Dikilenler!..

Taraflar, her gün ortaya çıkardıkları yeni ses kayıtları, belge ve haberlerle saldırıyor.
Gazete, televizyon ve sosyal medyada karşılıklı yaylım ateşleri.
Ocaklarına incir ağacı dikiyorlar!
İktidar yanlısı medyaya göre paralel yapının unsurları, başta Başbakan olmak üzere siyasetçi, gazeteci, bürokrat binlerce kişiyi örgüt gerekçesiyle dinledi…
Çıkarları dağıtılan paralel yapıya göre ise yolsuzluklar ortada.
Ülkeyi ne hale getirdiler.
Evet paralel yapı var; sahte delil ve belgelerle hapislere tıkılan kumpas mağdurları en somut örnek.
Ya yolsuzluklar?
Diz boyu…
Öyle ki ayakkabı kutusu gösterene, çantasında «hırsız var” afişi taşıyana dava açılıyor. AKP’li adayların seçim çalışmalarında yolsuzluğu, hırsızlığı dile getirenler gözaltına alınıp, karakollara götürülüyor.
Üstelik, ayakkabı kutuları, kasalar, para sayma makineleri, villalar, rantlar, haksız zenginleşmeler daha izah edilemedi?
Ya istifa ederken «Soruşturmadaki her şey Başbakan’ın talimatıyla yapıldı” diyen Erdoğan Bayraktar’ın dün gazetelerde yer alan «Ben neye istinaden yapayım bunu? Beni asarlar!” sözleri, «Bütün pis işleri bana yaptırıyor” itirafı?
***
Başbakan Erdoğan, çete, örgüt adını verdiği paralel yapıyla mücadeleyi seçim sürecinde ilk plana koydu.
«İnlerine gireceğiz” diyor.
Peki ne yapıyor?
Savcıları, Emniyet mensuplarını, bürokratları yerlerinden alıp, başka görevlere sürüyor, o kadar.
Başka bir adım atıldı mı?
Bilgi ve belgeleri açıkladı mı, herhangi bir soruşturma açıldı mı?
Paralel yapının mağdurları olduklarını öne süren hapisteki günahsızları, suçsuzları dışarı çıkardı mı, kumpas dediği eylemleri aydınlattı mı?
Bu durumda doğal olarak yolsuzlukların örtbas edildiği fikrini akla gelmez mi?
***
İrdelenecek bir konu daha var; ağaç meselesi…
Başbakan önceki gün Afyon’da yine üç milyar ağaç diktiklerini (fidan değil) söyledi.
Belli aralıklarla dikildiğine göre 37 bin kilometrekare alan eder, İzmir ilinin üç katı…
Okurumuz Salih Ertan, oturmuş hesaplamış.
Yol kenarlarına 10 metre aralıklarla 4 şerit halinde dikim yapılmış olsa bile 75 bin kilometrelik uzunluk söz konusu.
Hani nerede?
Bir başka hesaba göre yılda 300 milyon ağaç. Yani günde 822 bin dikim…
Nereye dikildi, kaç kişi dikti, kim taşıdı, suladı, gören var mı?
Var!
Google’ın uzaydan on yıl içinde çektiği karşılıklı fotoğraflar ülkenin yeşil dokusunun arttığını değil, tersine azaldığını gösteriyor.
Diyelim ki 3 milyar ağaç gerçek, o zaman başka sorular var.
Fidanlar nerede, hangi fidanlıklarda yetiştirildi?
Bakım, taşıma, dikim, sulama ve buna bağlı olarak ilgili projenin toplam maliyeti kaç para? Kim aldı, kim sattı?
Neresinden baksan çapanoğlu, arıza var?

Taraflar, her gün ortaya çıkardıkları yeni ses kayıtları, belge ve haberlerle saldırıyor.

Gazete, televizyon ve sosyal medyada karşılıklı yaylım ateşleri.

Ocaklarına incir ağacı dikiyorlar!

İktidar yanlısı medyaya göre paralel yapının unsurları, başta Başbakan olmak üzere siyasetçi, gazeteci, bürokrat binlerce kişiyi örgüt gerekçesiyle dinledi…

Çıkarları dağıtılan paralel yapıya göre ise yolsuzluklar ortada.

Ülkeyi ne hale getirdiler.

Evet paralel yapı var; sahte delil ve belgelerle hapislere tıkılan kumpas mağdurları en somut örnek.

Ya yolsuzluklar?

Diz boyu…

Öyle ki ayakkabı kutusu gösterene, çantasında «hırsız var” afişi taşıyana dava açılıyor. AKP’li adayların seçim çalışmalarında yolsuzluğu, hırsızlığı dile getirenler gözaltına alınıp, karakollara götürülüyor.

Üstelik, ayakkabı kutuları, kasalar, para sayma makineleri, villalar, rantlar, haksız zenginleşmeler daha izah edilemedi?

Ya istifa ederken «Soruşturmadaki her şey Başbakan’ın talimatıyla yapıldı” diyen Erdoğan Bayraktar’ın dün gazetelerde yer alan «Ben neye istinaden yapayım bunu? Beni asarlar!” sözleri, «Bütün pis işleri bana yaptırıyor” itirafı?

***

Başbakan Erdoğan, çete, örgüt adını verdiği paralel yapıyla mücadeleyi seçim sürecinde ilk plana koydu.

«İnlerine gireceğiz” diyor.

Peki ne yapıyor?

Savcıları, Emniyet mensuplarını, bürokratları yerlerinden alıp, başka görevlere sürüyor, o kadar.

Başka bir adım atıldı mı?

Bilgi ve belgeleri açıkladı mı, herhangi bir soruşturma açıldı mı?

Paralel yapının mağdurları olduklarını öne süren hapisteki günahsızları, suçsuzları dışarı çıkardı mı, kumpas dediği eylemleri aydınlattı mı?

Bu durumda doğal olarak yolsuzlukların örtbas edildiği fikrini akla gelmez mi?

***

İrdelenecek bir konu daha var; ağaç meselesi…

Başbakan önceki gün Afyon’da yine üç milyar ağaç diktiklerini (fidan değil) söyledi.

Belli aralıklarla dikildiğine göre 37 bin kilometrekare alan eder, İzmir ilinin üç katı…

Okurumuz Salih Ertan, oturmuş hesaplamış.

Yol kenarlarına 10 metre aralıklarla 4 şerit halinde dikim yapılmış olsa bile 75 bin kilometrelik uzunluk söz konusu.

Hani nerede?

Bir başka hesaba göre yılda 300 milyon ağaç. Yani günde 822 bin dikim…

Nereye dikildi, kaç kişi dikti, kim taşıdı, suladı, gören var mı?

Var!

Google’ın uzaydan on yıl içinde çektiği karşılıklı fotoğraflar ülkenin yeşil dokusunun arttığını değil, tersine azaldığını gösteriyor.

Diyelim ki 3 milyar ağaç gerçek, o zaman başka sorular var.

Fidanlar nerede, hangi fidanlıklarda yetiştirildi?

Bakım, taşıma, dikim, sulama ve buna bağlı olarak ilgili projenin toplam maliyeti kaç para? Kim aldı, kim sattı?

Neresinden baksan çapanoğlu, arıza var?

Bunları da sevebilirsiniz