Demediği, yazmadığı, uyarmadığı ne kalmıştı ki?
Cumhuriyetin tehlikede olduğundan…
Atatürk devrimlerinin yıkılmak istendiğinden…
Siyasal İslamcılardan…
FETÖ’cülerden …
Devletin tüm kurumlarının yönetiminin imamlara geçeceğinden…
Ordudaki gerici unsurların en tepeye kadar yükseleceğinden…
Laikliğin eriteceğinden…
Etnik ayrımcılardan, bölücülerden…
PKK terör örgütünden…
Sınırımızda Kürdistan planlarının kurulduğundan…
Emperyalizmden, Kapitalizmden…
BOP’tan…
CIA’dan…
Gladyodan…
MİT’in içindeki kontrgerilla unsurlarından…
Ajanlardan…
*******************************
Sıralamaya devam edelim…
Amerikancı, küreselleşmeci dönek liboşlardan, ikinci cumhuriyetçilerden…
Sahte solculardan…
Sahte Atatürkçülerden…
Cumhuriyet devrimlerini korumakla yükümlü siyasal örgütlerin, yapıların, sivil toplum kuruluşlarının görevini yapmadığından
Devam edelim…
Mafyadan, tarikatlardan…
İşsizlikten, yoksulluktan…
********************************
Büyük birikimiyle akıl ve bilimin süzgecinden geçirdiği, korkmadan halka gösterdiği Uğur Mumcu’nun bu uyarılarından, hangisi hayata geçmedi?
Hangisi gerçekleşmedi?
Hangisi ülkeyi karartmadı?
Burada alt alta sıraladığımız karanlık unsurlara dikkatinizi çekerim…
Hepsinin ortak bir özelliği var.
Hepsi en başından beri küresel sistemin, emperyalizmin Türkiye’deki uyguladıkları projelerin unsurlarıdır…
**********************
Katledilişinin yıl dönümünde katilleri, azmettirenleri arkasındaki güçleri soruyoruz hala.
Oysa gerçekler açık seçik önümüzde duruyor.
Belgesi Uğur Mumcu’nun yazılarıdır, uyarılarıdır…
Gelelim asıl meseleye…
Uğur ağabeyi aramızdan koparttılar… Peki, biz ne yaptık, ne yapıyoruz ve bundan sonra ne yapacağız?
Ülkenin geleceği ve çıkış yolu, bu soruların yanıtında yatıyor…
Unutma demişti.
Mumcu’nun dediği gibi, insanlar sadece konuştuklarından, yaptıklarından değil, yapmadıklarından, sustuklarından da sorumludur.