Dağarcık Standı ve 68’liler…

Bizim TÜYAP İzmir Kitap Fuarı’ndaki “Dağarcık Türkiye” standı, nükleer bomba gibi ateşli bir yerdir; iki metreye iki metredir, sıkışık ama alabildiğine ideolojik olarak geniş bir arenadır; sıkı düzeyde fikir ve eylem arenasıdır. Bizim standın yanında, Roma gladyatör arenaları halt eder, halt!..

TÜYAP İzmir Kitap Fuarı’nda yine orada buluştuk..

Zihni Çetiner..

Abdürrahim Sercan..

Bendeniz..

Hemen dibimizde ise, akademisyen babamız Enis Musluoğlu..

Efendim kitap fuarlarında ömrümüzü tüketirken bulunmakta en çok keyif aldığım kitap standı, burasıdır. Çünkü burada gerçek 68’liler bulunur. Diğer bazı standlar, ucuz esnaflık ve yazar kişiyi parlatmaya dönük bir reklamcı telaş içindedirler, ama bizim Dağarcık’ta Sosyalizmden Kemalizme, Faşizmden Emperyalizme, Kürt sorunundan ulusalcılık ufuklarına kadar nice konu yıldırım gibi akıp gider; her an, her saniye karşılıklı bir bilgi ve anılar paylaşımı içinde genellikle Abdürrahim Hocadan arta kalan kırıntı zamanlarda fikir ve felsefe beyan etme durumunda kalırız.

Talat Aydemir dönemi ihtilalcilerinden gerçek sosyalist devrimci Zihni Çetiner, dostu olmaktan onur duyduğum yiğit bir insandır. Zorlu hayatı ve ideolojik görüşleri üzerine kitaplar yazmış, ihtilalcilikten devrimciliğe şu vatan kaldırımlarını namusu ve inancı ile adımlamış bir arkadaşımızdır; standımızda onun sohbetlerine doyum olmaz, arada sırada Abdürrahim Hocanın Şamanizmden keskin yurtseverliğe akan görüşlerini kesip; hafif fırçalamayla karışık ileri yorumlar getirmeye çalışır, bu arada ben tarih konularında ahkam keserim.

Abdürrahim Sercan hoca ise Mustafa Kemal’in bir öğretmenidir, devrimcidir, kitap ve makaleler yazarak Karşı Devrim’e kılıç sallar, hiç ödün vermez Kemalizm’den, sohbeti tatlı adamdır; ikide bir, “Fidel Carstro devrim esnasında Havana’da dedi ki, Che Guevera ise Bolivya’da şunu yaptı böylece Emperyalizmi şapa oturttu, Mustafa Kemal filanca tarihte filanca yerde kuru fasulye yerken yanındaki yaverine demiş ki..” gibisinden inançlı sunumlara geçer; bu arada kalın parmağını ileriye doğru hep öğretmen gibi sallar.

Bu iki güçlü inançları olan adam bir zamanlar 68’liler Standında bulunurlardı. Artık orada yoklar. Çünkü “Başka siyasetler orada bulunmakta, biz yokuz!” dediler. Başka siyaset varsa biz de oraya artık gitmeyiz. Nokta.

Başka siyasetler daima 68’i kullanır; 12 Eylül cuntasının has adamı, Özal’ın prensi olmakla övünen, ANAP Belediye Meclis üyeliği yapmış, daha sonra Demirel’in şakşakçısı ve Asil Nadir’in sağ kolu olmuş, Hayatları boyunca yüksel burjuvaziye yamanmış adamlar bile günümüz piyasasında 68’li olarak sahnede gözüküp alkış almaktalar; yanlarında taşıdıkları psikolojisi berbat bozuk sahte devrimcilerle her gün, her saat, her saniye poz kesmekteler. İçim bulanıyor bu sahte 68’lileri izledikçe.

Oysa 68’lilik, Zihni ve Abdürrahim’in şahsında tam anlamını bulmakta.

Yine dönelim bizim standa..

Kitap fuarı boyunca arada bir standımızın yöneticisi Enis’e yan gözle bakarım. Enis olayları, fikirleri ve kişileri salim kafa değerlendirdiği için standını kaplamış bu ultra hızlı ideolojik trafiği zaman zaman yakın takibe almakta zorlanır ve anasının kuzusu erkek kolej öğrencilerin kız voleybol maçını izlediği anlardaki gibi mahcup ve şaşkın bakışlarını üzerimizde gezdirir.

Bizim stant böyle bir stanttır.

Bu arada öğrenciler, afili kodaman siyasiler, eski pörsük militanlar, bazı çakal CHP milletvekili adayları, uyanık kitap avcıları ve yeşilimsi çevre aktivistleri de standa uğrarlar, ama üç tabure bizim takım tarafından işgal edildiği için epey ayakta dikilirler ve biraz sonra yoğun ideolojik tartışma havasından etkilenip hemen başka yönlere tüymenin yolunu bulurlar.. Bizim stant, işte böyle bir yerdir.

Severim ulan burasını..

Bu arada 23. İzmir TÜYAP Kitap Fuarı, yine keyfimizin kahyası olarak gerçekleşti. Yine onbinlerce İzmirlinin kucakladığı kitap fuarımız bir kültür rüzgarı olarak gelip geçti.. Fuar boyunca anılarıma eklenen nice buluşmadan bir tanesini yazmadan geçemeyeceğim. Karşıyaka Belediyemizin Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar’ın kaleme aldığı ve Doğan Kitap’tan basılan “Bir Başkan, Bir Şehir, bir Aşk” isimli kitabın imza günüme katıldım. Başkanın bu değerli kitabına sahip olmak ve kitaba benimle ilgili yazdığı 70 yıllık hayatımın özeti olan cümleler benim için çok değerliydi.

İlk açıldığı yıldan itibaren katıldığım fuarın bu yılki açılış töreninde TÜYAP Genel Koordinatörü Deniz Kavukçuoğlu’nun yaptığı açılış konuşmasında benim fuara olan katkılarımdan önemle söz etmesi de sevindirici bir vefa örneği oldu.

Kitap fuarlarına katılan tüm yazarlarımızı, kitapseverlerimizi, bizim standın eski tüfek portrelerini bağrıma basıyorum.

Bunları da sevebilirsiniz