1951 yılında Boston’da başlayıp bu yıla kadar uygulanan, Doğu ve Batı Konferanslarının yıldızlarının mücadelesine tanıklık ettiğimiz sistemin rafa kalkmasının ardından ilk kez takım kaptanları seçildi ve Kral Lebron James ile Bebek Yüzlü Katil Stephen Curry karşı karşıya geldi. Yeni sistemde kaptanlar, mahallenin büyük ağabeyleri gibi takımlarına teker teker oyuncu seçerek kendi takımlarının ilk 5’ini belirlediler. Bu yeni sistem, birçoğumuzun aklına küçükken maç öncesi adaletli bir kadro kurabilmek için yaptığımız aldım-verdim ve tip top gibi uygulamaları getirmiştir.
2015’ten beri 3 yıldır NBA Finalleri’nde karşı karşıya gelen James ve Curry’nin All-Star’da da karşı karşıya gelmesi rekabeti arttıran en önemli unsurlardandı. Geçtiğimiz yıllarda oyuncuların All-Star’da ortaya koymuş olduğu performanslardan hoşnut olmayan NBA Yönetimi, rekabeti arttırmak adına sadece Doğu- Batı karmasının karşılaştığı düzeni yıkmakla kalmayıp, All Star maçında kazanan ekibe verilen bonusu kişi başı 50 bin dolardan, 100 bin dolara çıkardı. Kaybeden takım ise kişi başı 25 bin dolar almaya devam etti. En düşük ortalamalarla All Star kadrosuna seçilerek şaşkınlık yaratan Al Horford, konuyla ilgili alaycı bir ifadeyle: “Gerçekten süper bir uygulama. Şimdi ortada kalan toplar için yere atlayacağız(!).” dese de Lebron James’in takımının ilk çeyrekte faul hakkını doldurması rekabetin biraz da olsa arttığını gösterir nitelikteydi. Bonusların sporcular üzerindeki etkisini yadsımak mümkün değil.Bu durumu, özellikle Euro 2016’da Türkiye A Milli Futbol Takımımızın yaşadığı prim krizine bakarak daha net görebiliriz.
All-Star maçının kalitesinin artması izleyicileri memnun ederken, Lebron James ve Kevin Durant’in son saniyelerde yaptığı baskıyı görmek heyecan vericiydi. Yapılan bu pres sayesinde sonuç değişmedi ve Lebron’ın takımı karşılaşmayı 148-145 kazandı. Lebron James aynı zamanda All-Star’daki 3. MVP ödülünü kazanarak Michael Jordan ve Oscar Robertson’ı yakaladı. Lebron’ın sıradaki All-Star hedefi ise bu ödülü 4 kezle en çok kazanan iki basketbolcu Bob Pettit ve Kobe Bryant’ı yakalamak olacaktır. Eğer maçı kaçırdıysanız, yazımı okumaya devam etmeden önce All-Star maçının en iyi 10 hareketine göz atmayı ihmal etmeyin.
https://www.youtube.com/watch?v=jEJQEdxNAdw
All-Star’ın heyecanla beklenen diğer organizasyonları ise kuşkusuz smaç ve üçlük yarışmalarıydı. Splash Brothers’dan Curry’nin üçlük yarışmasına katılmaması heyecanımızı kaçırsa da Klay Thompson ile Devin Booker arasında yaşanan çekişme biraz da olsa teselli etti. 3 sayı farkla ödülü kazanan oyuncu Booker olurken, Klay Thompson bu ödülü 2.defa kazanma fırsatını teperek Larry Bird ve Craig Hodges gibi bu ödülü 3 defa kazanan efsanevi isimleri yakalama şansını da azaltmış oldu.
Smaç yarışmasında ise gözler, sakatlığından dolayı katılamayan Aaron Gordon’ı aradı. Donovan Mitchell, Vince Carter’ın geçmişte yapmış olduğu smacı Carter kadar estetik olmasa da tekrarlayarak smaç şampiyonu olmayı başarırken, geçmişteki smaç yarışmalarına yapılan bir diğer gönderme ise Larry Nance’in oğlu Larry Nance Jr’dan geldi. Larry Nance Jr, bu smacın da etkisiyle sezon sonuna kadar babasının Cavaliers’ta emekli edilen 22 numaralı formasını giyme hakkı kazandı.
NBA yetenek yarışmasında ise iki yıl üst üste ligin uzun basketbolcularının kısa oyuncuları karşısındaki galibiyet serisini sona erdirerek kazanan isim Spencer Dinwiddie oldu.
Günün birinde milli gururumuz Cedi Osman’ı da Mehmet Okur gibi All-Star’da göreceğimize yürekten inanıyorum. Enerjisi ve sempatisiyle takımını ateşleyen Cedi’nin en büyük şansı, Kral James ile aynı takımda olması. Son maçlarda ilk 5’e girmeyi başarıp takımı için itici güç olan Cedi, gençlik ateşiyle yansa da hata yaptığı zamanlarda bile soğukkanlılığını korumayı biliyor. Boston Celtics maçında boşken kaçırdığı smaçla Shaqtin’ a Fool’a girse de maçın geri kalanında demoralize olmaması geleceği adına önemli sinyaller veriyor. Elbette oyun içinde geliştirmesi gereken yönleri var, fakat bu ivmeyle gelişmeye devam ederse onu ileride gelmiş geçmiş en iyi Türk basketbolcu olarak nitelendirmemiz işten bile değil.
Hayata üçlük attığınız bir gelecek dileğiyle…
