Cinsiyet Eşitliği Evde Başlar: Aile İçinde Değişim Yaratmanın Beş Yolu

Özgün kaynak:

https://www.unwomen.org/en/news-stories/feature-story/2023/05/gender-equality-starts-at-home-five-ways-to-drive-change-within-the-family

Dünyanın dört bir yanında, aileler toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin ön saflarında yer alıyor – öyle ki, cinsiyet eşitliği mücadelesi kadınlar ve kız çocukları için “ya başar ya yok ol” meselesi halini alabiliyor. Aile, sevgi veya desteğin meskeni olabilse de çoğu zaman kadın ve kız çocuklarının haklarının ihlal edildiği ve seslerinin bastırıldığı yer aile oluyor.

Uluslararası Aileler Günü’nde, ailelerin ve toplulukların aile birimleri içinde ve çevresinde feminist değerleri destekleyerek değişimi ve eşitliği teşvik etme yollarına ışık tutuyoruz. Pozitif erilliği kutlamaktan ve bakım işini paylaşmaktan mevcut eşitsizlikler ve cinsiyete dayalı şiddet hakkında açık ve dürüst tartışmalara kadar, aile birimlerinin herkes için daha eşit bir gelecek inşa etmeye yardımcı olabileceği beş yolu burada bulabilirsiniz.

Bakımı paylaşın

Yemek pişirmekten temizliğe, su ve yakacak odun getirmeye veya çocuklara ve yaşlılara bakmaya kadar, kadınlar erkeklerden en az üç kat daha fazla ücretsiz ev ve bakım işi yapıyor. Sonuç olarak, binlerce kadın ve kız çocuğu okula gitmek, ücretli bir işte çalışmak veya boş zamanlarını değerlendirmek için eşit fırsatları kaçırıyor.

GALS eğitiminin ardından Gülnaz Almambetkızı ve Rakhat Asankuloğlu, iki kızı için eşit cinsiyet rollerini modelliyor. Fotoğraf: Eğitim Topluluğu Geliştirme

Kırgızistan’da, The Spotlight Initiative [Işıktutma İnisiyatifi] kapsamında UN Women, toplum eğitimleri ve bilinçlendirme yoluyla evlerin içinde ve dışındasosyal normları değiştirmek için çalışıyor. Gülnaz Almambetkızı ve eşi, 2021’de bu eğitimlerden birine katıldılar ve bakım işlerinin nasıl bölündüğüne dair görsel bir sunum gördükten sonra bazı değişiklikler yapmaya karar verdiler.

Gulnaz, “İkimiz de haftada 40 saat çalışıyoruz ama o işten eve gelip koltuğa uzanıp televizyon seyrederdi, akşamları ise tüm ev işlerini ben yapardım.” diyen Gülnaz, “Maalesef bizim ülkemizde kabul gören bir davranış.”

Eğitimden bu yana Gülnaz ve eşi sorumluluklarını yeniden değerlendirdiler ve evde bakım işlerini daha eşit bir şekilde paylaştılar. Gülnaz “Daha iyi iletişim ve aile işlerinin daha eşit bir şekilde dağıtılmasıyla ailemizdeki atmosfer çok iyileşti” dedi. “Hayalimi gerçekleştirmem ve aile gelirimizi yüzde 50 artıran kendi işimi kurmam için bana biraz zaman verdi.”

Kadınların ekonomik güçlenmesine destek verin

Kadınların ekonomik olarak güçlendirilmesi, toplumsal cinsiyet eşitliğine, yoksulluğun ortadan kaldırılmasına ve kapsayıcı ekonomik büyümeye yönelik doğrudan bir yol belirlemektedir. Kadınlar, işletmelerde, çiftliklerde, girişimci veya çalışan olarak ekonomiye çok büyük katkılar sağlıyorlar. Ancak birçok kadın için ev içi eşitsizlikler ve evde destek eksikliği, onları tam potansiyellerine ulaşmaktan alıkoyuyor.

Jena Jeyakanthi, Sri Lanka’nın Kuzey Eyaleti, Mannar, Uppukulam’daki evinde, 14 Mart 2023. Fotoğraf: BM Kadın Birimi Sri Lanka/Ruvin De Silva

Sri Lanka’da Jena Jeyakanthi’nin küçük işletmesi annesi, büyükannesi, kocası ve çocuklarının teşvik etmesi sayesinde başarılı oldu. M Kadın Birimi ve yerel bir ortak tarafından düzenlenen bir girişimcilik eğitimine katıldıktan sonra Jena, yerel bitki ve sebzeleri satmaya başladı. Bugün kendi markası var ve yeni ekonomik bağımsızlığının evdeki yaşamını iyileştirdiğini gördü.

Bir kadının kendi geliri olduğunda özgüveni artar ve özgürlüğüne kavuşur. Haklarımızı güvence altına almak için çalışırsak, şiddetten de bir ölçüde kurtulabiliriz” dedi Jena.

Kendi başarısını ve bağımsızlığını bulduğundan beri, erkeklere de hayatlarındaki kadınları güçlendirmelerini tavsiye ediyor: “Onlardan lütfen bu kadınları desteklemelerini istiyorum. Ve yapamazsalar bile, en azından onları rahatsız etmeyin.”

Pozitif erilliği kutlayın

Geleneksel erillik kavramları genellikle erkekleri bakım ve ev işleriyle uğraşmaktan ve duygularını açık, sağlıklı yollarla iletmekten vazgeçirir. Eşitliği teşvik etmenin ve şiddeti önlemenin anahtarı olan bu tür kavramlara meydan okumak evde başlar.

Muhammed Kaddass, Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cebaliye mülteci kampında yemek yapıyor. Fotoğraf: Aisha kadın ve çocuk koruma derneği

Gazze Şeridi’nin kuzeyindeki Cebaliye mülteci kampından genç bir baba olan Muhammed Kaddass, geleneksel toplumsal cinsiyet rollerine bağlı kalarak yaşıyordu; yani çalışarak, ailesinin geçimini sağlayarak ve bildiği şekilde iyi bir koca olmaya çalışarak.

Ardından Muhammed, BM Kadın Birimi tarafından düzenlenen bir dizi tartışmaya katıldı. Daha fazla ev ve bakım işi üstlenme fikri ilk başta ona çekici gelmese de, bu işlerin ve sorumlulukların ailesine nasıl fayda sağlayacağını öğrenmek onu dahil olmaya motive etti.

Atölyeler aracılığıyla Muhammed, yalnızca evde eşitliğin neden önemli olduğunu değil, aynı zamanda daha ilgili bir baba olmanın ve olumlu bir erkeklik örneği oluşturmanın saldırganlık döngülerini nasıl sona erdirebileceğini ve çocukları için nasıl daha iyi ve mutlu gelecek sağlayabileceğini öğrendi.

Muhammed, “Program başladığında keşke ilk evlendiğimde alsaydım dedim. Evlilik hayatım çok farklı olurdu” dedi.

Gelecek nesli güçlendirin

Dünyanın dört bir yanında gençler daha iyi, daha eşitlikçi bir dünya için baskı yapmakta. Evde destek ve cesaretlendirme onları başarıya giden yola sokabilir. Genç savunucuları kadın hakları konusunda güçlendirip eğittiğimizde, hepimiz için daha iyi bir gelecek sağlamış oluyoruz.

İsidora Guzman. İsidora Guzman’ın izniyle

Henüz 16 yaşında olan İsidora Guzman, herkes için eşit ve erişilebilir bir gelecek yaratma yolunda şimdiden adımlar attı. En büyük başarılarından biri, engelli kişilerin belediyelerde park yeri bulmalarına yardımcı olacak bir uygulamanın geliştirilmesi oldu.

Toplum, içermeyi zorunlu kılarak, her bireye herhangi bir engel olmadan onurlu bir şekilde yaşayabilmeleri için özel araçlar sağlayarak dışlayıcı paradigma değiştirebilir. Yalnızca engelliler için değil, genel olarak kapsayıcılığı savunuyorum çünkü hepimiz dünyadaki yerimizi bulmayı hak ediyoruz” dedi.

İsidora ve birçok gençlik aktivisti ve lideri için bu eşitlik tutkusu kendi ailesinde başladı. Kendisi de bir tekerlekli sandalye kullanıcısı olarak Isidora, etrafı destekle çevrili bir evde büyüdüğü için mutlu.

Evinde aldığı cesaret sayesinde, İsidora’nın hayallerinin sınırı yok ve kapsayıcı, eşitlikçi geleceğe olan bağlılığı, şimdiden etrafındaki dünyayı şekillendiriyor.

“Bana her zaman feminizmin değerini öğreten bir ortamda olduğumu düşünüyorum, çünkü ailem ve anneannem beni engeller veya klişeler olmadan büyüttüler, hedeflerime ulaşmak için hiçbir şeyin ve hiç kimsenin sınır koyamayacağını öğrettiler” dedi.

Zararlı uygulamalara son

Kadın sünneti (FGM) gibi uygulamalar, kadınları ve kız çocuklarını fiziksel esenliklerinin yanı sıra eylemlerinden de mahrum eder. Çoğunlukla çocuklara uygulanan FGM’nin hem kısa hem de uzun vadede ciddi sağlık sonuçları var ve bu konudaki ilerleme – zaten oldukça yavaşken – COVID-19 salgınının gölgesi altında.

Ifrah Vakfı Kurucusu ve İcra Direktörü Ifrah Ahmed ve UN Women Somali Ülke Program Yöneticisi Sadiq Syed, Ekim 2021’de bir ortaklık anlaşması imzaladı. Fotoğraf: UN Women

8 yaşındaki Ifrah Ahmed, bir aile üyesinin elinde kadın sünneti geçirdi ve bunun sonucunda hayatının büyük bir bölümünde acı ve rahatsızlık hissi yaşadı. Kendi ülkesi olan Somali’deki çatışmadan kaçıp İrlanda’ya mülteci olarak geldikten sonra, tıp uzmanlarından ve hayatta kalan diğer kişilerden uygulamanın neden olduğu zarar hakkında daha fazla şey öğrendi ve şimdi hayatını bunu ortadan kaldırmaya adadı.

2010 yılında Ifrah Vakfını kurdu ve değişimi yönlendirmek için dünya çapındaki projeler ve uzmanlarla ortaklık kurdu. Vakıf, BM Kadın Birimi’nin desteğiyle, uygulamanın zararları konusunda toplulukları eğitmek için halka açık etkinlikler üzerinde çalışıyor ve aileleri kız çocuklarını kadın sünneti (FGM) ettirmemesine çağırıyor.

Vakfın UNFPA ile ortaklaşa oluşturduğu bir başka kampanyası da özellikle anneleri kızlarının hayatlarında el ele verdiği güçlendiriciler olmasına odaklanıyor.

Anneler, kız kardeşler, anneanneler kendileri kadın sünneti olduysa kızları da aynısını yapsın diyorlar. Zihniyet bu,”dedi Ifrah. Anneleri kadın sünneti hikayelerini yazmaya ve aynı şeyin kızlarının başına gelmesine izin vermeyerek kadın sünneti (FGM) döngüsünü bitirmeye davet eden Sevgili Kızlarım kampanyası aracılığıyla bu zihniyeti değiştirmeye çalışıyor.

Raporun tamamına erişmek için bkz: https://www.unwomen.org/en/news-stories/feature-story/2023/05/gender-equality-starts-at-home-five-ways-to-drive-change-within-the-family

Bunları da sevebilirsiniz