bana hayatı öğret…

kabak çiçeklerinde kalçalarının serinliği.başını okşuyorum dağılıyor

hüzün.yorgun gözlerinde güneşin.çöküyor akşamın üstüne moraran

bir dağın yorgunluğu.düştükçe güzelleşiyor gök,uçurumdan.

dedim:”söyle,nedir yüreğindeki giz?hangi kuşlar ıslattı gözlerini?hangi 

dağlar yandı kanında?kaç karanlık gece seyretti bacaklarını?bana hayatı öğret esimi filo…”

gövdem aşka yontulmuş benim.göküzünün bıçağından.okyanuslar çekişiyor içimde.tenimde intihar ediyor tomurcuklar.bana hayatı öğret esimi filo’m..

yetişmez gülüşlerin sarılışı. ne de anlayışın.adımlardan bir çizgi olduğu  yaşamın.yetişmez anlatmaya sesinin kırılışını.gözlerinin parçalanışı alışmadıkları bir soğuktan.sen dokunuşlarını getir doğmamış aşkların.ben yazayım çıplaklığımda.bana hayatı öğret esimi filo’m…

sanırsın kimse görmedi ay’la başbaşa kalırken.bilmediler ince bir camdan yapıldığını gülüşlerin.kimseler geçmedi dişlerinden öteye.derim ” ey esimi filo’m,şairanem.gel dans edelim seninle” aynalarda kalsın avuçlarımızın izi.paylaşırım seni içimde akan bir çığlıkla.sanırsın kimse görmedi gözyaşın bıçaklanırken.paylaşırım,en güzel sesleri vermek için sana.nasıl imgeler bulmalıyım sana?neler yapmalıyım saçlarına yaraşmak için.gözlerindeki çizgiye.bakışlarının gölüne.yüzüne suyunu bırakmış zaman.çığlıklarla.aşkla.

Bunları da sevebilirsiniz