Ekolojik Yıkım Dur Durak Bilmiyor…

Bir işgal gücü olsaydı eğer, Türkiye’nin doğasına bu denli zarar verebilir miydi?

Yazık !

Durmuyorlar, doymuyorlar…

Telafisi onlar yıl alacak tahribatla karşı karşıyayız.

Sermayenin beklentilerini karşılayan AKP iktidarı yarını düşünmüyor.

Varsa yoksa rant, para…

Geçen ay orman tahritatı, derelerin HES’lerle kuşatılması sonucu özellikle Karadeniz’de önemli su baskınları yaşandı.

İnsanlar öldü, hayvanlar öldü.

Onlar yine afet dedi, kader dedi.

Her geçen gün artarak süren doğa talanı gelecek nesillerin de sağlıklı bir çevrede yaşama hakkını gasp ediyor.

Ekoloji Birliği’nin verileri manzarayı ortaya koyuyor.

Haziran ayında ekolojik tahribatlar yine hız kesmedi. Havamızın, suyumuzun, toprağımızın kirletildiği, ormanların yok edildiği bir aya tanıklık ettik. Korunan alanlarımızın ve doğal güzelliklerimizin imara açıldığı bir ay oldu. ÇED raporlarının onaylandığı ya da gerek görülmediği bu ay, hukuk süreçlerinin devam ettiği, doğa talanlarına yeni itirazların yapıldığı, yeni davaların açıldığı bir ay idi. Bir yandan Covid-19 pandemisi ve diğer yandan normalleşme sürecini yaşanırken, doğa savunucularına yönelik idari para cezaları ve tehditler ve pandemiyi talancı şirketler için fırsata dönüştürme çabaları devam etti. Haziran ayı boyunca yaşanan ekolojik tahribatlar, mücadeleler ve kazanımların yer aldığı raporumuzu kamuoyu ile paylaşıyoruz:

Doğa talancılarının pandemi fırsatçılığı:

Aydın‘ın Efeler ilçesinde jeotermal enerji santraline (JES) karşı direnen köylülere ceza üstüne ceza geliyor. “Sosyal mesafe kurallarına uymama” gerekçesi ile 3 bin 150’şer lira para cezası kesilen köylülerin, dere kenarında park halindeki araçlarına da trafik cezası kesildiği ortaya çıktı.

  • Aydın’da JES’lere karşı mücadele eden Köşk ilçesi Kuyucak ve Beyköy köylüleri ile Aydın Çevre Platformu (AYÇEP) Başkanı Mehmet Vergili’ye “sosyal mesafeyi ihlal” gerekçesiyle 3150’şer TL idari para cezası verildi. Köylüler, AYÇEP, Köşk Çevre Platformu ve Aydın’daki çeşitli kurum temsilcileri para cezalarına itiraz ettiler.

  • Çanakkale’de Kirazlı Altın Madeni projesi’ne karşı yürütülen çadırlı nöbet alanında jandarma, yasal hiçbir kısıtlama yokken İl Hıfzıssıhha Kurulu’nun aldığı geçmiş tarihli idari kararı gerekçe göstererek Kazdağları nöbet alanına alana geri dönen iki yaşam savunucusunu gözaltına aldı. Gözaltı girişiminin bir hafta sonrasında Kazdağları nöbet alanına yurttaşların girişlerinin ‘orman yasağı’ var gerekçesiyle engellenmesine karşı Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Her Yer Kazdağları ve Kazdağları İstanbul Dayanışması’nın da içinde olduğu “Kazdağları Dayanışması” tarafından bir buluşma örgütlendi ve milletvekili Ali Şeker ile birlikte jandarma ablukası kırılarak alana topluca girildi.

Yine bu ay, Kazdağları’ndaki çadır nöbetine yönelik baskı, gözaltı ve para cezala uygulamalarına karşı kamu görevlileri ile ilgili kanunsuz görev yapmaktan suç duyurusunda bulunuldu. Nöbet alanında nöbetlerine devam eden yaşam savunucuları, “Pandemiyi maden şirketi için fırsata çevirenlerden ve bunun uygulayıcılarından şikayetçiyiz” dediler.

  • 193 milyonluk Söğütlüçeşme projesi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın itirazı üzerine üst mahkeme yürütmeyi durdurma kararınını vererek, koronavirüs salgını nedeniyle bilirkişi incelemesi yapılamayacağı da bildirildi.

İzmir‘in Dikili ilçesine bağlı Çukuralan köyü yakınlarındaki altın madeninin üçüncü kez kapasite artırımı ÇED davası keşfi yapıldı. Keşfe katılmak isteyen Dikili ve Bergama’dan yurttaşlar pandemi önlemleri gerekçesi ile alana alınmadı. Dikili Çevre Platformu (DİKÇEP), Bergama Çevre Platformu ve Burhaniye Çevre Platformundan (BURÇEP) yaşam savunucuları maden alanı önünde yapılan bilirkişi keşfine dair basın açıklamasına yaptılar.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Dünya Çevre Günü nedeniyle 2018 yılına ilişkin “İstatistiklerle Çevre” bültenini yayımladı. TÜİK’in yaptığı açıklamaya göre; 2008’de toplam 387,6 milyon ton olan karbondioksit (CO2) eşdeğeri sera gazı emisyonu, 2018’de yüzde 34.4 artışla 520.9 milyon ton CO2 eşdeğeri düzeyine yükseldi.

Dünyada yaklaşık 1000, Türkiye’de ise 340 kadar pestisit etken maddesi kullanılıyor. DSÖ’ye göre, Türkiye’de kullanılan “son derece tehlikeli”, “yüksek seviyede tehlikeli” ve ”muhtemel kanserojen” olduğu belirtilen 13 tarım zehrinden sadece dördü, bakanlığın son genelgesi ile yasaklanma sürecine girmiş durumda.

Artvin’in Arhavi İlçesi’ndeki Kamilet Vadisi’nde uzun süredir süren hidroelektrik santrali (HES) çalışmalarının bir kısmının tamamlanması ile vadideki tahribat ortaya çıkmaya başladı, vadideki dereler yaklaşık iki aydır çamur akıyor.

Aydın, Çine, Madran Dağı’nda maden firmaları çıkardıkları fazla atıkları gelişi güzel yol kenarlarına bırakıyorlar.

  • JES santrallerinin emisyon salınımları devam ediyor. Aydın’daki Efeler Belediyesi ekiplerinin ölçüm sonuçlarında KVS değerleri sınır değerleri her gün geçiyor. Sokağa çıkma yasağını fırsat bilen KARKEY firmasının JES arama kuyusundaki akışkanlar dereye bırakıldı.

Aydın Pamukören Kuyucak’ta Çelikler firması emisyon salınımına devam ediyor. Söke’de OSB ve Çimento Fabrikası nedeniyle yayılan koku ve partiküller havayı kirletiyor ve görüş mesafesini etkiliyor.

Küçükçekmece Gölü‘nün kıyıya yakın bir bölümünün kahverengiye bürünmesi çevrede yaşayanları tedirgin ederken yurttaşlar göle bırakılan atıkların kirliliğe sebep olduğunu söylüyor.

Şırnak’ta Cudi Dağı’ndaki kömür ocaklarının suları İkizce Deresi’ni kararttı. Çevredeki bahçeler kurudu.

Şırnak’ın Uludere ilçesinin tüm çöpleri, Mîr Sêvdîn Tepesi’nden Hezil Çayı’na dökülürken, yurttaşlar atılan çöpler nedeniyle hayvanlarının zehirlendiğini söyledi.

Ege’nin en büyük akarsuyu olan Büyük Menderes nehri ölüm saçıyor. Endüstriyel ve kentsel atıkların kirlettiği nehrin bir bölümünde su içindeki yaşam tamamen bitti. Çevrecilerin yıllardır süren isyanına rağmen nehrin kurtarılması için ciddi bir proje geliştirilemedi. Son dönemde Bafa Gölü‘nün Büyük Menderes’in sularıyla takviye edilmesi çevrecileri endişelendiriyor.

SİT alanlarına, doğal güzelliklere müdahaleler

  • Dünyada sadece 700 civarında kalan Akdeniz Foklarının Türkiye’deki son sığınaklarının olduğu bölge 5 yıldızlı otel inşaatlarına açılıyor. Antalya’nın Gazipaşa ilçesinde, doğal sit alanı statüsündeki Selinus Sahili ve Kızılin bölgesinde yaklaşık 2 kilometrelik kıyı şeridini betonlaştıracak olan plan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca da onaylandı.

  • Antalya’nın Kaş ilçesindeki doğal sit alanı statüsünde bulunan Çukurbağ Yarımadası‘ndaki iki büyük parsel, geçtiğimiz ay çıkan yangının ardından, ‘eko-turizm’ niteliği verilerek imara açıldı. 1/25 bin ölçekli Nazım İmar Planı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca onaylandı.

  • Antalya’daki Oliympos antik kentinin bulunduğu bölgede Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca onaylanan koruma imar planında son askı süresinin dolmasına bir hafta kala alanda arkeolojik kalıntılar ortaya çıktı. Yetkililerin “sondaj yapıldı, arkeolojik kalıntıya rastlanmadı” dediği Oliympos’ta sit derecesi 2’den 3’e düşürülerek koruma amaçlı imar planı yapılan bölge içerisinde kalan arazide yürüyüşçüler poligonal duvarlar, zeytin sıkma teknesi, kaya platformu ve çok sayıda seramik kalıntısı tespit etti. Yine içinde bulunduğumuz ay, 22 Odadan oluşan Antalya Eşgüdüm Kurulu, Olimpos planına ‘korumadan çok kullanımı arttırıcı’ olduğu gerekçesiyle itiraz etti.

  • Pamukkale’nin, dünyada bir eşi benzeri olmayan Antik Havuzu (Kleopatra Havuzu), Denizli İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü’nün ‘Daha iyi hizmet vereceğiz’ bahanesiyle başlattığı proje nedeniyle, binlerce yıllık ve sadece Pamukkale yöresine özgü doğal bitkisi olarak literatüre geçen zakkumlar köklendi, yerine beton yığını konduruldu.

  • Erzurum’un Uzundere ilçesi sınırları içinde bulunan Tortum Şelalesi, çevresine şelalelin doğal yapısı ile uyumlu olmayan bir şekilde beton ve taş duvarlarla istinat yapıların yapılması ile yok edilmeye başlandı. TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası, şelale ile bütünlük arz eden doğal topografyanın kafe, restoran vb tesisler için sıyrılarak düzeltildiğini basın yayın organlarından öğrendiklerini açıkladı.

  • Eskişehir’in Beylikova ve Mihalıççık ilçelerinde 31 bin hektarlık bir alanda manyezit, nikel, demir madeni arama ve kırma alanı projesi hayata geçirilmek isteniyor. Projenin hayata geçirilmek istendiği alan, kızıl geyiklerin yaşam alanı ve proje gerçekleşirse 200.000 ağaç kesilecek.

  • Gümüşhane’deki 12 bin yıllık Dipsiz Göl, yasal izinle yapılan define kazısı sonucu yok olmuştu. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından gölü yeniden canlandırmak için hazırlanan 4 maddelik eylem planıyla, dökülen dayanıksız toprak çıkarılarak, yerine suya dayanıklı kireçli ve killi toprak döküldü. Silindirle de tabanı ezildi. Ardından da bir kilometre uzaklıktaki dereden borular vasıtasıyla getirilen su göle verildi. Bölgede havanın soğumasıyla birlikte Dipsiz Göl’ün yüzeyi de buz tuttu. Havaların ısınmasıyla birlikte kar eridiğinde ise gölün su tutmadığı görüldü.

Rixos otellerinin sahibi Fettah Tamince’nin ihalesini aldığı İstanbul’daki Haliçport’ta SİT alanı olan Camialtı ve Taşkızak tersanelerinde bulunan tüm tarihi yapıların Koruma Kurulu izni olmadan tahrip edildiği ortaya çıktı.

  • Dicle RES Rüzgar Enerji Santrali Projesi, proje alanı ile 1’inci derece SİT alanı içinde bulunan Mardin Derik’teki Rabat Kalesi’ni tehdit ediyor.

  • Mersin’de 75 metre derinlikteki “Cennet” olarak adlandırılan obruğa asansör, 130 metre derinlikteki “Cehennem” isimli alana da cam seyir terası yapıldı!

2018 yılında dönemin Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan Doğu Akdeniz’in önemli turizm merkezi “Cennet-Cehennem obrukları”na 10 milyon harcanarak “modernize” edeceğini duyurmuştu. Tüm tepkilere rağmen 2 yıl sonra bu proje bitti.

  • Gökova’daki Okluk Koyu’nda yapılan Cumhurbaşkanlığı Yazlık Sarayı’nın bitişiğindeki 27 hektarlık alanın önce koruma derecesi düşürüldü, ardından da “Kamu hizmet alanı” ilan edilerek Saray tarafından kullanımının yolu açıldı. 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Plan Değişikliği kararı Muğla Valiliği Çevre ve Şehircilik Müdürlüğü tarafından önceki askıya çıkartıldı.

  • Tunceli Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü, Ovacık İlçesi’nde 1’inci derece doğal sit alanı içerisinde yer alan ve doğal güzelliğiyle de bilinen Munzur Gözeleri’nde uygulanacak proje için tüm tepkilere rağmen ihale sürecini tamamladı.

İzmir’in Güzelbahçe ilçesindeki değerli tarım arazileri ve doğal sit alanı üzerinde yapılmak istenen go-kart (karting) pisti için hazırlanan imar planı değişikliği onaylandı. Plan 30 gün askıda kalacak.

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Ayder Yaylası’na otel ve 1700 araçlık kapalı otopark inşa edeceklerini açıkladı.

Doğayı imara aç, imardan rant elde et” düzeni

  • Artvin Şavşat’ta muhtarlıklara gönderilen yazıya göre, TOKİ 50 başvuru ile köylerdeki yaylalara toplu konut yapacak.

  • İstanbul Çatalca’daki Ziya Altınoğlu Stadı ‘millet bahçesi’ için tarih oluyor. Eski Belediye Başkanı Fırat Aykut, “Millet bahçesi ambalajı altında halka şirin gözüküp TOKİ’yi Çatalca’ya sokacaklar” diyor.

  • Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, 24 Haziran 2020 tarihinde “İstanbul İli Avrupa Yakası Rezerv Yapı Alanı 1/100 bin Ölçekli Çevre Düzeni Planı Değişikliği”ni askıya çıkardı. Bu planın askıya çıkmasıyla birlikte Çevre ve Şehircilik Bakanlığı, Kanal İstanbul projesi güzergahında özel proje alanları yaratarak, gayrimenkul yatırımları yapılabilmesinin önünü açacak bir adım daha atmış oldu. Bununla birlikte Haziran ayında Kanal İstanbul’un çevre düzeni plan değişikliği ve imar planlarının 3 etabı onaylandı. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nca 3 etabı onaylanan Kanal İstanbul Projesi’nin çevresini oluşturan imar planları Arnavutköy ve Başakşehir ilçelerindeki yaklaşık 133 milyon 640 bin metrekareyi kapsıyor.

  • İzmir’in Foça İlçesi’nde meralar, yeşil alanlar yok ediliyor. Atatürk Mahallesi Hacılimanı mevkisinde 2 milyon metrekare toplam alana sahip üç adanın mera vasfından çıkarılması için çalışma başlatıldı.

Yalova’da Atatürk’ün kurduğu daha önce bazı bölümleri imara açılan çiftliğin bir bölümü de şimdi “Millet Bahçesi” yapılmak üzere yine tarımsal üretimin dışına çıkarılıyor. Atatürk’ün 1929’da tarımsal üretimi teşvik için satın aldığı “Millet Çiftliği”, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yazısı ile TOKİ’ye “Millet Bahçesi” yapılmak üzere tahsis edildi.

Validebağ Korusu’nun bir kısmı Milli Emlak tarafından Üsküdar Belediyesi’ne tahsis edilmek isteniyor. Belediyenin Koru ile ilgili “bakım-onarım” genel başlığı altında bir proje hazırladığı içinde olduğu bilgilerine ulaşıldı belediyeden proje istenildi ancak projeye ulaşılamadı. Validebağ Gönüllüleri “Koruya Dokunma” diye imza kampanyası başlattı.

İnşaat, İzmir’in Konak İlçesi’nde Vakıfbank’a ait arazide Kaf Teknik Yapı ile birlikte 60 katlı gökdelen inşa edecek. Firma Konak Belediyesi’nden inşaat ruhsatı aldı.

Bodrum’un Yalıkavak ve Gündoğan sahilinde denize sıfır 2 otel mermer tozunu sahile sermeye çalışırken yakalandı. Söz konusu otellere Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından 310 bin lira, Bodrum Belediyesi tarafından ise 35 bin lira ceza kesildi.

  • Trabzon‘un Çaykara ilçesine bağlı önemli turizm merkezlerinden Uzungöl‘de ‘Rehabilitasyon ve İyileştirme Projesi’nin 1. etabı için 30 Haziran’da ihaleye çıkıldı.

  • Germencik’te JES için çalışmalar yürüten Maren şirketi, altyapı çalışmalarında meydana gelen arızayı gidermek için kamuya ait arazi yollarında izinsiz kazı çalışması yaptı. Arazi yollarına, çevredeki incir bahçelerine ve özel mülklere zarar verdi. Konu jandarma tarafından kamu davası olarak savcılığa intikal ettirilmek üzere tespit yapıldı. Arazi sahipleri şikayetçi oldu. Jeotermal şirketi “Maren’in” yıllar önce kamuya ait yollarda yaptığı alt yapı çalışmalarının ve bu ay yaptığı arıza çalışmasının izinsiz ve habersiz yapıldığı ortaya çıktı.

Elazığ Belediyesi tarafından Orduevi mevkiinde 2017 yılında araçların geçişi Hamza Yanılmaz Köprülü Kavşağı’nın yapımına başlandı. Köprülü kavşak 11 milyon liraya ihale edilip, sonradan oluşan maliyetlerle 16 milyon liraya tamamlanarak 2018 yılında kullanıma açıldı. İhale sürecinden yapım aşamasına kadar birçok kez tartışmalara konu olan söz konusu köprülü kavşağın üst kısmı için Elazığ’da açıklama yapan Çevre Şehircilik Bakanı Murat Kurum “Artık ihtiyaç olmadığı görülmüştür” diyerek, yıkımı için bir süreç başlatıldığını açıkladı.

Doğayı talan edecek projelerin ÇED’leri onaylanıyor, izinleri veriliyor!

Haziran ayı yine doğayı talan etmek üzere projeler geliştiren şirketlerin projelerinin kolayca onaylandığı bir ay oldu. “ÇED Olumlu” raporları ve “ÇED Gerekli Değildir” kararları Haziran ayında da gündemdeydi.

  • Mardin’de yapılmak istenen Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) projesinin ÇED dosyasında geçen şu ibare bu onayların nelere verildiğinin, Çevresel Etki Değerlendirme adı altında hedeflenen ve sıradanlaştırılmak istenenin doğa katliamı olduğu gerçeğini açıkça ortaya koydu: “Görüldüğü gibi rüzgardan enerji elde edilmesi sürecinde insanoğlu ve doğal ortamı gökyüzü olan, rüzgardan gerektiğinde kolay uçuşlar için istifade eden kuşlar arasında adı konulmamış bir rekabet söz konusudur. Kuşlar, rüzgarı uçuşlarında, özellikle de göç süreçlerinde ekonomik uçuş amacıyla kullanmak isterken insanoğlu da onu enerjiye dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Bu rekabet bazı yerlerde çakışmaları gündeme getirebilmek sonuçta rekabeti kaybeden taraf ise kuşlar olmaktadır” paragrafı Haziran ayına damgasını vurdu.

  • Cumhurbaşkanlığı, Rize, Eskişehir ve Kütahya’da yapılacak olan Hidroelektrik Enerji Santrali (HES) ve Rüzgar Enerjisi Santrali (RES) için acele kamulaştırma kararı aldı. Alınan karar Resmi Gazete’de yayımlandı.

  • Aydın Germencik’te Gürmat tarafından yapılacak Efe-8 JES Santrali için ÇED onayı verildi. Yine Aydın’da Kadıköy Mahallesi’nde 717 dekar alanda, jeotermalle ısıtılacak seraların yapılacağı “tarıma dayalı ihtisas organize sanayi bölgesi” için kuruluş protokolü imzalandı.

  • Balıkesir Gönen’de kurşun-çinko-bakır madeni ve Çanakkale Ayvacık’ta Ilgardere RES’i için ‘ÇED gerekli değildir’ kararları verildi.

  • Denizli Tavas Altınova mahallesinde yapılmak istenen JES için ‘ÇED gerekli değildir’ kararı verildi. Tamamı tarım arazisi üzerine kurulacak JES için, 200 bin metrekare bitkisel toprak sıyırma işlemi yapılacak. Yerleşim yerlerine 250 metre uzaklıkta bulunan proje alanın yanında ayrıca su yatakları bulunuyor.

Edirne Saros Körfezi’ndeki FSRU Liman ve Boru Hattı Projesi için ‘ÇED olumlu’ kararı verildi. Karara tepki gösteren yurttaşlar 30 gün içerisinde dava açacaklarını belirttiler.

  • Foça‘nın Yeniköy Mahallesi’nde İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni İmar Planında imar mera alanında kalan bölgede Biyogaz Santrali yapılması için plan değişiklilği yapıldı. Planların bir ay boyunca askıda kalacağı açıklandı.

  • Çevre Şehircilik Bakanlığı, İzmir’in Seferihisar ve Menderes ilçelerinde 3220 hektarlık alanda 14 adet jeotermal sondaj kuyusu açılması için ÇED sürecinin başladığını duyurdu.

  • Kırklareli’nin Kapaklı Köyü yakınındaki kalker ocağı ve kırma-eleme tesisi kapasite artırımı istedi. Projenin ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) raporunda şirketin 23.34 hektarlık proje alanını 98.7 hektara çıkarmak istediği belirtildi. Talep kabul edilirse Istranca Ormanları’ndaki 31 bin 824 ağaç kesilecek. Istranca Ormanları’nın madencilik sevdasına kurban gitmemesi için mücadelelerini sürdüren çevre aktivistleri, 7 Temmuz’da keşif ve halkı bilgilendirme çalışmaları yapacak.

  • Ordu’nun sakin şehir (cittaslow) unvanlı ilçesi Perşembe’nin en özel alanlarından Selimiye Mahallesi sınırlarındaki Kurşunçal Ormanları’nda maden arama ruhsatı ihalesi yapıldı. İhaleyi alan Ege Madencilik’in ruhsatlı alanı Fatsa, Perşembe, Gürgentepe ilçelerini kapsıyor.

Zonguldak‘ta “Filyos Vadisi Projesi” olarak adlandırılan bölgeye yapılması planlanan yatırımların neler olduğu kredi almak için başvurulan Dünya Bankası’na sunulan bir raporla ortaya çıktı. Rapora göre bölgeye büyük bir limanın yanı sıra demiryolu hatları, petrokimya tesisleri, termik santraller ve kömür depolama tesisleri gibi işletmeler açılması planlanıyor.

Balıkesir İvrindi’de CVK Madencilik tarafından yapılmak istenen altın madeni projesinin ÇED süreci başladı. 16 Temmuzda halkın katılımı toplantısı gerçekleştirilecek.

Ormanlar ve yaban hayatı yok ediliyor!

  • Aydın’daki Ilbara Dağı üzerindeki ormanlık alan “orman aralama faaliyetleri” sonucu tahrip ediliyor.

  • Güney Marmara’nın akciğerleri olan Kapıdağ’da yapımı hızla devam eden Rüzgar Enerji Santralleri (RES) inşaatı nedeniyle bir yandan binlerce ağaç kesilirken, diğer yandan tarihi dokusu da zarar görüyor.

  • Orman katliamlarına maden, enerji, turizm, imar gibi gerekçelere bir de güvenlik eklendi. Elazığ’ın Karakoçan ilçesine bağlı Çan bölgesindeki Pilavtepe, Kucak ve Dumluyazı köy ve mezralarının sınırları içerisinde belirlenen bazı orman alanlarına dair “güvenlik” gerekçesi öne sürülerek orman kesimi yapılacağı öğrenildi. Karakoçan ilçesi orman şefliği’ne gelen yazıya istinaden verilen talimat doğrultusunda bir an önce özel orman kesimi için proje hazırlanması istendi.

Tunçeli Peri Suyu üzerinde yapılan Pembelik Barajı yaban yaşamı yok etmeye devam ediyor. Barajın beton blokları üzerinde fotoğraflanan koruma altındaki yaban keçilerinden birisinin cansız bedeni baraj suyunda bulundu.

  • Ümraniye Belediyesi‘ne ait “Millet bahçemizi tamamladık, şimdi sokaklarımıza binlerce ağaç dikiyoruz” tabelasının yer aldığı arazideki çok sayıda ağaç, yapılacak konut projesi için söküldü.

  • Muğla’nın Bodrum ilçesinde bir tatil sitesinin içerisinde bulunan sahildeki ağaçlar kesildi, dere yatağının ağzı kapatıldı. Deniz canlıları kapanan dere yatağında kaldı. Bodrum Belediyesi ekipleri siteye baskın yaparak tutanak tuttu.

Milas Beçin ve Çamovali köyü sınırlarında bulunan kızılçam ağaçları ile kaplı 4 bin dönümlük dağ yamacındaki orman arazisi, ormanı gençleştirmek gerekçeleriyle kesiliyor.

Samsun’un Kavak ve Havza ilçelerini kapsayan Şahin Dağları’nda yürütülen maden arama çalışmaları kapsamında Kavak Orman İşletme Müdürlüğü’nce binlerce ağaç kesilerek açılan yeni yolların, sondaj noktalarıyla kesiştiği ortaya çıktı.

Bunları da sevebilirsiniz