Yine kaşınacağım galiba..
Minik Makedonya’ nın boğazına çöküp onu yutma derdindeki Azman Yunanistan ’ın ve sembol ismi Theodorakis ’in koyu Yunan milliyetçiliği yine bana dert oldu. Yazımın aşağısındaki gazete haberini de okuyalım.. Ondan sonra Kıbrıs, Ege adalarındaki Yunan yayılmacılığı, Batı Trakya’daki Yunan baskısı, Çipras gibi güya sosyalist bir Başbakanın hızlı milliyetçi sağ politikalarını, dahası geçmiş yıllardaki Yunanistan’ın PKK severliğini belki daha iyi gözlemlemenize yol açar bu yazacaklarım..
Yıl 1984 filan. Efes Antik Tiyatrodaki Mikis -Livaneli konserinden sonra, Yunanlı besteciyi alıp konaklayacağı tatil köyüne (veya oteline) getirirler. Konserin organizatörü yakın bir gazeteci arkadaşımdı. Sofralar kurulur. Herkes rakı ve sohbete çöker.. Bir süre sonra Mikis’i tatil köyünün telefonuna çağırırlar. Ülkesinden aranıyordur.
Telefon konuşmasından sonra, besteci müthiş coşku içinde masaya döner ve yeni bir torunun daha doğduğunu kükreyerek söyler ve ekler: “Telefonda torunuma isim koydum”.. Bir Yunan tanrısının ismini verdiğini belirtir.. Galiba altıncısı doğan bu torundan önceki 5 torununa da aynen Yunan mitolojisinden isimler bahşetmiştir, bizim Anti-Faşişt ve Marksist politikacı besteci kültür adamımız.
Kafası bir hoş olan solcu bir Türk gazeteci, nezaket kurallarını hiçe sayarak yüksek esle masaya sorar:
-
Bir marksiste Yunan mitolojisinden isim vermek yakışır mı?.. Çok tanrılı ve köleci bir toplumun hayali tanrı ve tanrıçalarını ismi ne derece çağdaş olabilir ki?.. Bari tek tanrılı Hiristiyanlıktan isim koysaydı üstadımız!..
Bu sözleri, Mikis Dede’ye tercüme ederler.
Mikis Dede, herkesin gözlerinin içine dimdik bakarak ve sert bir şekilde parmağını sallayarak bozuk İngilizcesiyle şunları söyler; kulaklara küpe takarcasına.
-
I am number one Grek, number two Cristian, number three koministoooo…
Dedemiz “önce Yunanlı, sonra Hristiyan ve daha sonra komünist olduğunu” söylemiştir. Bir kaç kez tekrar bu cümleyi. Hemen alkışlarlar onu bizim papatya solcularımız.
Ben bu olayı yaşayandan öğrendiğimde, kendi ülkemde bu sıralamayı yapacak “önce Türk, sonra Müslüman ve en sonunda komünist” olduğunu söyleyebilen bir komünist nasıl bulabileceğimi düşünmeye başlamış iken, anlatıcı dostum “Sonra rakıları yeniden kafalara diktik” demişti. Yorum sizin…
Bu yanıtı hiç unutmadım.
Yunan paradigmaları” içinde vazgeçilmez en birincisi, ulusal konularda, hatta faşizmi başka halklara ve ülkelere uygulamakta solcusu, sağcısının bir anda yan yana gelmesidir . Fark yoktur aralarında…
Siz bu arada Livaneli’nin “Eyyy özgürlük” şarkılarıyla coşabilirsiniz. Karşınızda konumlananlar da, “Ver mehteri” diye kudurabilir..
İyi mi?
Anlaşıldı mı?
Şimdi aşağıdaki haberi bundan sonra iyi okuyun.
HABER: (4.2.2018)
Yunanistan’ın başkenti Atina’da yüz binlerce kişi, Makedonya ile yaşanan “isim sorununa” ilişkin gösteri düzenledi.
Yunan ve Makedon hükümetleri arasında “isim sorununa” yönelik müzakerelerde, “Makedonya” ifadesi geçen muhtemel yeni bir isme karşı çıkan göstericiler, kentin merkezi Sintagma Meydanı’nda toplandı. Ülkenin birçok noktasından yüzlerce otobüsle kente gelen göstericiler, “Makedonya Yunandır, Makedonya’dan elinizi çekin” yazılı pankartların yanı sıra çok sayıda Yunan bayrağı taşıdı. Yunan kilisesinin de destek verdiği gösteriye birçok rahip ve din görevlisi katıldı.
Siyaset dünyasından ise aşırı sağcı Altın Şafak dahil olmak üzere ana muhalefet Yeni Demokrasi (ND) ve hükümetin küçük ortağı Bağımsız Yunanlar (ANEL) üyesi birçok isim yer aldı.
Meydanda vinç yardımıyla asılan dev Yunan bayrağı altındaki platformda, ülkenin ünlü bestecisi ve cuntaya karşı mücadelede simge isimlerden biri olan Mikis Theodorakis de bir konuşma yaptı. Theodorakis, Yunan hükümetinin “Makedonya” ifadesi geçen bir ismi kabul etmemesi ve bu konuda referanduma gitmesi gerektiğini savunarak, “Bizim de oyumuzla NATO ve Avrupa Birliği üyesi olmak istiyorlar. Sonra bizi daha güçlü bir şekilde tehdit edecekler. Eğer, geri adım atarsak trajik sonuçları olacak bu kadere mahkum oluruz. Makedonya her zaman Yunandı ve öyle olacak.” ifadelerini kullandı.
Yoğun güvenlik önlemlerinin uygulandığı gösteri boyunca yaklaşık 4 bin polis çeşitli noktalarda görev alırken, kent merkezine çıkan yolların çoğu polis otobüsleriyle giriş çıkışlara kapatıldı. Gösteri boyunca zaman zaman ufak çaplı arbedeler yaşanırken, polis göz yaşartıcı gaz ve ses bombalarıyla müdahalede bulundu..
Başta Türkiye olmak üzere birçok ülke, Makedonya’yı anayasal adı olan “Makedonya ” ismiyle tanırken, Yunanistan, kendi sınırları içinde “Makedonya” isimli bir bölge bulunduğu gerekçesiyle bu ülkenin isminin değiştirilmesini talep ediyor. Makedonya, bağımsızlığını ilan ettiği 1991’den bu yana güney komşusu Yunanistan ile devam eden isim sorunu nedeniyle Avrupa Birliği (AB) ve NATO’ya üye olamıyor.
Makedonya’nın uluslararası tanınırlığı, ülkenin Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda oy birliğiyle BM üyeliğine kabul edildiği 1993 yılının nisan ayında kesinlik kazanmış ancak güney komşusu Yunanistan’ın itirazıyla geçici referans olarak “Eski Yugoslavya Cumhuriyeti Makedonya” (FYROM) adıyla üyeliğe kabul edilmişti.
İsim sorununa ilişkin görüşmeler Makedonya’da geçen yıl yeni hükümetin kurulmasının ardından hızlandı. Görüşmelerde Yunan hükümeti, hem ülke içinde hem de uluslararası olarak kullanılacak tek bir isim üzerinde anlaşılabileceğini belirtirken, bazı muhalefet partileri ve toplumun önemli bir kesimini ikna etmekte zorlanıyor.
“GORNA MAKEDONİJA”
Basına yansıyan bilgilere göre, müzakerelerde öne çıkan isimler arasında, Yukarı Makedonya anlamına gelen “Gorna Makedonija” bulunuyor.
Yunan halkının bir kısmı ise sorunun sadece isim değil, tarih ve kültüre ilişkin olduğunu savunarak, Üsküp yönetimini “Makedon kimliğini ” çalmaya çalışmakla suçluyor. Antik dönemde Makedon Kralı olan Büyük İskender’in mirası iki ülke arasında önemli bir rekabet alanı olarak görülüyor. Makedonya Başbakanı Zoran Zaev, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile Davos’ta görüşmesinin ardından müzakerelerdeki kararlılıklarının göstergesi olarak Üsküp’teki Büyük İskender Havalimanı ve aynı ada sahip otoyolun isimlerinin değiştireleceğini açıklamıştı.
Çipras liderliğindeki Yunan hükümeti ise çeyrek asırdır devam eden sorununun çözümünün ülkelerin çıkarlarına hizmet edeceğini savunuyor. Yapılan anketlere göre ise Yunan halkının çoğunluğu “Makedonya” isminin kuzey komşuları tarafından kullanılmasına karşı çıkıyor.
Mikis pek sevdiği Grek bayrağını mitingte sallamaktan kolu yoruldu.
Atina’daki mitinge katılan Yunan faşistleri..
Mekedonya ve 7 kat büyüklükteki kadim (!) Yunanistan..
