Ege Üniversitesi’nde Neler Oluyor

 

İzmir’in yerel Yarımada Gazetesi ile uydudan yayın yapan Kanal Avrupa Televizyonu uzun zamandır Ege Üniversitesi Rektörlüğünü konu alan haberler yapıyor, bazı uygulamaları için ağır eleştirilerde bulunuyorlar.

E.Ü. Rektörü Necdet Budak’ın icraatlarını mercek altına alan bu yayınlarda ciddi iddialar var. Bu iddiaların çoğunda, bazı özel kişi ve firmalara çıkar sağlayan rektörlük uygulamaları öne çıkıyor.

Bunlardan belki en önemlisi de E.Ü. Hastaneleri içinde bulunan otoparkların, üniversitenin kendi şirketi olan ÜNTAŞ yerine, başka bir firmaya -tartışılır bir ihale süreci sonrasında- verilmesi. 

Önce ÜNTAŞ hakkında bilgi verelim:

Ege Üniversitesi Güçlendirme Vakfı, üniversite içindeki gelir sağlayıcı işletmelerin yönetimini (doğrudan ya da ihale verme yoluyla) yapmaktayken, çıkan bir yasa durumu değiştirdi. Bu yasaya göre üniversiteler, tamamı kendilerine ait olan vakıfları kullanarak ticaret yapamayacaklar, bu işi çoğunluk hisselerine üniversite dışından kişilerin sahip olduğu bir şirket aracılığı ile yapabileceklerdi.

Zamanın rektörü bu amaçla üniversite emekli hocalarından dördüne, adı ÜNTAŞ olan bir şirket kurdurur ve bu şirketin yüzde 51 hissesini onlara verir. %49 hisse ise, başında E.Ü. Rektörünün bulunduğu Ege Üniversitesi Vakfı’na aittir.

ÜNTAŞ yönetiminde bulunan %51 hisseye sahip olan hocalar her zaman bu görevi ‘yeddi emin’ mantığı ile yürütmüş, gelirlerin yönetimi her toplantıya katılan rektör yardımcısının ‘talimatı’ doğrultusunda yapmışlardır. Toplantılara katılan rektör yardımcısı, her defasında rektörün talimatını iletmiş ve karar olarak deftere geçirtmiştir.

ÜNTAŞ’ın, bağımsız bir şirket olmadığı ve bir üniversite şirketi olduğunu kanıtlayan bir diğer kanıt da genel müdürünün her zaman üniversite rektörü tarafından atanması ve ÜNTAŞ’ın üç kişilik yönetim kurulu üyesinden biri olmasıdır. Genel Müdür, ÜNTAŞ toplantılarının gündemini hazırlar ve her toplantı öncesi rektörden aldığı talimatları toplantı tutanağına yazarak, hiçbir işe karışmayan diğer iki emekli yönetim kurulu üyesi hocaya imzalatır.

Yani özetle ÜNTAŞ, her ne kadar bağımsız bir şirket gibi görünmekteyse de tamamen rektörün emirleriyle hareket eden bir kuruluş olarak çalışmıştır.

Otoparklar İhale Ediliyor

Üniversitenin temel gelirlerinin önemli bir bölümü Tıp Fakültesi Hastaneleri içindeki otoparklar, kantin ve kafeler ile değişik yerlerde kurulmuş olan satış istasyonlarıdır.

Üniversite, bugüne kadar ÜNTAŞ’a kiraladığı otoparklardan önemli bir gelir sağlamaktayken, bu yıl otoparkları ÜNTAŞ yerine başka bir firmaya ihale(!) ile verdi.

         Üniversite Ne Kadar Zarara Uğratıldı?

Tartışmalı olan bu ihale ile üniversitenin maddi kaybının ne kadar olduğunu söyleyelim;

1 Ocak 2019 tarihindeki fiyatlara göre -işletme giderleri düştükten sonra- otoparkların yıllık net karının 7 milyon dolayında olduğu saptanmasına karşın, özel sektöre sadece 1 milyon elli bin liraya, adeta armağan edilmiştir.

Yani üniversite en az altı milyon lira zarara uğratılmıştır.

                             Ciddi İddialar

Gerek gazete ve gerekse televizyon yayınlarında dile getirilen iddialar üzerine, ÜNTAŞ hissedarları olağanüstü bir genel kurulda toplandılar.

Yeniden belirtmek zorundayım; bu hisselerin sahipleri sadece ‘yedi emin’ mantığıyla hareket eden ve rektörlerin isteği doğrultusunda karar alan emekli hocalardır.

Genel kurul toplantısında, ihale sürecinde rektörlükle ÜNTAŞ arasında bilgi iletişimini sağlayanlar dinlenince anlaşıldı ki, ÜNTAŞ’ı devre dışı bırakarak üniversiteyi zarara uğratma- ya da başka bir şirkete çıkar sağlama!- konusunda yabana atılmayacak çabalar, baskı ve yönlendirmeler olmuş.

Bunlardan sadece birini söylersek, bu bilinçli çabaların boyutu daha iyi anlaşılabilir; Rektörlük- o zamanki ÜNTAŞ Genel Müdürüne verdiği talimatla- ÜNTAŞ Yönetim Kurulu karar defterine şunları yazdırmıştır:

“ÜNTAŞ, yapılacak olan  ihaleye girecek ama ihale sırasında bir milyon yirmi bin liranın üzerine çıkmayacaktır!”

Böyle bir talimat gelince; her zaman rektörün emriyle hareket eden ve aynı zamanda ÜNTAŞ Yönetim Kurulu üyesi de olan Genel Müdür bunu karar defterine yazmış ve (o güne kadar ÜNTAŞ’a rektörün şirketi mantığıyla baktıkları için yazılan her kararı imzalayan) ÜNTAŞ yöneticisi diğer iki emekli öğretim üyesi de süreç hakkında bilgilendirilmedikleri için, bunu imzalamışlardır.

Hukuksal Süreç

Özetle; çok tartışılabilecek ve kötü kokuların geldiği bir ihale süreci sonunda Ege Üniversitesi Rektörlüğü, otoparkları bir özel şirkete vererek, üniversitenin en az altı milyon lira zararına yol açmış bulunmaktadır.

Rektörlüğün talimatı ile yapılan ve üniversiteye zarar verdiği anlaşılan ihale sürecinin bir parçası olmaktan rahatsızlık duyan ÜNTAŞ Genel Kurulu;

İhale sürecinde gelişen olayları anlatan tanıkları dinledikten…

Ve fiilen üniversiteye ait olduğu kimsenin yadsıyamayacağı ÜNTAŞ’ın karar defterine, ihaleye ilişkin olarak yazılan “üst limit” yazısını da gördükten sonra, hukuksal bir süreci başlatma yönünde karar almıştır.

İnanılmaz Zam Var, Üniversiteden Tık Yok!

İhaleye ait söylentiler bir yana, ihalenin verildiği şirketin otopark ücretlerine –usulsüz olarak- yaptığı zam da hastaneye gelenleri isyan ettirecek düzeydedir.

Öyle ki, Temmuz 2018 tarihinde yapılan ihalenin şartnamesinde, Ocak 2019’da yapılacak zammın ÜFE değerlerini aşamayacağı açık olarak yazılmış olmasına rağmen, bu zam %35’in üzerinde yapılmıştır. ÜNTAŞ genel kurulu toplandığında, bu konuda üniversite uyarılmış ve sırf bu nedenle bile (şartnameye göre) ihalenin iptal edilebileceği yönünde –belki iyi niyet göstererek ihaleyi iptal ederler düşüncesiyle- rektörlük uyarılmıştır. Durumu özetleyen bir yazı ile CİMER’e başvurulmuşsa da, oradan alınan geri bildirimde, yazının YÖK’e gönderildiği anlaşılmıştır.

YÖK Ve Sayıştay Rektörlükte mi?

Ege Üniversitesi Rektörlüğünün, hem YÖK ve hem de Sayıştay tarafından başka nedenlerle incelemeye alındığına dair bilgilerin var olması, tarafımızdan yapılan başvurunun da ciddiye alınabileceği yönünden umutları artırmaktadır. İddialara konu olan ihale sürecinde yaşandığı söylenen olayların doğruluğunun kanıtlanmasıyla otopark ihalesi iptal edilebilirse, Ege Üniversitesi önemli bir zarardan dönmüş olacaktır.

Ancak söylentilerin boyutu bununla da sınırlı değildir. Keşke rektörlük İzmir halkının kaygılarını giderecek mantıklı açıklamalar yapabilse!

Bunları da sevebilirsiniz