Piyasacıların BES Sevgisi

Kamusal emeklilik sistemini aşındırarak,çalışanların emeklilik haklarını, korumasız bir şekilde, kar ya da zarar edeceği öngörülemeyen, yüzde 70’den fazlası yabancı sermayeliolan özel sigorta şirketlerinin insafına terk etmeyi öngören, zorunlu yani cebren Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) konusunu daha önce de çeşitli kereler ele aldım. Şubat 2016’da yazdığım“Bireysel Emeklilik Yaptıranlara Kötü Haber” başlıklı yazıda, Türkiye Kurumsal Yatırımcı Yöneticileri Derneği (TKYD) verilerine göre, reel BES fon getirilerinin son beş yılda ortalama olarak, yılbaşına yüzde iki eridiğini aktarmıştım. http://www.bloomberght.com/yorum/attila-koksal/1850998-bireysel-emeklilik-sistemimiz-uzerine/ , http://odatv.com/bireysel-emeklilik-yaptiranlara-kotu-haber-0902161200.html

Fortune Türkiye’de yer alan, 21 Kasım 2017 tarihli bir yazıya göre, bu yılın ilk 9 ayı itibarıyla bu durum, yatırımcılarının yüzünü güldürecek şekilde değişmiş durumda. Çalışanların, zaten geçinmelerine yetmeyen ücretlerinden zorunlu olarak/cebren kesilen BES ödentilerinden kurtulmak için çırpındıkları bir ortamda, BES’in zoraki yatırımcılarının gerçekten de yüzü gülecek mi diye sormadan edemiyor insan. http://www.fortuneturkey.com/bese-devlet-katkisi-9-milyara-cikti-49618

Söz konusu yazıda dikkatimizi çeken tespitler şunlar;
  1. Emeklilik fonları, yılın ilk dokuz ayında enflasyonun üzerinde getiri sağladı.
  2. Yılsonunu reel getiri ile kapatacakları anlaşıldı.
  3. Diğer yatırım araçlarının seyri ile birlikte değerlendirildiğinde BES katılımcıları 2017’den kârlı çıkacaklar.


Yazıda, söz konusu tespitler yapılırken, bu tespitleri doğrulayacak net rakamlar verilmediği gibi kaynak gösterme zahmetine de girilmediği ve yalnızca TÜFE bazlı bir karşılaştırma yapılarak, alternatif yatırım araçlarının performansı görmezden gelindiği görülüyor. Yazarın yapmadığını biz yapalım ve bu tespitlerin gerçeği ne derece yansıttığını ortaya koymaya çalışalım.

Bu çerçevede, öncelikle son 5 yıldır yüz güldürmeyen, bırakın kazandırmayı yatırdığınız parayı eksilten “performansı”; Borsa İstanbul (BIST), yarım ABD Doları ve yarım Avro’dan oluşan Döviz Sepeti ve Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) verileri ile karşılaştırmalı olarak bir kez daha hatırlatmakta yarar olduğunu düşünüyorum.



BES BIST Döviz Sepeti TÜFE

2012 Sonu

100

100

100

100

2013 Sonu

102,38

93,48

122,56

108,22

2014 Sonu

116,93

118,19

125,63

117,06

2015 Sonu

119,40

98,89

149,86

127,37

2016 Sonu

132,29

107,73

177,99

138,24

2017 Ekim Sonu

149,17

151,86

199,72

151,40

Kaynak: http://emeklilik.egm.org.tr/?sid=60

Gelelim yüz güldürdüğü söylenen 9 aylık performans konusuna.


BES BIST Döviz Sepeti TÜFE
2016 yılı sonu 100 100 100 100
2017 Ekim sonu 112,76 140,96 112,21 109,52
Kaynak: http://emeklilik.egm.org.tr/?sid=60

Yukarıda yer alan tabloda görüldüğü üzere, Emeklilik fonları, alıntıladığımız yazıda da belirtildiği gibi, yılın ilk dokuz ayında enflasyonun (TÜFE) üzerinde getiri sağlamış durumda. Sorun, BES’in 9 aylık getirisi diğer yatırım araçlarıyla karşılaştırıldığında ortaya çıkıyor. Tabloya göre, BES fonlarının 9 aylık ortalama getirisi, Ekim ayı başından beri TL’nin yaşadığı yüzde 8’i aşan değer kaybı henüz tabloya yansımamış durumdayken dahi, Döviz Sepetinin aynı dönemdeki getirisiyle hemen hemen aynıyken, BIST’in aynı dönemde sağladığı yüzde 40 küsurluk getiri karşısında oldukça düşük kalıyor.


Henüz ortada yüz güldüren bir tablo yokken, kaynak göstermeksizin ve üstelik gerçeğin yalnızca kısıtlı bir bölümünü toplumla paylaşarak, BES konusunda olumlu bir algı yaratılmak istenilmesinin amacı, çalışanların olumsuz BES algısını değiştirmek mi, diye sormadan edemiyor insan.

Bunları da sevebilirsiniz