Geçtiğimiz ay içerisinde ABD’nin Irak’taki güçlerinin komutanı General Odiemo, İçişleri Bakanı Atalay’ın daveti üzerine Ankara’ya geldi.
Görüşmelerde, Türkiye’nin kapatılmasını istediği Mahmur Kampının ele alındığını basından takip ettik.
Ayrıca bu ziyaretin hemen ardından ABD Savunma Bakanı Gates de Türkiye’ye geldi.
Raymond Odierno, 2 Temmuz 2003 günü Süleymaniye’de Türk timinin kaldığı karargâhı peşmergelerle birlikte basarak 11 Türk subay ve astsubayın başlarına çuval geçirterek 60 saat süreyle tutuklayan Amerikan generalidir. Daha sonra, ABD’nin Irak’taki güçlerinin komutanlığına getirilmişti. Çuval olayı Türkiye’de asker arasında ve halkta büyük tepkilere neden olmuş, siyasal iktidardakiler herhangi bir tepki göstermekten kaçınmışlardı.
Siyasi iktidar ve Orgeneral İlker Başbuğ ile görüşmek üzere Ankara’ya gelen Odierno, siyasi erk ve Genelkurmay ile mevcut ilişkileri ileri götürmek üzere kendisini davet etmiş olan İçişleri Bakanı Beşir Atalay’a teşekkür edecek, ABD Ankara Büyükelçiliğinden yapılan açıklamada da, Amerikalı komutan, ‘‘Terörizmle mücadelede birlikte çalışma taahhüdümüz devam etmektedir. Kongra-Gel’in Türk şehirlerine ve Türk halkına karşı gerçekleştirdiği terörist eylemleri şiddetle kınıyorum’’ ifadesini kullanacaktı.
ABD Savunma Bakanı Robert Gates ise Odierno’nun hemen ardından Türkiye’ye gelerek Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ ile görüştü.
Gates’e gazeteciler Çuval olayını sorduklarında ‘‘Ben o tarihte Savunma Bakanı değildim. Odierno’nun unvanı ortada. Ona Başkan’ın (Obama’nın) da benim de itimadımız tam’’ yanıtını verecekti.
ABD Savunma Bakanı’nın görüştüğü konulardan biri de NATO kapsamındaki Füze kalkanı sistemiyle ilgili radarların Türkiye’ye yerleştirilmesiydi.
Gates, bu konuda basın toplantısında sorulan soruyu ‘‘Balistik Füzelerin yaygınlaştırılması yüzünden ortaya konan füze savunma sistemi konusunda, Türkiye’nin NATO kapsamında neler yapılabileceğini konuştuk. İki radarın Türkiye’ye yerleştirilmesi konusunu ele aldık.’’ biçiminde yanıtlamıştır.
Gürcistan Devlet Başkanı Saakaşvili 30 Ocak 2010’da yaptığı açıklama bölge açısından son derece önemlidir. Saakaşvili, Afganistan’a kuvvet sevkıyatı için liman ve havaalanlarını açmaya hazır olduklarını beyan etti.
Saakaşvili’ye göre, ABD’nin ve NATO birliklerinin Afganistan’a ulaştırılmasında ülkesi koridor işlevi görebilecekti, bunun NATO üyeliğini çabuklaştırabileceği görüşündedir.
Odierno Neden Gelmişti?
ABD’nin Irak’taki kuvvetlerinin komutanı Raymond Odierno’nun Türkiye’yi ziyaretinin açıklanan tek gündemi ise, Mahmur Kampı’nın kapatılmasıydı.
Siyasal erkin yüzüne gözüne bulaştırdığı ‘‘Açılım’’la ilgili konuların görüşülmemiş olmasını düşünmek olasıl mıdır?
Odierno’nun Ankara ziyareti ile Gates’in Ankara ziyaretinin nedeni, birbirinden ayrı konular mıydı birbirini tamamlayan birbirleriyle örtüşen konular mıydı?
Özellikle de ABD’nin başından beri alet olarak kullandığı terörü savaşımına temel alan PKK sorunuyla, sözde NATO kapsamında adı Kalkan olarak dillendirilen ama Doğu Avrupa’ya konuşlandırılmak istendiği için Rusya’nın yeni bir askeri doktrin oluşturulmasına yol açan füzelerin, bu kez Türkiye’ye de yerleştirilmek istenilmesi sıradan olaylar mıydı?
ABD, bu oyunu daha önce de Türkiye’nin başına sarmıştı.
Daniele Ganser’in ‘‘ NATO’nun Gizli Orduları’’ kitabından (s.393) okuyalım:
‘‘Türkiye, NATO’yla Varşova Paktı ülkeleri arasındaki toplam sınırın üçte birine korumalık ettiği için, Türk elitleri ABD askeri sanayisi için mükemmel bir müşteri haline geldi ve aynı zamanda milyarlarca dolarlık ABD yardımı aldı. Soğuk savaş süresince ABD tarafından silahlandırılan Türkiye, Avrupa’daki en büyük, NATO’daki -ABD’den sonraki- ikinci büyük kumar oynayarak, Türkiye’ye Sovyetler Birliğini hedef alan nükleer füzeler bile yerleştirdi. Sovyet lideri Kruşçev bir yıl sonra Küba’ya ABD’yi hedef alan füzeler yerleştirince, Küba Krizi patlak verdi ve dünya nükleer savaşın eşiğine geldi. ABD başkanı Kennedy, Kruşçev’in nükleer füzeleri Küba’dan çekmesi karşılığında, Jüpiter Füzelerini Türkiye’den çekme sözü vererek krizi barışçıl yollardan çözmüştü.’’
Bu bir trajediydi. Şimdi ise bir komediyi yaşıyoruz. Dün iki dünya sistemini temsil eden devletler, ideolojik anlamda iki sistemin yörüngelerindeki daha küçük devletler üzerinden birbirini vurmaya çalışıyordu. Ama bugün aynı ekonomik sistemde birleşen bu iki büyük devletten biri ötekini bu kez Türkiye üzerinden köşeye sıkıştırmaya hazırlanıyor.
Dün bir uydu olarak, bugün ABD’nin küresel egemenliğinin aktörü olarak Türkiye, iradesi sanki otomatiğe başlanmış gibi nükleer bir patlamaya doğru sürükleniyor.
Oyunlar ve Füze kalkanı oyunu, Gates’in dillendirdiği NATO kapsamında oynanıyor. Ama neden davulun tokmağını, NATO Genel Sekreteri değil de, ABD Savunma Bakanı Gates vuruyor. Ve neden geçmişte Sovyetler Afganistan’a girmeden altı ay önce Afgan mücahitleri’ne her türlü yardımı yapan CIA’nin o zamanki başkanı Gates görüşmeleri sürdürüyor. Adı da savunma oluyor. Saldırı savunma oluyor.
Ülkemizde sahnelenen bir takım olaylarla cambaza bak oyunu hızla devam ediyor. Ve görünen o ki cambaza bak oyunu, sahneye konulacak daha başka olaylarla devam edecek.
Son söz; SAĞDUYU.