Y kuşağı olarak değerlendirilen bir tarihte doğmuş biri olarak, tek bir iktidarın yönettiği diyemiyorum ne yazık ki, hüküm sürdüğü yıllar arasında yaşadık bugüne kadar. Haliyle bu yıllar içinde toplumun çoğu kesiminden çalınanlar gibi biz gençlerin de hayalleri, umutları, beklentileri çalındı. Hakkın, hukukun yok sayıldığı fikirlerini açıklama özgürlüğünün kısıtlandığı, çalışmak istediği kurumlarda liyakatin esas alınmadığı adaletsiz bir yaşam alanı içerisinde yaşam mücadelesi verdik, veriyoruz.
Yine de nefes aldığımız sürece umudumuzu yitirme lüksümüz yok, farkındayız. Eksik etmeyiz sol cebimizden umudumuzu. Dünya döndükçe ve biz de bu evrende yaşadığımız sürece inatla sürdüreceğiz mücadelemizi. Kritik ve tarihi bir dönemden geçiyoruz. Yaşadığımız bu dönem başta biz gençlerin olmak üzere hukuki, ekonomik, demokratik anlamda yorgun ve yıpratılmış olan toplum kesiminin de umutlarının yeşermesine neden olmuştur.
Partilerin tek tek yaptığı vaatlerden bahsetmiyorum. Toplu olarak yapılan mücadeleden bahsediyorum. Genel olarak bakıldığında herkesin kafasında bir cümle oluştu: “Başka bir Türkiye mümkün”. İktidar kesiminin karşısında olan tüm muhalif kesimin birlik olduğunu ve herkesin çabasının “başka bir Türkiye” için mücadele etmek olduğunu görüyoruz. Tüm ayrıştırılma çabalarına inat, demokratik, refah, eğitimli, adil, güvenilir ve huzurlu bir Türkiye’nin peşinde olunduğunun ve yaratılan bu karanlıktan hep birlikte çıkacağımızı bize gösterdi.
Yaşadığımız çağ gereği artık kimse, özellikle de Z kuşağı olan 2000 sonrası doğumlu gençler, istese de asosyal veya apolitik olamıyor. Her bilginin, her an aktığı ve gençlerinde aktif olarak kullandığı sosyal medyanın avantajı olarak görülebilir bu durum. Gerek siyasi gerek toplumsal yaşanan olaylara standart medya aracılığıyla ulaşılamasa bile sosyal medya aracılığıyla ulaşan gençler, geleceğine sahip çıkma konusunda herkesten daha duyarlı olacaklardır. Hep birlikte güzel ve aydınlık günlere uyanmak dileğiyle…
Öyle yıkma kendini,
Öyle mahzun, öyle garip…
Nerede olursan ol,
İçerde, dışarda, derste, sırada,
Yürü üstüne üstüne,
Tükür yüzüne celladın,
Fırsatçının, fesatçının, hayının…
Dayan kitap ile
Dayan iş ile.
Tırnak ile, diş ile,
Umut ile, sevda ile, düş ile
Dayan rüsva etme beni.
Gör, nasıl yeniden yaratılırım,
Namuslu, genç ellerinle.
Kızlarım,
Oğullarım var gelecekte,
Her biri vazgeçilmez cihan parçası.
Kaç bin yıllık hasretimin koncası,
Gözlerinden,
Gözlerinden öperim,
Bir umudum sende,
Anlıyor musun?
Ahmed ARİF