Biraz da Futbol
Gelin bir yazılık, bunlara ara verelim ve spordan söz edelim.
Bulunduğu konum nedeniyle birinci sınıf bir spor kenti olması gereken –ama olmayan-İzmir’in futbolundaki küçük parıltıları görelim…
Göztepe’nin Süperlig’e çıkışı hepimizi mutlu etti elbette. Ama görmezden geldiğimiz bir başka kulüp daha var; Altınordu.
Onun, birinci ligdeki futbol takımı değil, alt yapısının futbolcu üreten bir fabrika gibi çalışması heyecanlandırıyor bizi…
Bu nedenle ne kadar övsek azdır, Altınordu yöneticilerini…
İYİ Kİ VARSIN GÖZTEPE!
Yıllardır, İzmir dışında nereye gitsek aynı soruyu duyar olmuştuk;
-Neden İzmir’in Süperlig’de bir takımı yok?
Kendi aramızda bu eksikliğimizi içimize atsak da, başkaları tarafından sorgulanmak yüreğimize işler, bir tür aşağılık duygusu içinde canımız sıkılırdı.
Çoğu kez de başımızı önümüze eğer, konuyu değiştirmeye çalışırdık.
Bizi bu duygulardan kurtardığın için teşekkürler Göztepe!
Daha dün yaşadıklarımız neydi öyle!
Neredeyse üçüncü lige düşüyorduk az kalsın!
Ve sonra harika silkiniş, müthiş bir refleksle yukarılara sıçrayış!
Çok değil, üç yıl içinde Süperlig’e ‘Merhaba!’ deyiş.
Oysa sen, öyle bir geçmişe sahipsin ki, anıların bile yetmeliydi Süperlig’de kalıcı olmana…
1950’deki Türkiye şampiyonluğun…
1968’de Fuar Şehirleri Kupası’nda Atletico Madrid zaferin…
Ve daha bir sürü başarıların…
AMAN DİKKAT, BÜYÜK GÖZTEPE TARAFTARI!
Dileriz bir daha yaşamayız, yakın geçmişte yaşadığımız karabasan yılları…
Geçenlerde, Türk sporunda görev yapan bir tanıdığımla karşılaştım. Göztepe’ye sempati duyan bu yetkilinin Göztepe için yaptığı yorumlar çok ilginçti. Ağırlıklı olarak taraftardan söz etti.
“Başarılı ve güzel futbol oynadığında, böyle bir taraftarın Göztepe’ye yapacağı katkı inanılmaz boyutlarda olabilir. Ancak, her takım her zaman başarılı olmayabilir. Taraftar, iyi günde de, kötü günde de takımın yanında olmalıdır.
“Göztepe taraftarı öylesine coşkulu ki, başarıda da, başarısızlıkta da, duygularının tutsağı olabiliyor,” dedi.
Sevinçliyken sahaya maytap atılmasından, tepkiliyken de kimi zaman sahaya atılan yabancı maddelerden söz etti. Bu yıl hakemlerin ve saha gözlemcilerinin çok daha dikkatli ve bağışlamaz olacaklarını söyledi.
“Bir şeyden daha korkuyorum,” dedi. “Göztepe seyircisi, eğer oyuncular üzerinde büyük psikolojik baskı kurar ve aşırı eleştirel olursa, özellikle iç saha maçlarında Göztepe’nin başarısını etkileyebilirler!”
AMAN DİKKAT!
İzmir’in artık Süperlig’de bir takımı var ve hepimiz bunu gururunu duyuyoruz.
Bu durum, hem Göztepe taraftarına ve hem de tüm İzmirli futbolseverlere büyük bir sorumluluk yüklemektedir.
Göztepeliler, böyle bir takıma sahip olmanın gururuyla takımlarını çağdaş sloganlar atarak desteklemeli…
Tüm İzmirliler de, Göztepe’nin İzmir’deki maçlarında tribünleri doldurmalıdır.
Dileriz Karşıyaka ve Altınordu da, Göztepe’yi izleyerek önümüzdeki sezon Süperlig’e, Altay da bir üst lige yükselir!