Vietnam’dan sonraki en büyük yenilgisi olarak değerlendirdiler.
Millenium Challange 2002
1998 yılında Genelkurmay Başkanı olan Orgeneral Kıvrıkoğlu, ABD’nin Orta Doğu’ya yönelik izlediği politikaların bölge ülkeleri için tehdit oluşturduğunu açık bir dille belirtmişti. Orgeneral Kıvrıkoğlu NATO döneminde ABD’yi ziyaret etmeyen ilk Genelkurmay Başkanı olarak tarihe geçmiştir.
Orgeneral Kıvrıkoğlu 28 Şubat’ı bin yıllık mücadele azmiyle sürdürmeye kararlıyız diyerek emperyalist tehditlere karşı bin yıl da sürse direnileceği mesajını veriyordu.
ABD’de aynı kelimeleri kullanarak cevap vermekte gecikmemişti.
MILLENIUM CHALLENGE 2002. (Bin Yılın Meydan Okuması)
Ve bu isim altında 24 Temmuz 2002’de Nevada çölünde Türkiye’yi işgal tatbikatı yapıldı. Bu ABD tarihinin en büyük askeri tatbikatıdır.
2 Nisan 2003 günü dönemin Türkiye Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’le ABD Dışişleri Bakanı Powell arasında Ankara’da 2 sayfa 9 maddelik gizli bir anlaşma yapıldığı Vatan gazetesinde yayınlandı. Bu haberde Gül, anlaşma içeriğini açıklayamayacağını söylemişti. Basına yansıyan anlaşmanın 1. Maddesi TSK’ nın 4 ay içinde aşamalı olarak Kuzey Irak’tan çekileceği şeklindeydi.
Çuval Olayı
Abdullah Gül’ün yaptığı bu gizli anlaşmadan 3 ay sonra, ABD ordusu, Türk askerinin başına çuval geçirdi. Çuval geçirme eylemi, gizli anlaşmanın uygulanması için bir uyarıydı.
Böylece Orgeneral Hilmi Özkök tarihe başına çuval geçirilen komutan olarak kaydedildi ve Ergenekoncu olarak suçlanmaktan kurtuldu.
Başına çuval geçirilmesine ve Kuzey Irak’tan çıkarılmasına rağmen sınır ötesi harekâtta ısrar eden TSK’ ya karşı 1991 yılından beri hazırlana gelmekte olan tertip uygulanmaya konuldu.
Emperyalist küresel güçlerin hazırladığı sivil darbe ile iktidara gelen AKP, Büyük Ortadoğu Projesi kapsamında ABD’ye sorunsuz olarak eş başkanlık yapabilmek için, başta ABD politikalarına direnen TSK olmak üzere milli kuvvetleri saf dışı etmeliydi. Plana göre, bu dava sürecinde komutanları yıldıracak ve 1991 öncesinde olduğu gibi ABD politikalarıyla uyumlu olarak görev yapmaları sağlanacaktır.
AB kriteri olarak dayatılan istekler doğrultusunda TSK’nın kendisine Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından verilmiş olan ulusal bütünlüğü ve laik Cumhuriyeti koruma görevini de bırakması dayatılmaktadır.
Tüm bunların gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini önümüzdeki süreçte hep birlikte göreceğiz.
Bizlere düşen görev ise Atatürk’ün devrimlerine ve laik Türkiye Cumhuriyetine vatandaş olarak sahip çıkmaktır.
İçinde bulunduğumuz Mayıs ayı nedeniyle şahsım ve Dağarcık Türkiye adına tüm emekçi halkımızın bayramını kutluyorum.