22 Kasım 2016
Press TV-İran
Birleşmiş Milletler: Türkiye’de İfade Özgürlüğünün Durumu Tatsız
Birleşmiş Milletler’in ifade özgürlüğü raportörü, David Kaye, Ankara’da muhabirlerle yaptığı konuşmada, “Ülke genelindeki düşünce ve ifade özgürlüğündeki kısıtlamalarına yönelik, derin bir endişe bulunuyor.” dedi. Kaye, Türkiye’nin son darbeden sonra Kürt militanlar tarafından yöneltilecek birtakım tehditlerle karşı karşıya kalacağı açıktı diye ekledi. “Ama bu, hükümetin her işi yapmak için ifade özgürlüğünü kısıtlaması gerektiği ve bu konuda açık çeke sahip olduğu anlamına gelmiyor.
Birleşmiş Milletler’in ifade özgürlüğü raportörü, “halk yaşamının çeşitli yönlerindeki kısıtlamalara” işaret ederek, “ Düşünce özgürlüğü hiçbir kısıtlamaya tabi değildir.” dedi.
Kaye, bağımsız bir hukuki işler uzmanı olarak, kendi raporunu, Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Konseyine, sunma vazifesine sahip.
Başarısız 15 Temmuz darbesinden sonra, Türkiye hükümeti, askeri kuvvetlerden, polisten yargıdan, üniversite hocalarından, öğretmenlerden, devlet memurlarından on binlercesini tutukladı, açığa aldı ya da soruşturma açtı. Bu baskılama ortamında, yaklaşık 160 medya kuruluşu kapatıldı ve 37 binden fazla kişi tutuklandı.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı eleştirenler, Ankara hükümetini, darbeden sonra olağan üstü halin dayatılmasıyla ve muhaliflerin ve hükümeti eleştirenlerin bastırılmasıyla itham etti.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, bu yıl kasım başlarında, Türkiye’de darbeden sonra ilan edilen olağanüstü halin (uygulanması) sırasında, Kürtlerin haklarının ihlal edildiğini ve tutukluların bazılarının cinsel ve fiziksel şiddete maruz kaldığını raporda ilan etti.
Bu örgüt, Ankara hükümetinin, bu darbeden sonra, emniyet hizmetlerini tutuklulara işkence için açık bıraktığını ekledi.
20 Kasım 2016
Iraqi News-Irak
Türkiye Haşdi Şabi’nin Telafer saldırısına sessiz kalmayacağını söylüyor
Türkiye, nüfusunun çoğu Türkmen olan Irak kasabaları Telafer ve Ninova’daki Haşdi Şabi militanları ile ilgili gelişmelere sessiz kalmayacağını söyledi.
Türkiye Cumhurbaşkanlığı sözcüsü İbrahim Kalın Pazar günü yaptığı bir basın toplantısında, “Irak Başbakanı Haydar el İbadi, Haşdi Şabi milislerinin Telafer’e girmeyeceği sözünü vermişti. Ama aksi yönde gelişmeler yaşanıyor şu an sahada” dedi.
Telafer, Türkiye için bir endişe kaynağı. Türkiye, mücadelede Şii paramiliter güçlerinin kasabada meskûn Sünni Türkmenlere yönelik misilleme eylemlerine başvurmasından korkuyor. Türkiye’nin birliklerini Ninova’ya yerleştirmesi de Irak ile diplomatik bir söz savaşını tetikledi. Ankara, IŞİD ile mücadele için yerel güçleri eğitmek amacıyla mevcudiyetini sürdürürken, IŞİD, Ankara’nın askeri birliklerini yerleştirmesinin Telafer konusundaki endişelerinin Irak’ın içişlerine müdahale bahanesi olduğunu söylüyor.
Cumartesi günü, Haşdi Şabi medyası, Telafer’in stratejik askeri hava alanını başarıyla kurtardıklarını ve kasabadan kaçan IŞİD militanlarını takibe başladıklarını söyledi. Haşdi Şabi, hava alanının yeniden ele geçirilmesinin, IŞİD’in kalesi konumundaki Suriye’deki Rakka ile örgütün bağını kestiği için, önemli bir adımı temsil ettiğini söyledi.
Kalın, ülkesinin hükümetinin, “sessiz kalmayacağını” ve “verdiği sözü tutması gereken Irak hükümetini ABD aracılığı ile uyardığını” söyledi.
20 Kasım 2016
SANA-Suriye
Perşembe günü, Silahlı Kuvvetler Genel Komutanı, Erdoğan rejiminin savaş uçaklarının Çarşamba günü, Halep’teki kasaba ve köyleri hedef alarak 150 masum sivilin öldüğü bir katliam düzenledi.
Ordu komutanlığı, masum sivillerin hedef alındığı bu alçak saldırının, mevcut durumu tırmandıracak tehlikeli bir gecikme olduğunu kabul etti.
Komutanlık, Suriye hava sahasında Türk savaş uçaklarının tekrar edeceği herhangi bir ihlal girişimine yanıt verileceği ve (uçağın) mümkün bütün araçlarla indirileceği konusunda uyardı.
8 Kasım 2016
Press TV-İran
Türkiye Cumhurbaşkanı: Avrupa terörizme yardım ediyor
Türkiye cumhurbaşkanı, Avrupa’nın PKK’yı koruyarak terörizme yardım ettiğini söyledi.
Recep Tayyip Erdoğan, Pazar günü televizyondaki konuşmasında ekledi: “Avrupa terörizme yardım ediyor. Onların PKK’yı terörist bir örgüt ilan ettikleri doğrudur ama görüyoruz ki, nasıl PKK, serbestçe ve kolayca Avrupa’da faaliyet yapabiliyor.”
Erdoğan, “Benim için, bana diktatör ya da başka herhangi bir şey demeleri hiç önemli değil. Bu (itham) bir kulaktan girer diğerinden çıkar” dedi.
Türkiye cumhurbaşkanı Türkiye’nin yargı kuvvetinin bağımsız olduğunu ve kendisi de dâhil hiç kimsenin yargının işlerine müdahale hakkı ya da otoritesi olmadığını açıkladı.
Türkiye yakın zamanda, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ı, Halkların Demokratik Partisi iki eş başkanını ve ayrıca parlamentodaki Kürt yanlısı bu partinin 9 vekilini tutukladı. Avrupa Birliği üyesi devletlerinin eleştirisi bu eylemden sonra geldi.
Ankara hükümeti tutukluları PKK ile irtibatları ile itham etti ki Halkların Demokratik Partisine yönelik iddialar şiddetle reddedildi.
Türkiye’nin Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Cuma günü, Avrupa Birliği ülkelerinin eleştirisinin “kabul edilemez” olduğunu söyledi ve bu birliği PKK’yı desteklemekle itham etti.
Çavuşoğlu “Avrupa ülkelerinin çoğu PKK’yı destekliyor. Biz onların hukukun tahkimi hakkındaki önerilerini kabul etmiyoruz” dedi. Türkiye’nin güney doğusundaki Kürt bölgeleri, son aylarda huzursuzluklara sahne oluyor. Geçen sene yazın, Türk ordusu ve PKK arasındaki 2 yıllık ateş kesin iptalinden sonra, Kürt bölgelerindeki çatışmalar şiddetlendi.