Cevat Abbas Gürer

Cevat Abbas günümüzde Sırbistan’da, Niş ilinde 7 Ağustos 1887 günü doğdu. Babası Şerif Abbas Bey Annesi Fatma Hanımdır. İlkokul ve ortaokul eğitimini Üsküp’te aldı. Ardından askeri eğitimini Manastır’da aldı. Manastır Harbiye Mektebinden 1 Eylül 1908 günü Piyade Teğmen rütbesiyle mezun oldu ve 3. Ordu 19. Alay 3. Tabur 2. Bölük Komutanlığında göreve başladı (TBMM).

Preşova, Koçana, Kumanova, Köprülü ve Selanik’te görev almasının ardından 1911 yılı sonlarında 37. Alay Yaverliğine tayin edildi (TBMM). İtalya’nın Osmanlı Devleti’ne savaş açmasının ardından 37. Alay Selanik Körfezi’ni korumakla görevlendirildi. Buradaki görevi esnasında rahatsızlanan Cevat Abbas tedavi görmek amacıyla İstanbul’a gönderildi (Gürer, 2019). İttihatçı olan Cevat Abbas Bab-ı Ali Baskını’nda görev aldı. 3 Şubat 1913 tarihinde İstanbul Merkez Komutanlığında İnzibat Subayı oldu. Daha sonraları 16 Nisan 1915 günü Çanakkale’deki Anafartalar Grup Komutanlığına atandı ve Mustafa Kemal’in yaveri oldu.

Çanakkale’de bulunduğu bu süreçte yaverliğin yanında vekâleten personel işleri şube müdürü oldu ve Mahkemeler Şubesinde görev aldı. Ayrıca Birinci Şube Ordularının konuşlanmasını yürüttü. Bunların yanında yaverlik görevi gereğince Mustafa Kemal’in misafirleriyle özel olarak ilgilendi (Akdağ, 2020). Mustafa Kemal Çanakkale’den İstanbul’a dönerken Cevat Abbas Bey’i yanında götürdü. Mustafa Kemal ve Cevat Abbas birbirlerine olan güveni Çanakkale’de kazandı (Akdağ, 2020).

İstanbul’a döndükten sonra Mustafa Kemal merkezi Edirne’de olan 16. Kolordu Komutanlığına atandı. Mustafa Kemal’e emrindeki 2 fırkayla Irak’a ve Kafkasya Cephesi’ne giden güzergâh üzerinde bulunan Resülayn’a hareket etmesi emri verildi (Gürer C. A., 1939). 14 Mart 1916 günü Diyarbakır’a ulaştılar (Tezer, 2019). Doğu Anadolu Bölgesi’ndeki düşman işgaline uğramış Bitlis, Erzurum, Erzincan, Muş, Van gibi illeri savunacaklardı.

Gerekli hazırlıkların planlanması ve ordunun eksikliklerinin giderilmesi için cepheler denetlenecekti. İlk önce Diyarbakır’daki 17. Alay’ın teftişiyle başladılar. Ardından Mustafa Kemal’in çocukluk arkadaşı Nuri Bey’in komutasındaki 8. Fırkayı teftiş etmeye başladılar.

Burada bulundukları esnada Rus toplarının sesleri üzerine Mustafa Kemal Cevat Abbas Bey’i seslerin nerden geldiğini araştırması üzerine görevlendirdi. Ruslar Şin ve Kulp Boğazlarını elde etmek isteyen Ruslar Anduk Dağı’nı işgal etmek için taarruz etmişlerdi. Taarruzu 17. Alay savunacaktı. Cevat Abbas Bey mücadelenin muharebenin durumunu raporlamak üzere görevlendirildi. Bu muharebe esnasında ordu adım adım geri çekildi. Eksiklikler giderilip ordu karşı koyacak güce erişince muharebeler tekrar başladı ve Muş ile Bitlis ele geçirildi (Tezer, 2019). Cevat Abbas Bey görevindeki başarısından Yüzbaşı rütbesine terfi edildi.

17 Şubat 1917 günü Mustafa Kemal Paşa Hicaz Seferi Kuvvet Komutanlığına atandı. Şam’a vardığında Cemal Paşa’yla görüştü. Hicaz Cephesi’nin terk edilmesinin gerekli olduğu kanısına vardılar ve Enver Paşa’nın da telgraf aracılığıyla bu öneriyi kabul etmesi üzerine Hicaz Seferi Kuvvet Komutanlığı lağvedildi (Akansel, 2006).

Daha sonraları Mustafa Kemal Paşa’ya Halep’te bulunacak olan 7. Yıldırım Orduları Komutanlığı teklif edildi. Görevi kabul eden Mustafa Kemal Paşa 23 Ağustos 1917 günü Halep’e vardılar. Buradaki teftişlerinin ardından “Meşhur Rapor” olarak adlandırılan raporu Mustafa Kemal Paşa yaverleriyle beraber yazdı ve Cevat Abbas Bey’den bizzat Talat Paşa ve Enver Paşa’ya teslim etmesini istedi (Akdağ, 2020). Bu raporda Alman Komutanlarla yaşanan sıkıntılar, ordunun durumu, yöneticilerle halkın ilişkisi hakkında bilgi verildi. 20 Eylül 1918 günü düşman taarruza geçti. Mustafa Kemal orduyu Şam’ın güneyindeki Kisve’ye kadar çekti (Akdağ, 2020).

Mondros Antlaşması’nın imzalanmasının ardından Yıldırım Orduları Komutanlığı kaldırıldı. Mustafa Kemal Paşa ve Cevat Abbas Bey İstanbul’a döndüler. İtilaf Devletlerinin gemilerini görünce Cevat Abbas Bey Mustafa Kemal’e “Şimdi ne olacak Paşam?” dedi. Mustafa Kemal Paşa “Geldikleri gibi giderler” cevabını verdi (Gürer T. , 2019).

İstanbul’da bulundukları bu süreç içerisinde bağlantılar kurup malumat edindiler. Anadolu’da direnişi örgütlemeyi planlayan Mustafa Kemal Cevat Abbas Bey’den Kocaeli Yarımadasının Taşköprü’sünden ya da İzmit Körfezinden yararlanılarak 20. Kolordu’nun sınırlarına kadar güvenli bir yol oluşturmasını istedi (21 Mayıs 1941).

Cevat Abbas Bey Gebze, İzmit ve Değirmendere güzergâhını tetkik etmesinin yanında Yahya Kaptan’ın önderliğinde sivil halktan oluşan silahlı bir grup örgütledi. Bu grubun amacı köylere işgale gelen düşmanları durdurmak ve İstanbul’dan geliş yolunu güvenlik altına almaktı (21 Mayıs 1941).

Damat Ferit Mustafa Kemal’in 9. Ordu Müfettişliğine atanıp Samsun’a gitmesi kararını verince Mustafa Kemal Samsun’a gidecek kişilerin belirlenmesini Cevat Abbas Bey’den istedi (Yeni Sabah Gazetesi, 25 Mayıs 1941). Cevat Abbas Bey’in listesini Mustafa Kemal onayladıktan sonra bu kişilerle iletişime geçildi ve Samsun’a doğru Bandırma Vapuruyla yola çıktılar.

Bu grup Samsun’dan Havza’ya, Havza’dan Amasya’ya geçti. 21-22 Haziran 1919 tarihinde Refet Bey, Refik Bey (Saydam), Miralay Kazım Bey, Binbaşı Hüsrev (Gerede) ve Hüseyin Rauf Bey (Orbay)’in olduğu masada Mustafa Kemal Amasya Genelgesi’ni Cevat Abbas Bey’e yazdırdı (Gürer T. , 2019).

Amasya’dan sonra Erzurum’a doğru yola çıktılar. Bu esnada eylemlerinden memnn olunmayan Mustafa Kemal İstanbul’a çağrıldı. Bunun üzerine Mustafa Kemal askerlikten istifa etti. Erzurum Müstahkem Mevki Komutanlığına atanan (Kansu, 1997) Cevat Abbas Bey Mustafa Kemal’in yanında kalmayı tercih etti ve o da istifa etti (Öztürk, 1995).

2 Eylül 1919 günü Sivas’a varılmasının ardından daha önceden planlanan temsil heyeti Sivas’ta kuruldu. Heyet-i Temsiliye başkanlığına Mustafa Kemal seçildi. Cevat Abbas Bey ise başkâtip oldu (Yarar-Delialioğlu, 1999). Daha önceden gerekliliği görülen Meclis-i Mebusan’ın toplanması amacıyla İstanbul Hükümetiyle irtibata geçildi ve İstanbul’daki meclisin açılmasına karar verildi (Goloğlu, 2006).

12 Ocak 1920 günü açılan meclise Cevat Abbas Bey katıldı. İlerleyen günlerde mecliste Misak-ı Milli sınırlarının kabul edildiği ilan edilince İtilaf Devletleri meclisi bastı ve vekillerin bir kısmını tutukladı. Cevat Abbas Bey İstanbul’dan balıkçı kılığıyla kaçmayı başardı (Gürer T. , 2019). 5 Temmuz 1920 tarihinde Ankara’daki yeni kurulan meclise Bolu milletvekilli olarak girdi.

Meclisteki ilk önemli Yozgat’ta görevi milli kuvvet örgütlemekti. Yozgat’ta gerekli cephane at ve müfrezeyi toplamasının ardından Mustafa Kemal’in emriyle bu müfrezeyi Ankara’ya getirdi (Sakallı, 1988).

Bir diğer görevi ise Bulgaristan’la yapılacak görüşmelerin Türkiye temsilciliğini yapmak ve mücadeleye Bulgaristan üzerinden katkıda bulunmaktı . Soğan tüccarı kılığına girerek Muğla’dan İtalya’ya, İtalya’dan Sofya’ya varmayı başardı (Gürer T. , 2019). Bulgar basınını Türkiye lehine kullanmak, Bulgaristan’daki yeni kurulan hükümetle iş birliği yapmak, Makedonya ve Trakya’da silahlı örgütler kurup Yunan kuvvetlerini zayıflatmak ve Türkiye’nin lehine olacak şekilde Bulgaristan’ı yalnızlaştırmak üzere çalışmalar yaptı (Şimşir, 1981). İtilaf Devletlerinin Bulgaristan Hükümetine baskısı sonucu Sofya’yı terk etti.

Cumhuriyet’in ilanı sonrası Türkiye’nin kalkınma sürecine hizmet edecek olan Türk Tayyare Cemiyeti 16 Şubat 1925 günü kuruldu (Akdoğan, 1993). Türkiye’de havacılığın siyasal, sosyal, ekonomik ve sosyal niteliğinin açıklanması, havacılığın pek çok alanın gelişmesi, gerekli materyal temin edilmesi ve kalifiye eleman yetiştirilmesi amaçlandı. Cevat Abbas Bey bu kurumun ilk başkanı oldu (Gürer T. , 2019).

27 Şubat 1927’de ordudan emekliye ayrıldı. Türkiye İş Bankası’nın kurucuları arasında yerini aldı. 4 Temmuz 1943 günü Yalova’da hayatını kaybetti (Gürer T. , 2019).

Kaynakça

(21 Mayıs 1941). Yeni sabah Gazetesi. akt: Özgür Akdoğan

Yeni Sabah Gezetesi. (25 Mayıs 1941). akt: Özgür Akdoğan

Akansel, İ. H. (2006). Atatürk ve Yaverleri. İstanbul: Harp Akademileri Basımevi. akt: Özgür Akdoğan

Akdağ, Ö. (2020). Cevat Abbas Gürer(Hayatı, Askeri ve Siyasi Faaliyetleri). Muğla: Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Tarih Anabilim Dalı Yüksek Lisans tezi.

Akdoğan, M. (1993). Türk Tayyare Cemiyeti. Ankara: Ankara Üniversitesi Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi.

Delialioğlu, H. Y.-M. (1999). Cepheden Meclise. Ankara: TTK Yayınları. akt: Özgür Akdoğan

Goloğlu, M. (2006). Milli Mücadele Tarihi II Sivas Kongresi . İstanbul: İş Bankası Yayınları.

Gürer, C. A. (1939). Ebedi Şef Kurtarıcı Atatürk’ün Zengin Tarihinden Birkaç Yaprak. İstanbul: Halk Basımevi. akt: Özgür Akdoğan

Gürer, T. (2019). Atatürk’ün Yaveri Cevat Abbas Gürer Cepheden Meclise Büyük Önder ile 24 Yıl. İstanbul: İş Bankası Yayınları. akt: Özgür Akdoğan

Kansu, M. M. (1997). Erzurum’dan Ölümüne Kadar Atatürk’le Beraber. Ankara. akt: Özgür Akdoğan

Öztürk, K. (1995). Türk Parlamento Tarihi II. Dönem. Ankara: TBMM Vakfı Yayınları. akt: Özgür Akdoğan

Sakallı, B. (1988). Ankara ve Çevresinde Millî faaliyetler ve Teşkilatlanma. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları. akt: Özgür Akdoğan

Şimşir, B. (1981). Atatürk ile Yazışmalar. Ankara: Kültür ve Turizm Bakanlığı Yayınları.

TBMM Arşivi, Mehmet Cevat Abbas (Gürer), Sicil No: 60. akt: Özgür Akdoğan

Tezer, Ş. (2019). Atatürk’ün Hatıra Defteri. Ankara: TTK. akt: Özgür Akdoğan

Bunları da sevebilirsiniz